PKK’nin Doğu Kürdistan’da faaliyet yürüten örgütü PJAK’a bağlı askeri yapı sivil halkı tehdit eden bir açıklama yayınladı. Açıklamada Zagros dağlarına giden kişiler ölümle tehdit edildi ve “olumsuz gelişmelerden sorumlu değiliz” dendi.
İran devletine karşı 2011 yılından bu yana yani 12 yıldır ateşkes ilan etmiş olan PJAK Zagros dağlarında ki sivil halkı tehdit etti.
Doğu Kürdistan Birlikleri (YRK) yaptığı açıklamayla, avcılık, turistik gezi, dağcılık çobanlık için Zağros Sıra Dağlarında gelen kişilere yönelik uyarılarda bulundu. Bu alanlarda farklı adlar altında ajanlık yapanlara karşı halka duyarlılık çağırısı yapan YRK, bu kişilere karşı birliklerinin gerekli müdahaleyi yapacaklarını, gelişebilecek olaylardan sorumlu olmadıklarını ifade etti.
YNK açıklamasında İran devletinin alandaki gerillaları bitirmek için ajanları bu alanlara gönderdiğini iddia etti. Açıklamaya göre gelen kişiler gerillaların noktalarını deşifre etmek için gönderilen ajanlar.
Zağros silsilesi Doğu Kürdistan halkının can damarıdır
YRK’nin sözünü ettiği Zagros silsilesi Kebîrko, Manêşt, Perwa, Ajwan, Dalahu, Şaho, Kosalan, Qeleberd, Şaneşîn, Çilçeme bölgesi, Mukiryan Dağlarından Dalanper ve Ewrîn Yaylalarını kapsayan yüzlerce metre karelik bir alan ve civarda binden fazla kasaba ve köy bulunuyor. Köylüler bu dağlarda özellikle hayvancılık ve ot toplayıcılığı yaparak para kazanıyor. Yani YRK’nin gelmeyin dediği Zagros silsilesi bölgedeki Kürtlerin can damarı. Ayrıca dağcılık sporunun gelişkin olduğu bölgede alan çoğu zaman spor aktiviteleri içinde kullanılıyor. Buraya halkın gelmemesi imkânsız.
İran ve PKK-PJAK arasındaki ateşkes ve İran’ın PJAK-YRK’ye karşı tutumu?
YRK’nin bu açıklamasında “İran’ın YRK güçlerini tasfiye etmek istediği” öne sürülüyor. Oysa ki son 12 yıllık zaman içinde durum bunun tam tersi biçimde gelişmiş, İran PJAK ve bağlı yapıların Doğu Kürdistan’a yerleşmesine ön ayak olmuştur. Süreç kısaca şu biçimde gelişmiştir.
PKK’nin Doğu Kürdistan’daki yapıları birçok değişik isimle KODAR çatısı altında faaliyet yürütüyor. Bunlardan PJAK siyasi parti rolü görüyor. KJAR ise Kadın hareketi rolü görüyor ayrıca gençlik örgütü olan KJR var. YRK ise burada faaliyet yürüten askeri örgüttür.
PKK 2011 yılı Ekim ayından bu yana İran devletine karşı ateşkes ilan ettiğini duyurmuştur. PKK yöneticileri de her fırsatta bunu vurgulamışlardır. Ayrıca PKK o tarihten bu yana da İran sınırına diğer Rojhilat örgütlerinin geçmesini engellemek için çaba sarf etmiş hatta zaman zaman sınıra gelmek isteyen güçlere saldırmıştır. Ortadoğu’nun en karmaşık olduğu dönemde PKK’nin İran devletine karşı ateşkes ilan etmesi ve bir nevi İran sınır muhafızı olarak görev almaları İran’a büyük bir nefes aldırmıştır.
PKK’nin İran’ın bölgedeki ajandasına entegre olmasının Doğu Kürdistan mücadelesi üzerinde çok olumsuz bir etkisi olmuştur. PKK, Kürdistan’ın en bağımsızlıkçı ve özgürlükçü duruşuna sahip Rojhilat halkını radikalleşmekten uzaklaştırmak için düşünsel ve siyasal bir erozyon yaratmaya çalışmıştır. Kürdistan Bayrağı tartışmaları vb konularda olumsuz bir rol oynamıştır.
İran PJAK’ı Rojhlat’a yerleşmesini istiyor?
Doğu Kürdistanlı partilerin 140 km içerideki Koye ve Pirde’deki kampları defalarca İran tarafından vuruldu. Ayrıca İran devleti bu partilerin sınırdan uzaklaşması için Kürdistan Bölgesi hükümetine defalarca tehdit ve şantajda bulundu. PJAK’a bağlı yapılar ise başta Pencewin olmak üzere pek çok yerde üslenmiş durumda. Sınırda İran sınır muhafız güçlerinden b1 km uzakta gümrük dedikleri noktalar kuruyor, halktan para topluyorlar. Tüm buna rağmen tek bir gün İran’ın hedefi olmuyorlar.
Ayrıca Koselan, Merivan kırsalı gibi yerlerde de askeri birimler köylere günlük girip çıkıyor. Dönem dönem yerel güçler ile kısmi çatışmalar yaşansa da PKK ve İran istihbaratı büyümesini önlüyor ve bu çatışmaları da aralarındaki gizli ilişkileri gizlemek için kullanıyor.
İran devleti Doğu Kürdistanlı partilerin sınırdan uzaklaşması ve içeredeki üyelerine yaptığı saldırılardan sonra şimdi PJAK’ın Rojhilat Kürdistan’ında ki boşluğu doldurmasını istiyor. Çünkü İran halkı politik bir halk ve siyasetle çok iç içe. PJAK’ın bu biçime kitleye kabul ettirilmesi bir nevi kitlenin kontrol altında tutulması anlamına geliyor.
PKK, Rojilat halkına özel savaş ve havuç-sopa politikası uygulamaya çalışıyor
Bu nedenle PJAK her yerde ‘diğer partiler çekildi, onların iradesi yok, sadece biz kaldık” biçiminde propaganda yapıyor. Fakat PDKI ve diğer partilerin doğu Kürdistan’da güçlü bağları var, halkın sadece bu propaganda ile etkilenmesi zordur. Bu nedenle halka sadece propaganda yetmiyor ayrıca silah ile korkutmak ve kendine muhtaç hale getirmek istiyor.
Halk bu tehdit nedeni ile doğal olarak yereldeki YRK-PJAK birimleri ile ilişkileniyor, dağa çıkmak için izin alıyor duruma getirilmek isteniyor. PKK daha önce diğer parçalarda kullandığı havuç sopa siyasetini burada da uygulamak istiyor. Yani önümüzdeki günlerde YRK’nin ajan diye birkaç zavallı köylüyü vurması mümkün görünüyor.
PKK ve PJAK İran devletine karşı ateşkes dedikleri bir süreç başlatmıştır. Bu süreç bir ateşkes değil özünde yedeğine girmektir. 12 yıldır tek bir asker vurulmamıştır, şimdi kalkıp ajan diye birkaç insanın vurulmasının gerçekte payı yoktur. Madem ateşkes vardır. Doğu Kürdistan halkı Zagros dağı gibi bir dağdan niye YRK-PJAK için mahrum kalsın.
Bu çerçeveden bakınca YRK açıklamasının Rojhilat halkına karşı yürüttüğü psikolojik savaşın bir parçası olarak görmek doğru olacaktır.
