Murat Karayılan, PKK adına AKP’ye beyaz bayrak salladı

Murat Karayılan, PKK adına AKP’ye beyaz bayrak salladı, Erdoğan, HPG, Hendekler, MHP; HDP; Devlet, Mustafa Karasu, PKK Medyası, Öcalan

Mayıs ayında Türkiye’de gerçekleşen parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimi önemli bir gündem olarak tartışılmaya devam ediyor. Tartışmaya katılan bir isim de PKK yöneticilerinden Murat Karayılan oldu. Karayılan konuşmasında açık ve dolaylı biçimde “çözüm sürecine hazır olduklarını” söyledi. Karayılan bir yandan AKP’ye beyaz bayrak sallayarak çözüm çağrısı yaparken öte yandan PKK’nin geçmiş AKP’yi öne çıkaran söylemlerinden de ciddi bir U dönüşü yaptı.

Mayıs ayında Türkiye’de yapılan iki seçimde de PKK’nin açık ve dolaylı biçimde desteklediği CHP ve Kılıçdaroğlu kaybetti. Seçimin üstünden günler geçmesine rağmen hala KCK veya PKK adına resmi bir açıklama yapılmadı. Uçan kuş için bile açıklama yapan PKK’nin seçim gündemi için sessiz kalması dikkat çekti. Anlaşılan o ki PKK ve KCK’nin direktif aldığı taraflar ile hala tam bir görüş oluşturmamış ve kendilerini bildirmemiş. Ayrıca kendi içinde de hala tek bir görüş oluşturmamıştır.

PKK’nin ateşkes ihtiyacı

PKK’nin senaryosuna göre Kılıçdaroğlu kesin kazanacaktı. Aslında bu PKK senaryosu değil Türk devleti içindeki kanatlar ve bazı dünyadaki bazı siyasi güç odaklarıydı. PKK’de buna göre hareket etti. PKK’ye göre Kılıçdaroğlu kazanacak ve ekonomik hayatı düzeltmek için operasyonları durduracak, PKK’de karşılık olarak ateşkesi uzatacak. Görüşmeler olacak. 2004 yılından sonra ki ateşkes-eylemsizlik filimi devam edecekti.

Hemen not etmek gerekiyor, PKK için ateşkes şu anda hayati bir durumda. Çünkü PKK askeri olarak büyük bir sıkışmışlık yaşıyor. Behdinan alanında sadece Gare’ye sıkışmış durumda. Kandil ise hava saldırıları nedeni ile 2000’li yıllardaki gibi eğitim, siyaset merkezi olamıyor, sadece bazı askeri güçlerin bulunduğu bir yer. PKK şu anda sadece Kandil-Asos-Şarbajêr denen bölgede kala biliyor. Eskisi gibi eğitim, siyaset merkezleri kuramıyor. Çalışmaların çoğunu Rojava ve Mahmur ve Süleymaniye çevresinde tutuyor.

PKK gibi hareketler her zaman için geri cepheye ihtiyaç duyar. Yukarda belirttiğimiz nedenlerden dolayı PKK’nin artık çok zayıf bir geri cephesi var. Bu nedenle ateşkese ihtiyaç var.

Ayrıca PKK kendi kadro gücünü motive etmek için de bir ateşkese ihtiyaç duyuyor. Esasen 2000 yılından bu yana “ha çözüm gelişti, ha dağdan ineceğiz” diyerek kendi kadro yapısını motive ediyor, dağılmasını engelliyordu. PKK bu konuda da PKK son yıllarda ciddi bir sıkıntı yaşıyor. Gelen bilgiler PKK’den yoğun kopuşların olduğunu söylüyor. PKK yeni kadro da alamıyor. Yani bu yıl bir ateşkes olmazsa PKK daha fazla içe büzülecek.

PKK, hakemlik rolü oynamak istiyor

HDP’nin hiç karşılıksız Kılıçdaroğlu’nu desteklemesi bir PKK projesiydi. Seçim dönemi stratejisi bir bütün PKK’ye aittir. Bu nedenle seçim yenilgisi de aslında PKK yenilgisidir. Bu yenilgi de zaten PKK’nin paradigmasının iflasıdır.

Fakat PKK “halkımıza laik olmak” vb söylemlerin dışında gerçek bir özeleştiri vermemiştir, vermezde. Bu onun ontolojik yapısı ile uyuşmayan bir durum. Bu nedenle seçim döneminde de PKK’nin Kürtlere ve kendi kitlesine bir özeleştiri vermesi beklenemez. Normalde uçan kuşa bile 24 saat içinde açıklama yazan PKK ve KCK’nin Türkiye seçim sonuçlarını değerlendirmemesinin nedeni seçimlerin dışında, kurumların üstünde bir misyonu varmış gibi hareket etmek yenilgiyi üstüne almamaktır. Yani var olan kaosa kamuoyu nezdinde dahil olmak istemiyor. HDP içindeki taraflar çatışacak PKK gerekince herkese ayar verecektir.

