Bafil Talabani YNK’nin tartışmalı lideri Süleymaniye ve Koye’de iki ayrı miting yaptı. Mitinglerinde KDP ile olan ipleri koparacak birçok laf söyledi. Elbette seçim dönemidir, her seçim döneminde herkes birbirine ağır laflar söylüyor ama sonuçta yine bir araya geliyor. Fakat Bafil Talabani’nin durumu seçim propaganda çalışmalarının ötesinde bir durum. Hem öfkesi hem pervazsızlığı olukça ilgi çekici ve incelemeye değer konular.
Bafil Talabani her ne kadar propaganda ile şişirilmeye çalışılsa da Kürdistani, siyasi bir kişilik değil. Hatta bir amaç insanı da değil. Son on yılda babasının hastalık döneminde Kürdistan’a gelip para, rant ve İran istihbarat çevresi ile ilişkilerin dışında herhangi bir siyasi tecrübesi de yok. Zaten dikkat edilirse seçim içinde YNK’nin bir toplumsal, siyasal, ekonomik projesini ortaya koymuyor. Tek söylediği şey şu: KDP’yi yeneceğiz, onların hükümetini yıkacağız. Bağdat ve Erbil arasındaki maaş sorununu Bağdat’ın istediği gibi çözeceğiz ve Kormor gaz sahasını biz denetleyeceğiz.
Bafil Talabani’nin seçimler için projesi nedir?
Bafil Talabani’nin KDP-Kürdistan bölgesi geliri- Kürdistan yer altı zenginlikleri başlıklı üç amacını bir araya getirdiğimiz zaman ise karşımıza çıkan tablo bize hemen başka güçlerin de bu üçlü amacın tıpkısına sahip olduğunu hatırlıyoruz: İran-Irak-Haşdi Şabi
Elbette Bafil Talabani’nin üçlü amacı ile İrani Şii yapıların amacının aynı olması şaşırtıcı değil. Bafil Talabani’nin neden Barzanilere saldırdığını ve pervasızlığının arkasında işte bu güçler var. Nasıl ki filmlerde başrol oyuncuları kendilerini tehlikeye atmayıp dublör kullanıyorlarsa İrani siyasette Bafil Talabani’yi dublör olarak kullanıyor. Bafil Talabani bunları kendisine ezberlettiği sözleri görev olarak söylüyor.
Bafil Talabani, tıpkı kayınpederi ve YNK’nin bir zamanlar 2. İsmi olan Mele Bahtiyar’ın da dediği gibi “Kürdistan’ı bilmeyen hatta Kürtçe bile bilmeyen Bafil Talabani’niydi”. Şimdi karanlık işlerde kullandığı ve adı pek çok cinayet dosyasına karışan Wahap Halepçeyi’yi Barzan’a vali atayacağım diye biliyor. Mesrur Barzani’nin “Başkan olmasını kabul etmeyeceğim” diye biliyor.
Bafil Talabani’nin ağzı ihanet şerbeti ile tatlanmış
Normal koşullarda Bafil Talabani ayakkabısın bağlarını bile bağlayamayan biridir. Deseniz ki IŞİD gelmiş onlarca Kürdün kafasını kesmiş, masal dinler gibi dinler. Eğer bir mermi patlarsa arkasına bakmadan kaçar. Bu gayretsiz, bu bilinçsiz ve bu korkak şahsın şimdi sahnelerde cesur tepinişinin ardında yatan şey ihanet şerbeti ile ağzının tatlanmış olmasıdır.
Yine Mele Bahtiyar’ın dediği gibi “Mam Celal’in oğlu olmak dışında hiçbir sıfatı olmayan Bafil Talabani Kerkük’ü satarak lider olmuştur” Evet, hiç çaba yok, emek yok, yorulma yok, bilinç ve düşünce yok kısa yoldan lider olmanın yolu Bafil Talabani’yi ihanet ile açılmıştır.
Gerçek bu kadar basittir. Eğer arkasında Haşdi Şabi olmazsa Bafil Talabani Barzanilere laf söyleyecek yüreğe sahip değildir.
Ayrıca hemen eklemek gerek Bafil Talabani YNK’nin seçimde birinci parti olmayacağını da çok iyi biliyor. YNK 1992 yılından bu yana yapılan hiçbir seçimde birinci parti olmamıştır. Hatta 2009 yılından sonra hep üçüncü parti oldu. Bafil Talabani bu sosyal dengenin değişmediğini biliyor. O zaman neye güveniyor. Bafil Talabani’ni Bağdat’taki efendilerine ve Haşdi Şabi’ye ve Irak Federal Mahkemesine güveniyor. Seçim sonucu ne olursa olsun İran’ın alavere dalavere yöntemi ile harekete geçeceğini biliyor.
Bafil Talabani seçimden sonra da pervasızlığına devam edecek
İran’ın kararı şudur: Kürdistan Bölgesi’nin Irak’taki varlığı küçültülüp, daraltılıp daha sonra da normal bir eyalet durumuna getirmek. Yani “Kürtlerin kendini yönetme hakkı ve yeteneğini gasp etmek”. Bafil Talabani bu görevin dublörüdür. Seçim zamanı gösterdiği pervasızlığı seçimden sonra da gösterecektir. İran bu seçimler önemli ajanda oluşturdu. Daha bir yıl öncesinden seçim yasasını bir oldu bitti ile Irak’ın ve Federal mahkemesinin süreçlere dahil edebileceği duruma getirdi. YNK’nin elini güçlendirmek için hiç Türkmenlerin olmadığı Süleymaniye’ye bir kişilik Türkmen kotası verdi. Duhok’taki Hristiyanların onda biri kadar Süleymaniye’deki Hristiyanlara kota verdi. Böylelikle YNK’yi olmayan bir güce büründürmek istedi. Hatta medyada Haşdi Şabi’nin bazı YNK’li vekillere 70 bin dolar para verip propaganda sürecini güçlü yürütmesini istediği haberleri de medyada yer aldı.
Yani İran ve Haşdi Şabi Kürdistan seçimlerini kendileri için stratejik görüyor. Irak siyasetini buna göre şekillendirecekler. Bafil Talabani seçimde 1. parti olamaz. Yapabileceği ilk adım ne olacak, Kürdistan’ın hızla hükümet kurmasını engelleyecek. Daha sonra da koşullara göre muhtemelen başka senaryolar gündeme girecek. Irak ve Haşdi Şabi’nin desteği ile Irak Federal mahkemesini de yanlarına alarak bir alavare dalavere yönetimi kurmaya çalışa bilirler. Fakat pratikte en gerçekçi olan hükümet kurmayı engelleyerek uzun zamandır bir proje olarak ellerinde duran Süleymaniye’yi Kürdistan’dan koparmaya çalışılmasıdır.
Görüldüğü gibi seçim YNK ve KDP arasındaki bir seçim değildir seçim KDP ve İran sömürgeci devleti arasında geçiyor. Yani aslında Kürdistani çizgi ile sömürgeci ve ihanetçi çizgi çatışıyor. Bafil Talabani’nin Barzani düşmanlığı ve pervasızlığı tarihi cahş misyonu ile ilgilidir. Bafil Talabani’nin seçimde gerilemesi İran’ın gerilemesidir. Parantez içinde belirtmek gerek PKK’nin kendini paralarcasına YNK’nin seçim amigoluğuna soyunması da aynı İrancı siyasetten kaynaklanıyor.
Kürtler sandığa giderken bu bilinçle hareket etmek zorunda ve sömürgeciliğe dur demek zorundadır.