PKK medyası dünden itibaren Kürdistan Bölgesi ve Peşmerge güçlerine karşı yeni bir algı-karalama dalgası başlattı. PKK medyasında “KDP Türk ordusuna yol yapıyor” sloganı etrafında yapılan bu haberin arkasında neler var, gerçekte neler oluyor?
Peşmerge nerede yol yapıyor?
Yerel kaynaklardan ve sivil halktan aldığımız bilgilere göre alanda olağan üstü yapılan bir yol yok. Amediye’deki Irak’ın en meşhur parklarından olan Berê Sîle Park’tan görülen ve yani her gün yüzlerce insanın gördüğü Peşmergelerin Amediye şehir merkezini koruduğu Peşmerge Karakoluna yapılan bir yol dışında herhangi bir yol yapılmıyor. Bu yolun yapımına geçen yıl başlanmıştı. Yani yapılan yol kışın kardan kapanan eski yola alternatif ve Peşmergelerin alana hakimiyeti dışında kimseye faydası olmayacak bir yol.
Eğer PKK’lilerin iddia ettiği gibi o yol Türk ordusu için yapılmış olsa, Türk ordusunun, tankıyla topuyla Amediye şehir merkezi ve dar tek şeritten oluşan Turistik Sulav çarşısı ve restoranların içinden geçmesi gerekiyor. Oysa ki daha hiç Amediyeli tek bir Türk askerini dahi görmemiştir. Yapılan yol sadece ot toplamaya giden köylülerin ve peşmergelerin kendi karakollarına gitmek için kullanacağı bir yoldur.
Bunu da en iyi bilenler PKK’liler. Fakat olayın bu biçimde saptırılmasında belli amaçlar var. Eğer birkaç başlık altında konuya açıklık getirecek olursak;
Yapılan propagandanın mimarları kim?
PKK medyasının “Peşmerge yol Türk ordusuna yol yapıyor” söylemi etrafında gerçekleştirdiği karalama öyle görünüyor ki HPG’nin üst düzey isimleri ile medyanın ortak planladığı kampanyanın parçası. Çünkü HSM Ana karargâh Komutanlığı ile PKK medyası bu yalan haberi karşılıklı paslaştılar.
Şöyle ki aynı gün HSM komutanlığı “KDP yol yapmasın” diye bir bildiri paylaştı ve hemen ardından PKK’nin Avrupa’da yayın yapan ajansı ANF görüntüler yayınladı. Bu da şu demek haber önceden kurgulanmış. Peki bu kurgunun mimarları kim? Tabi ki HPG veya daha geniş adı ile HSM ve PKK medyasının sorumluları. HSM’nin sorumlusu Murat Karayılan. PKK medyasının ise Belçika’da üslenmiş bir koordinasyonun sorumlusu olan Ferda Çetin gibi isimler.
Yani “Peşmerge Türk ordusuna yol yapıyor” haberi en üstten koordine edilmiş bir yalan gibi görünüyor. Peki neden?
Karayılan yenilmiş bir komutandır
Net biçimde söyleyeceksek; “Murat Karayılan’ın komutasındaki HPG güçleri ve HSM komutanlığı yenilmiştir.” Normal bir ülkede olsa Karayılan görevden alınacak ve askeri mahkemede yargılanacaktır. PKK saflarındaki gençler operasyon bölgelerinde hayatını kaybetmiş ola bilir, teslim olmayı ret etmiş ola bilir fakat bu Murat Karayılan ve temsil ettiği hareketin yenilgisini gizlemeye yetmemektedir. PKK kendi saflarındaki Kürtlerin başını yiyerek, Peşmerge saflarındaki Kürtleri de hain ilan ederek Türk ordusuna karşı sözde zafer kazanmaya çalışmaktadır.
Eylül ayının sonu ile beraber mevsim koşulları nedeni ile artık operasyonlar yavaş yavaş duracaktır. Savaşın gerçek bilançosu asıl o zaman ortaya çıkacaktır. Türk ordusu nereye girmiştir, nereyi tutmuştur. Karayılan’ın yönettiği orduyu nereyi Türk ordusuna vermemiş, nerede direnmiş ortaya çıkacaktır. PKK ve medyası bu yalan haberle aslında bu sonucu gizlemek istemektedir. Ayrıca geçen yıldan bu yana bir kenara bıraktıkları “Roj peşmergeleri Xalifan’da gerillalarımızı şehit düşürdü” meselesini de tekrardan ısıtıp gündeme getirme hazırlığı yapıyorlar.