PKK yöneticileri resmi bir görüş belirtmese de Karasu, Kalkan ve Karayılan gibi ağır topların açıklamalarına bakılırsa PKK Kürtlerin seçim yenilgisini normal göstermeye devam edecek. Oysa ki öncelikle PKK’nin kendi kitlesi ve etkiledikleri toplum KCK ve PKK’nin çıkıp açıklama yapmasını bekliyor. Çünkü 40 yılın sonunda Kürtlerin bu darmadağın ve Türk solu ile devlet kanatlarının kuyruğunda sürüklenir duruma getiren siyasetin sorumlusu bu bu kurumlar.

Karayılan hızlı çark etti

PKK yöneticisi ve askeri çalışmalardan sorumlu HSM Komutanı Murat Karayılan’da PKK’nin açıklama yapan yöneticilerinden. 1 Haziran günü PKK’nin Avrupa’da yayın yapan kanalı Sterk TV’ye konuşan Karayılan bir anlamda AKP’ye beyaz bayrak sallayarak, her şeye hazırız dedi.

Ayrıca Karayılan açıklamasında “Kürt sorununun muhatabı partiler değil devlettir. Yani muhatabımız Türk devletidir. Bunun için sistem içerisindeki partilere düşmanlık ya da dostluk yapma gibi bir sorunumuz yoktur. Çünkü muhataplarımız bellidir.  Mesela şimdi iktidar değişmiş olsaydı, yine de önümüzde aynı şey olacaktı. Çünkü bu bir devlet siyasetidir” dedi. Evet bu tespit doğrudur. Peki o zaman neden 2015 yılından bu yana Kürtleri AKP faşizmi diye bir kavrama saldırttılar. Üstelik PKK son 8 yıl içinde Erdoğan giderse Kürt sorunu biter gibi bir algı yaratan taraftır.
Her ne kadar Karayılan bu tür olgun değerlendirmeler yapsa da Süleyman Soylu ve Erdoğan’la işi kabadayı kavgasına çevirdiklerini biz biliyoruz. Karayılan’ın asıl yapması gereken neden Kürt halkını anlamsız AKP düşmanlığına karşı kimden ne aldıklarını açıklamalıdır. HDP hiç pazarlık yapmadan, hiçbir şey istemeden Kılıçdaroğlu’nu desteklemiş ola bilir ama PKK başka çevrelerle ve bir şeyler alarak 8 yıldır bu siyaseti yürütüyor. Çıkıp kimden ne aldıklarını ve niye böyle yaptıklarını açıklamaları gerekir.

Karayılan yenilginin ana aktörüdür

Hemen şunu da söylemekte fayda var Karayılan 2004-2013 yılları arasında ki KCK Başkanı ve PKK’den sorumlu isimdir.  HDP’nin ön yapısı DTK onun döneminde kuruldu. Yani Kürtlerin solun kuyruğuna takılarak, ekolojisit bir harekete gitmesine yol açan dönem Karayılan’la başladı. Karayılan’ın yönetimi altında onlarca ateşkes, eylemsizlik yapıldı, başarısız oldu. 1 Haziran hamlesinin mimarı Karayılan’dı onda da başarısız oldu. Karayılan’ın as adam olduğu dönemde PKK 10 bine yakın kayıp verdi. Rojava operasyonları yine karayılan döneminde oldu.

Üstünde bu kadar başarısızlık madalyası (!) bulunan bir komutan başka toplumda olsa insan içine çıkamaz. Ama Kürtlere masal anlatmak kolaydır. Karayılan hala “direneceğiz, hazırız, halk direnecek” diyor.

PKK; Öcalan’a misyon verilsin istiyor

Karayılan konuşmasında Önder Apo İmralı’dadır. Bundan 27 ay önce kendisiyle görüşme oldu ve önceki bir görüşmesinde bu sorunu bir haftada çözebileceğini belirtti. Yani çözüm istiyorlarsa Önder Apo oradadır” dedi. Bir anlamda ateşkes istediğini iletti. Bu sadece Karayılan’ın isteği değil PKK’nin yönetimleri, orta kademe ve alt kademe kadrolarının tümü bir ateşkes bekliyor. Eğer ateşkes olmaz ve Türk devleti operasyonları durdurmazsa artık Karayılan Gare’de de kalamayacaktır. Böylesi dar bir durum var.

Fakat gerçek şudur PKK bu kez 2012’dekinden daha zayıf bir konumdadır. Yenilgi sınırında duran bir hareketin ateşkes çağrısı yapması manidardır. Önümüzdeki günlerde yeni ateşkesler dönemi vb olup olmadığı görülecektir. Fakat o döneme değin PKK’nin bir arabulucu ve AKP’ye dolaylı gül attığı açıklamaları daha çok göreceğiz.

Diğer Haberler