PKK’nin siyaseti Rojava’yı da kara listeye itti

PKK’nin siyaseti Rojava’yı da kara listeye itti

PKK’nin YPG’yi uluslararası siyasi düzlemde geri çeken yaklaşımları tartışılıyor. Özellikle Türkiye’nin NATO üyesi olmak isteyen ülkelere uyguladığı baskı sonrası hükümetlerin YPG ile ilişkilerini kestikleri yönünde yaptıkları açıklama YPG ve PKK ilişkilerini bir kez daha gündeme getirdi.

PKK, Rojava’yı siyasi koz olarak kullandı

PKK’nin Rojava’ya yerleşme sürecinde her ne kadar PYD, YPG ve benzer yerel örgütlerin adını kullansa da Rojava’yı kendi siyaseti doğrusunda yönlendirmesi ve yerel iradelerin ortaya çıkmasını engellemesi Rojava’nın geleceğini olumsuz etkiledi. Hem şu an Rojava da Özerk Yönetim adı ile faaliyet yürüten PKK’nin idare ettiği yapı hem de askeri yapılar Rojava için somut bir projeye sahip değiller. Rojava PKK yöneticilerinin ülke istihbaratları ile yaptığı görüşmelerde Rojava halkına rağmen kararlar alınıyor. Yani Rojava, PKK’nin kendisi için kullandığı siyasi bir koz durumunda. Bu durum geçtiğimiz 10 yıllık zaman zarfında Rojava’nın gittikçe kaybeden bir duruma düşmesine yol açtı.

PKK; Kobani sonrası havayı terör listesinden çıkmak için kullanmaya çalıştı

PKK, Rojava’yı istediği gibi kullana bilmek için tüm kurumlara PKK’nin kadrolarını yerleştirdi. Ayrıca diğer Kürt partilerini Rojava siyasetinden diskalifiye etmek için pek çok yönteme başvurdu. Özellikle de Kürt partileri arası birlik görüşmelerini en baştan itibaren engelledi.
Ayrıca PKK özellikle Kobani ile Rojava’nın dünya gündemine girmesi ile Rojava’daki savaş üzerinden kendini meşrulaştırmaya çalıştı.  Kendi sembollerini bilinçli olarak Rojava’da daha görünür hale getirdi. Her yere Öcalan fotoları asıldı. PKK bayrakları kullanıldı. PKK bu biçimde uluslararası alandaki terör listelerinden kalka bileceğini düşündü. Oysa ki durum tam tersi oldu.  Rojava örgütleri PKK için anıldıkları için uluslararası alanda edine bileceği fırsatları kaybetti.

Artık YPG’de PKK ile anılır oldu

ABD’li yetkililer resmi müttefik olarak kabul ettikleri HSD’yi ulusallarasın alanda PKK dışında anılması için büyü çaba harcadı. PKK’nin Rojava’daki varlığını ret etti. Fakat PKK Rojava’daki kadrolarına baskı uygulayarak bağımsız hareket etmelerini engelledi. ABD’nin ve uluslararası güçlerin desteğini kendisi için kullandı. Sonuç olarak PKK terör listesinden çıkacağına YPG’de PKK ile beraber gittikçe kara listeye girmeye başladı.

PKK’li kadroların pasifliği:

PKK’deki Rojavalı kadrolar her ne kadar Rojava’da yaşanan sürecin başında PKK’nin müdahalesini engellemeye çalıştıysa da başarılı olmadılar. PKK Sabri Ok gibi en üst düzey isimleri göndererek Rojava PKK Koordinasyonu adı altında bir yönetim kurdu. Böylelikle yerelde kendini konumlandırdı. Ayrıca Duran Kalkan, Bese Hozat gibi isimler Rojava’yı ziyaret ederek kadro ve yönetimlere toplantı yaparak bir anlamda “aba altından sopa gösterdi”. Ayrıca biraz radikal kadrolar eğitim adı altında Kandil’e çekildi. Bunlardan Dozdar Hamo gibi isimler şaibeli biçimde öldü.

PKK’den gelmiş, Rojavalı kadroları kendi mevkilerini korumak için PKK’nin dediklerini yapmak gerektiği konusunda ikna oldu ve PKK hiç engelsiz Rojava’yı kendi çıkarları doğrultusunda kullanmaya başladı.
Afrin’nin şaibeli biçimde teslim edilmesi, sınır anlaşmaları, kitlenin anlamsız biçimde Kürdistan Bölgesine karşı eylemlere kaldırılması, Rojava gündeminin bilinçli biçime değiştirilmesi gibi tüm dikkat çeken noktalar PKK’nin direktifleri doğrultusunda yapıldı.

Uluslararası ajanslardan bugün paylaşılan habere göre, İsveç Hükümeti bugün yayımladığı açıklamada, Rojava Kürdistanı’nda hem YPG hem de Demokratik Birlik Partisi’ne (PDY) olan bütün desteklerini durdurduğunu duyurdu. Buda PKK’nin Rojava’yı soktuğu çıkmazı gösteriyor.

Diğer Haberler