PKK’nin Saddam’a teslim ettiği 9 Peşmerge’nin hikayesi

PKK’nin Saddam’a teslim ettiği 9 Peşmerge’nin hikayesi

Kürdistan ülkesine egemen olmak isteyen, Kürtlerin özgürlük taleplerini yok etmek isteyen her hareket önce Kürtlerin içinden kendine kullanışlı bir hareket yaratmıştır. Kürdün en büyük düşmanı Kürt olmuştur. 20’inci yüzyılın ikinci yarısında kurulan PKK’nin gerçeği de bu tarihi hakikat içerisinde açıklana bilir. Fakat PKK’nin tarihte Kürtlere karşı kullanılan hareketlerden bir farkı vardır. PKK sadece tek bir sömürgeci tarafından değil her dört parçada hem o parçasının hem de diğer parçaların hareketlerine karşı kullanılmıştır.

PKK, Kürdistan sömürgecilerin elindeki paramiliter bir güçtür

PKK’nin bu diyalektiği tarihe ön yargısız ve bir bütün bakan herkes tarafından görülmektedir. PKK’nin 50 yıldır her dört parçada var olmasının nedeni budur. Suriye’de Esat rejimine dayanarak Rojava’ya başka hareketlerin girmesini engelledi. İran’a dayanarak hem Güney Kürdistan’daki hareketlere hem Rojhilat hareketlerine saldırdı. Türkiye’de devletin planı ile tüm Kürt hareketlerini tasfiye etti. Irak’ta Saddam Rejimine dayanarak 1988’den sonra Peşmergelere saldırdı. Bugün de bu kez Bağdat’ta ki yeni Şii rejimine dayanarak Kürdistan Bölgesine saldırıyor.
PKK kendi varlığını düşmanı yenmek, düşmandan bir parça koparmak üzerine değil Kürtleri yenmek ve Kürt hareketlerinin kazanımlarından bir parça koparmak üzerine kurmuştur. PKK içini yapıla bilecek en iyi tanım şudur: “PKK, Kürdistanı sömüren ülkelerin kullandığı bir paramiliter güçtür.”

PKK bu gerçeğini gizlemek içinde “en iyi savunma saldırıdır” mantığı ile kendisi dışındaki tüm Kürtleri hain, işbirlikçi ilan ediyor. Oysa ki PKK tarihi bir anlamda Kürdistan’da sömürgecilerin Kürtlerin üzerindeki özel savaşının tarihidir.

PKK Peşmergelerin cenazelerini teslim ederek kendini Saddam’a ispat etmek istedi

1988 yılında Enfal’in başlaması ile halk Kuzey Kürdistan ve İran tarafında göç etti. 25 Ağustos günü Behdinan Enfali başlamıştı. Köyler yakılıyordu. Peşmergeler sivilleri sınırın öte tarafına götürüyordu, güvenli yerlere götürmek için kendisi de  beraber geri çekildi. 1988 Eylül ayından 1989 Mart ayına değin Behdinan dediğimiz Haftanin, Berwari Bala, Zap- Avaşin hattında Peşmergeler sınırlı sayıda kaldı.

Saddam güçleri KDP’nin ve Peşmergelerin alana dönmemesini engellemek için PKK ile görüşme yapmaya başladı. Zaten o döneme değin alanda Saddam’a bağlı cahşlar vardı ve bunların PKK ile ilişkisi vardı. Bu kez yerel değil merkeze çalışan istihbarat üyeleri ve bölgedeki Saddam ordusunun subayları arasında görüşmeler yapıldı. PKK bu görüşmelerin bir bölümünü Haftanin Bölgesin’deki Derkar köyünde yaptı. Bir bölümünü ise Amediye’deki Sulav otelde yapıldı.

PKK, Saddam’ın güvenini kazanmak ve Behdinan’a Saddam’ın yardımı ile yerleşmek için bir yandan Kuzey ve Doğu Kürdistan’daki Peşmergeler hakkında Saddam’a bilgi veriyordu. Öte yandan ise Saddam’ın gerçek bir müttefiki olduğunu ispatlamak için alana gelmek isteyen Peşmege güçlerini komplo ile tasfiye ediyordu. PKK, Peşmerge’ye karşı kelle avcısı kesilmişti. Hatta bu Peşmergeleri şehit ettiğini ispatlamak için cenazelerini de alanda bulunan Saddam’ın korucularına (cahşlara) teslim ediyordu.

PKK; Ehmed Kadir’in gurubunu komplo ile şehit düşürdü, silahları ödül olarak aldı

PKK’nin 1988-1990 yılları arasında pek çok Peşmerge’yi vurduğu ve kaybettiği biliniyor.
Özellikle 1988 Enfal’inde geri çekilen Peşmerge güçleri 1989 yılı baharında geri dönmeye başladı. Küçük birimler Çukurca, Uludere hattından Güney’e geçmeye başlamıştı. PKK Saddam’ın güvenini kazanmak için önce gelen birimlerin istihbaratını Saddam’a verdi. Daha sonra da vurduğu Peşmergelerin cenazelerin teslim etti.

