Bugün günlerden Halepçe, Halepçe’de Kürt katleden zihniyet bu gün Bağdat’da Şii versiyonu ile yaşıyor

Bugün günlerden Halepçe, Halepçe’de Kürt katleden zihniyet bu gün Bağdat'da Şii versiyonu ile yaşıyor

Modern dünya tarihine Hiroşima ve Nagazaki’den sonra 20’inci yüzyılın en büyük kimyasal saldırısı olarak kaydedilen Halepçe Soykırımın üzerinden 36 yıl geçti. 36 yıl geçmesine rağmen Halepçe’nin yarası hala kanıyor. Halepçelilerin anısı taze ve en önemlisi ise bu saldırıyı yapanların zihniyeti Bağdat’da hala yaşıyor.,

16 Mart 1988 tarihinde çoğu kadın ve çocuklardan oluşan 5 bini aşkın kişi, Irak’ın devrik diktatörü Saddam Hüseyin’in emriyle Halepçe’ye savaş uçakları ile düzenlenen bombardımanda kullanılan kimyasal silahlarla yaşamını yitirdi.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) raporuna göre bu kimyasal saldırı ile günümüze kadar 43 bin 753 aşkın kişinin ölümüne, 61 bin fazla kişinin de sakat kaldı.

Tarihe “Halepçe Katliamı” olarak geçen bu insanlık dışı saldırı, Saddam Hüseyin liderliğindeki Baas rejiminin Güney Kürdistan’da Kürt halkına karşı 1986-1989 yılları arasında sistematik olarak sürdürdüğü Enfal Soykırımı’nın en acı ve en son etabıydı.

Kürt düşmanlığı ve Kürdistanda sömürgeciliğin devamı

12 Mart 1986’da başlayıp, 7 Haziran 1989’da sona eren Enfal Soykırımı sürecinde 182 bin Kürt katledildi, 4500 köy ve 30 ilçe yerle bir edildi, camiler, kiliseler, ibadethaneler yıkıldı.

1 Mart 2010’da Irak Yüksek Ceza Mahkemesi Halepçe Katliamı soykırım olarak tanıdı. Kürdistan Bölgesi hükümeti tarafından bu karar memnuniyetle karşılansa da Bağdat yönetimi tarafından Halepçeli ailelere gereken destek verilmedi, vaadler yerine getirilmedi.

Katliamcı zihniyet Bağdat’ta hala yaşıyor

Saddam Hüseyin devrilse bile Kürtlerin Irak merkezi hükümetinin ezme, yok sayma ve Kürdistan topraklarını işgal siyasetinden kurtulmadılar. Saddam’ın Kürtleri ezip biat etmeye zorlayan zihniyeti hala Bağdat’ta canlı bir biçimde yaşıyor. Bu kez Kürtlere Şii bir zihniyet ve devlet ile biat etmek dayatılıyor.

2003 yılında Saddam rejiminin devrilmesinde en önemli rolü oynayan Kürtler Bağdat hükümeti ile ilişki içinde fakat kendi topraklarını yöneten pozisyonda bir sistemi kabul ettiler. Kürtlerin Irak’ta kendini yönetme hakkı ve Irak’ın demokratik bir sistem olacağı yönünde uluslararası güçlerde garanti verdi. Kürtlerin Irak hükümetine karşı yaptığı tek taraflı birçok fedakarlığa rağmen Irak’taki Şii yönetim Saddam Hüseyin’in zihniyeti ile hareket etmeye başladı.

İran yanlısı Radikal Şii Maliki Kürtlere karşı tıpkı Saddam zihniyeti ile davranacaklarının ilk işaretlerini vermeye başladı ve ilk olarak Kürdistan’ın belirlenmiş olan yüzde 17’lik bütçesini tartışmaya başladı. Sık sık bütçeyi geç göndererek toplum üzerinde bir baskı oluşturmaya çalıştı. Yine Kerkük için benzer durumlar yaşandı. Irak ordusu Kerkük’te Kürtleri rahatsız etmek için uğraştı. Şii hükümet Saddam’ın yolundan yavaş yavaş yürümeye devam ediyordu.

 IŞİD saldırıları zamanı Irak hükümeti Kürdistan’ı kendi kaderine terk etti. Ne Peşmerge güçlerine ne de savunmaya hiçbir destek verilmedi. Irak hükümetleri İran ile paralel biçimde hareket ederek aslında IŞİD’i Erbil hükümeti üzerine saldı. Tam böylesi savaş ortamında tam 2014 yılında ise Kürdistan bütçesi tümden kesildi.

Fakat Irak hükümetinin Kürdistan sömürgecileri ile aynı zihniyette olmasının en büyük kanıtı Kerkük işgali oldu. Irak hükümeti Kürdistan referandumunu bahane ederek Kerkük’e tıpkı bir işgalci gibi girdi.

İran’ın paravan hükümeti haline gelen ve özünde İran’ın bir eyaleti gibi hareket eden Irak hükümeti Kürtlere karşı Saddam gibi davranmak konusunda gözü karadır. Konjektür izin verse Enfal benzeri bir girişimi yapabilecek zihniyetleri vardır.

Zaten Hewler’e yapılan dron saldırıları Kürtleri fiziksel bir soykırıma tabi tutmaktan çekinmedikleri anlamına de geliyor.

Kürdistan Bölgesel yönetimi şu anda hükümeti, siyasetçisi, halkı ve doğal zenginlikleri ile beraber Saddam’ın şii versiyonlarının özel savaşı ve sömürgeci tehditleri ile karşı karşıyadır.  Ve işin en kötü tarafı da tıpkı Saddam’ın olduğu gibi bu Şii Saddam versiyonlarının da cahşları var.
Saddam öldü ama bu kez Kürtlerin karşısında Şii Saddamlar var.

Diğer Haberler