YNK’nin lideri Bafil Talabani Lozan Konferansı’nın yüzüncü yılında oldukça aktif açıklamalar yapıyor. Bafil Talabani öncelikle Rojava’nın Haseki kentindeki Lozan konulu çalıştaya bir mesaj gönderdi. Hemen ardında da kendisi bir açıklama yayınladı.
Bafil Talabani Lozan’ın yüzyılı neden ile yayınladığı mesajında “farklıları bir tarafa bırakarak, büyük Kürdistan için çalışalım” dedi. Bafil Talabani’nin kişiliğinden bağımsız olarak bakıldığında yayınlanan metin oldukça mantıklı ve gerçekçiydi. Fakat açıklamanın altındaki Bafil Talabani imzası metne bakışımızı hemen değiştiriyor. Neden?
Çünkü, Bafil Talabani, YNK’nin şimdiki lideri, 17 Ekim 2017 tarihinde Kerkük’ün Irak devleti tarafından işgal edilmesine ortak olan hain gurubun lideridir.
Çünkü, Irak devletinin Kürdistan Bölgesi’nin statüsüne dönük saldırıların ortağıdır.
Çünkü, Şengal’in Kürdistan Bölgesi’nden koparılarak Bağdat’a bağlanması için var olan ajandanın ortağıdır.
Çünkü kendi partisi içinde bile biraz eleştiri yapanları diskalifiye etmek için cinayetler, komplolar düzenleyen kişidir.
Çünkü kendi maddi çıkarları için Süleymaniye’deki gümrük gelirlerine el koyan, halkın topraklarına el koyan kişidir.
En özet hali ile Bafil Talabani Kürdistan’a bu kadar zararı veren biridir. Bizim için ise “aynası iştir kişinin lafa bakılmaz”. Bafil Talabani’nin işini bakıyoruz ve maalesef şu ana değin Kürdistan’a zarar veren eylemler dışında bir şey bulamıyoruz. Bafil Talabani ve partisi YNK, gözü kara bir çılgınlık, bencillik, dar çıkarcılıkla başta Süleymaniye’ye sonra da tüm Kürdistan’a zarar veriyor.
Bafil Talabani ve YNK kendi bindikleri dalı kesiyorlar. Kürdistan Bölgesi’ne saldıran herkese el uzatıyor. Bunun için Bafil Talabani Lozan’ı bin kez kınasa da faydası yok.
Lozan’ı kınamak Bafil Talabani’nin son 6 yıl içinde Kürdistan’a verdiği zararları gidermez. Bafil Talabani Büyük Kürdistan’ı kurmaktan söz ediyor ama Kürtlerin bin bir güçlükle, kanla, canla kurduğu Kürdistan Bölgesi’nden bile Süleymaniye’yi ayırmak istiyor. Kürdistan Bölgesi’nin statüsüne saldıranlarla ortak olan adam, bu statüyü koruyamayan adam Büyük Kürdistan için mi çalışacak? Elbette hayır. Bu kişi ve yapılar ancak ve ancak Lozan’ı kendilerine bir maske olarak kullana bilirler. Kaldı ki Bafil Talabani’nin yaptığı da budur.
Hemen belirtmekte fayda var Lozan’ı maske olarak kullanan sadece Bafil Talabani değil, birde PKK var. Zaten Lozan’ı bir maske olarak kullanma fikrinin mimarı da PKK’dir. PKK her konuda ortak gördüğü YNK’yi de bu “Lozan’a karşı çıkma tiyatrosuna” dahil etmiştir. Ortada tam anlamı ile bir tiyatro vardır.
PKK’nin Lozan’a karşı çıkması ve “Lozan’ı yeneceğiz” demesi, bunun için yapılan konferanslara ev sahipliği yapması tilkinin tavuk kümesine bekçi olması kadar absürt bir durumdur. Çünkü PKK Lozan’ın bir yan ürünüdür. PKK Lozan’ın garantörüdür. Bunu biz söylemiyoruz bunu PKK’nin kendisi söylüyor, Abdullah Öcalan’ın kitaplarında bu söyleniyor.
Örneğin; Abdulllah Öcalan Sevr’i Ortadoğu’ya zarar verecek tehlikeli bir anlaşma olarak nitelendirdi ve 10 Aralık 2008 tarihinde şunları söyledi: “Kürtler, ‘Biz Sevr’i kabul etmiyoruz. Kendi Lozan’ımızı yapmak ve güncellemek istiyoruz’ demeli. Lozan’ı güncelleyerek İkinci Lozan’ı hayata geçirmeliyiz. Böylece Misak-ı Milli de genişletilir”.
Sevr Anlaşması Kürtlerin devlet olma hakkını koruyan bir anlaşmaydı. Kürdistan topraklarını bölen Lozan anlaşması Sevr’in yok sayılması üzerine yapıldı. Öcalan Sevr’e karşı çıkıyor. Öcalan’ın binlerce sayfa kitabında “Ben Lozan’a karşıyım, Lozan Kürtlere zarar verdi” sözünü bulamazsınız. Öcalan “Toplumsal Lozan yapılmalı, Lozan Kürt-Türk kardeşliğine zarar verdi” der. Öcalan’ın binlerce kitabında “Türklerin sınırları büyütme hayali olan “Misak-ı Milli’ye karşıtlık göremezsiniz. Öcalan her zaman için Türkiye’nin Misak-ı Milli hayalini destekler. Lozan’ı destekleyen, Misak-ı Milli destekleyen Öcalan ve partisi PKK Lozan’a karşı duramaz.
Öcalan İmralı’dayken 1999 yılında Türk subayı Hasan Atilla Uğur’a “Gelin beraber Hewler’i alalım, bizi gizliden destekleyin” diyen kişidir. Türk devletine “Hewler’i işgal” anlaşması yapan Öcalan ve Bağdat’la Kerkük’ü işgal anlaşması yapan Bafil Talabani’mi Lozan’ı yenecek? Mümkün değil.
Bu nedenle PKK’nin ve yancısı YNK’nin “Lozan başlıklı” çalışmalarının tümüne karşı tavır konmalıdır. Bu iki kesim de öncelikle geçmişleri ile yüzleşmelidir.
Bunun dışında Bafil Talabani kırk mesaj yayınlasa, kırk kez Lozan’ı lanetlese bile gerçek şudur “Bafil Talabani ve ortakları Lozan’ı yenemez, onlar Lozan’ın garantörüdürler”. PKK bin kez Lozan’a karşı çıksa, konferans yapsa, medyası binlerce yayın yapsa bile gerçek şudur “PKK Lozan’a karşı değildir, PKK Lozan’ın garantörüdür.”