1989 yılı Mart ayında alana yeni bir açılım için gelen 6 kişilik bir Peşmerge gücü eski üslendikleri bir noktaya gitti. Burada PKK güçleri vardı. Peşmergeler yıllarca PKK’ye ekmek vermiş, beraber yol arkadaşlığı yapmışlardı, onlarda bir kötülük geleceğine inanmadılar. Bir gece beraber kaldılar. Peşmerge birimi uzak yoldan gelmişti. Ertesi gün Zap kenarında ateş yakıp banyo yapmak istediler. PKK’liler “biz sizin nöbetinizi tutarız” dediler. Peşmergeler banyo yapınca silahlarını ağaçlara asmıştılar. PKK silahların olduğu yerde gelip, silahları aldı ve her 6 Peşmerge’yi şehit etti.
Daha sonra alanda bulunan Saddam Ordusuna bölgedeki cahşlar aracılığı ile haber verildi. Cahşlar gelip cenazeleri götürdü. 6 Peşmerge’nin silahı ise ödül olarak PKK’nin bu birimine bırakıldı.
Bu olayda şehit düşen Peşmergelerin isimleri şunlardır:

  •  Ehmed Kadir.
  • Sedulla Avdel.
  • Nizar Mihemed.
  • Mihemed Hemdî.
  • Nizmî Wermêlî.
  • Xalid Wermêlî.

PKK, Saddam için kelle avcılığı yaptı: üç Kuzey Kürdistanlı peşmergeyi şehit ettti

PKK Saddam’la yaptığı anlaşma gereği bir avcı gibi alana gelen Peşmerge birimlerinin peşine düşüyor ve imha ediyordu. İmha ettiği guruplardan biri de üç kişilik Kuzey Kürdistanlı peşmerge gurubuydu.

89 yılının son baharında PKK Zap suyu kenarında ki Berîhe’nin  Helwe adlı noktasında üç kişilik bir Peşmerge gurubunu gördü. Bu üç peşmerge Kuzey Kürdistan’ın Çukurca- Çele bölgesindendi, daha 1984 yıllarında tutuklanmışlar, Diyarbakır zindanındaki vahşet işkencelerini yaşamıştılar. Düşmanın elinden kaçarak kurtulmuşlardı.  Bu nedenle 1988 yılındaki Enfal’de Kuzey Kürdistan’a değil İran’a geçmişler, kışı orda geçirmişlerdi. PKK’li birimleri daha önceden de tanıyordular.

Gelen PKK birimini hoşbeşle karşıladılar. Fakat onlarda banyo yaparken aniden kalleşçe vuruldular. Cenazeleri Serêzerî’deki Saddam’ın askerleri ve cahşlarına teslim edildi. Bu üç Peşmerge’nin isimleri ise şöyle:

  • Ehmed Çelê
  • Hüseyin Biyadır (Narlı köyü)
  • Samed Biyadır

PKK’nin Saddam rejimi girdiği ilişkilerin belgeleri mevcuttur.  Biz burada sadece örnek olarak iki ayrı birimi anlattık. PKK alana KDP’nin girmesini engellemek karşılığında Saddam’dan daha yüksek düzeyde ilişki talep etmiş, erzak ve silah almıştır.

PKK,  her sömürgecinin kullandığı bir gurkadır
1992 yılında Kuveyt savaşı ve Kürtlerin kendi alanlarını özgürleştirme dönemine ilişkin ise PKK lideri Abdullah Öcalan 1993 yılında şöyle yorumladı: “Bu iki Kürt partisinin (YNK ve KDP) eli ile Saddam rejimini küçük düşürmek istiyorlar”. Kürtlerin kendi özgürleşme mücadelesini diktatörün küçük düşürülmesi olarak yorumladılar.

2003 yılındaki Irak savaşında ise PKK Avrupa’daki kitlesini “savaşa hayır” sloganı ile sokağa dökmüştü. Saddam, PKK’yi destekleyen bir güçtü, bu gücü kaybetmek, yer buldukları statükonun kaybetmesini istemediler.
Fakat PKK Kürtlere karşı sömürgecilerin yanında savaşmak için bukalemun gibi hemen renk değiştirir. Saddam düştü şimdi Bağdat’ta Şii rejim var. Bu Şii Rejim de en az Saddam kadar Kürt düşmanıdır. PKK Saddam’a yaptığı hizmetin aynısını şimdi Şii Irak rejimine yapıyor. Nasıl zamanında Behdinan’a Peşmerge girmesini engelleme karşılığı silah aldıysa şimdi Şengal’e Peşmerge’nin girmesini engelleme karşılığı silah alıyor.

Fakat PKK bu Kürt kelle avcılığında level atladı. Artık omuzunda direk Haşdi Şabi arması taşıyan silahlı güçleri var.
Herkese hain diyen PKK’nin asıl yüzü işte bu Haşdi Şabi armalı ordusunda görülür.
PKK her sömürgecinin kullandığı bir gurkadır.

Not: Fotoğraftaki üç Peşmerge 1989 yılı Mart ayında katledilen Ehmed Kadir ve gurubundaki üç peşmergeye ait fotolardır.

Diğer Haberler