PKK, yaz boyunca medya üzerinden Zap, Metina hattında bir savaş varmış gibi yansıtmayı başarmıştı. Brüksel, Süleymaniye ve Qamişlo’da ki PKK medya merkezlerinde şişirilmiş eylem bilançoları, elimizde asker cenazeleri var söylemi, taktik nükleer bomba gibi absürt söylemler gerçekleştirdiler. Oysaki ortada bir çatışma ve direniş yoktu.
Türk ordusu 14 Nisan’da operasyon başlattığı tarihten itibaren Zap vadisindeki tüm alanlara yağdan kıl çeker gibi girdi. Maalesef ki an itibari ile Türk ordusunun bahardaki hedeflerinin yüzde 90’ına ulaştığını söylemek mümkün. HSM bildirisinde yer alan “Peşmerge Şikefte Brindara ve Werxel’de sıkışan Türk askerlerine yardım getirmek istiyor” sözlerinin ise gerçekle alakası yoktur. Werxel bu alanda bile değildir.
Şikefta Brindara ( Sinya) ise 14 Nisan sabahı Türk devletinin eline geçmiştir ve o tarihten bu yana da HPG güçleri o çevrede tek bir mermi dahi atmamıştır.
Türk ordusunun yaptığı yolların hesabını asıl PKK vermek zorundadır
Aslında “yapılan yollarla” ilgili soru sorulması gereken PKK’dir. Uludere’den Şemdinli’ye sınır boyunca uzanan ve oradan da Güney’e sarkan ve bugün Türk askerinin kullandığı tüm yollardan PKK sorumludur. O yollar yapıldığı zaman PKK vergi adı altında haraç alarak, o yolları PKK’nin ihale dostlarına yaptırdı. Bugün o yollarda devlet Güney’e asker sevk ediyor.
Güney tarafında ise Türk devletinin yaptığı tüm yollar PKK denetimindeki alanlarda yapılmıştır. Mesela Ertuş’a duble asfalt yolu kim götürdü? Ertuş PKK’nin askeri gücü HPG’nin karagahıydı. Dostki Jori, Ertiş, Hisare, Sere Dare (Kaniya ga) Werxel, giden yolların hepsi PKK’nin 40 yıldır kontrolünde olan alanlardan yapıldı.
Şu ana değin Guney Kürdistan’dan Kuzey istikametine doğru tek bir 1 km yol yapılmamıştır. PKK’nin asıl söz etmesi gereken Kuzeyden Nêrwe,Rêkanî, Doski Jorî,Mizûrî Jorî ve Bradost bölgesine inan ve PKK denetiminde yapılan duble yollardır.
Geçen yılki senaryonun bir benzeri
Öyle görülüyor ki HPG geçen yıl ki “Xalifan’da 6 gerillamızı Peşmergeler şehit düşürdü” söylemi etrafında geliştirdiği provokasyonun bir benzerini gerçekleştirecektir. HSM’nin yaptığı açıklamada “eylem çağrısı” yapması da bunu gösteriyor.
Bu tarihten itibaren Rojava’da, Avrupa ve Türkiye’de yine eline bir iki pankart verilmiş dünyadan bihaber anaları, dolduruşa getirilip provoke edilmiş gençlerin “KDP, Peşmerge ve Kürdistan Bölgesi karşıtı slogan” atacağı eylemleri izleyeceğiz.
Daha derin amaçlar da olacak
PKK tarihinin değişmez özelliklerinden biri de ne zaman ki halkı sokağa sürüp arkasına gizlenmiş ve provokasyon yapmışsa altta daha derin planlar yapmıştır. Bu kez de PKK medyası Süleymaniye ve Brüksel’de Kürtleri birbirine düşman edecek provokasyon haberleri yazarken PKK elbette ki başka işler çevirecektir. Özellikle Irak’ta işlerin kızıştığı bu günlerde Kürdistan Bölgesinin elini zayıf düşürecek bazı adımlar atmasını beklemek yanlış olmayacaktır. Ayrıca PKK büyük bir gürültünün altında Rojava meselesi içinde gizli kapaklı görüşmeler yapacaktır.
Kısacası PKK’nin bu provokasyonunu adım adım takip edip, gerçekleri ortaya koymak ve gerekli cevapları vermek gerçek Kürdistanilerin görevidir.