HPG Basın irtibat Merkezi HPG BiM 6 Haziran tarihinde bir açıklama yayınlandı. Açıklamada Kürdistan Bölgesi kurumları ve Peşmerge güçleri tehdit edildi. HPG açıklamasında “savaşı tüm Kürdistan Bölgesine yayma” tehdidinde bulunuldu. HPG BiM’in açıklamasının satır arasındaki gerçekler HPG’nin Haziran ayın boyunca Peşmerge güçlerine dönük saldırılarda ikinci aşamaya geçildiğini de göstermiş oldu.
PKK’ye bağlı askeri güçler olan HPG bir dönemdir Peşmerge güçlerine karşı üstü örtülü bir savaş yürütüyor. Son bir buçuk yıllık zaman içerisinde 13 Peşmerge PKK tarafından şehit edildi ve onlarca Peşmerge yaralandı. Ayrıca Peşmergelerin ve sivillerin yollarına mayınlar döşeniyor, dron ile Peşmerge güçlerine ait yerleşkelerde keşifler yapılıyor, ayrıca 30 Mayıstan bu yana Amediye Gapnêrke hattındaki Peşmerge karakoluna dönük iki ayrı saldırı yapıldı. HPG BiM’in açıklaması PKK’nin Kürdistan Bölgesi ve Peşmerge güçlerine dönük saldırı da ikinci aşamaya geçildiğini, artık örtülü saldırılar değil açık saldırılar yapılacağının bir işareti.
PKK güçlerinin üslenme alanı nerede?
HPG bildirisinde Metina’nın Kuzeyi ve Doğu’sunda TSK ile şiddetli çatışmaların yaşandığı, Türk devletinin Metina’nın Güney’ini tutmak istediği iddia edildi. Ayrıca Serê Metina yani “Metina Zirvelerinin bir bölüm güçlerimizin denetimindedir” dendi.
Oysa ki sahadaki pratik durum bundan çok farklı. PKK’nin Metina Zirvelerinde hiçbir gücü yok. Metina alanında ki zirvelerin bir bölümünde Peşmerge güçleri bir bölümünde ise TSK bulunuyor. Peşmerge güçleri TSK’nın ilerlemesini engellemek için 2020 yılından sonra alanda güç kaydırdı. Özellikle 2021 yılında Peşmerge güçleri TSK’yı ve PKK ile olan çatışmaları şehirlerden uzak tutmak için bir bölüm araziyi tuttu.
Türkiye’nin 25-26 Mayıs gecesi Hakkari Tepesi, FM tepesi ve Cudi tepesine yaptığı indirmeler ile alanda PKK’nin hakim olduğu hiçbir yüksek tepe kalmadı. Denile bilir ki PKK’ye bağlı küçük birimler ve yamaçlardaki birkaç tünel dışında alanda PKK’ye bağlı hiçbir güç yok. PKK alanı tümden TSK güçlerine terk etmiş durumda.
PKK; Guherze, Sergele hattı ile Balolki tepesine yerleşmeye çalışıyor
Bu durum askeri anlamda şu anlama geliyor. PKK’nin Metina, Zap ve Avaşin hattında hiçbir geri cephesi kalmadı. Bunun için kendine yeni alanlar açmak istiyor. Şu anki temel stratejisi ise savaşı Guherze-Sergele hattına getirerek burada üslenmek. Amediye şehrinin üzerindeki Balolkî tepesine yerleşmek. Buda PKK’nin Amediye şehir merkezinin savaş üssü olması anlamına geliyor. Elbette ki Kürdistan Bölgesi idaresi ve Peşmerge güçleri bu duruma izin veremez. Amedîye şehir merkezi PKK’ye terk edilemez.
PKK, Peşmerge güçlerinin çekilmesini istediği tepeleri ne yapacak?
PKK bahar ayından beridir Peşmerge güçlerinin bulunduğu tepeleri gündem yaparak, Peşmerge’nin yukarda adı geçen alanlardan çıkmasını istiyor. Yani Berwari Bala ile Amediye-Metina hattını istiyor. Peki PKK bu alanlarda ne yapacak? PKK elindeki hiçbir tepeyi tuta bilmiş değil. 40 yıldır elinde olan Hakkari Tepesi, Cudi tepesini bir gece içinde terk etti. Oysa ki Peşmerge güçleri bu alanlara gitmek istediğinde bunu savaş gerekçesi yapmıştı. Eğer PKK Hakkari tepesini Peşmerge’ye vermiş olsa TSK bu kadar ilerleyemezdi.
Eğer Peşmerge güçleri adı geçen Metina ve Berwari Bala zirvelerini PKK’ye bıraksa Türk ordusu yaz sonunda bu alanlara dönük saldırı yaparak oraları da ele geçirecek. Çünkü bir tünel kazıp, içine birkaç tane genç bırakarak alan savunması yapılmaz. Eninde sonunda o alanlar Türk devletinin eline geçecektir. Oysa bu alanlar Peşmerge denetiminde olursa Türk ordusu buralara giremez. Kürdistan Bölgesinde halk ve siyasiler artık ciddi ciddi bunu düşünüyor: “Acaba PKK buraları Türk ordusuna vermek için mi Peşmergelerden almak istiyor”
PKK Amediye, Deraluk ve Şeladize şehir merkezlerinin ve arada kalan arazinin kendisine bırakılması için alandaki Peşmerge üslerine saldıracak. Şu ana değin eldeki bilgiler PKK’nin Peşmerge karakol ve kontrol noktalarını dronlarla keşfettiği ve ilerde bu dronları saldırılarda kullanacağı yönünde. Ayrıca PKK’nin Gire Elho, Gapnêrkê hattında füzeli saldırılar ve suikastlar yapmayı planladığı da gelen bilgiler arasında.
PKK stratejisi: Provokasyona yap “Birakujî de
PKK’nin saldırılarla alanda provokasyonlar yaparak Peşmerge güçlerine saldırmasındaki amaç Peşmerge’yi savaşa çekmek. PKK ve Türk güçleri uzun zamandır Peşmerge güçlerinin savaşa dahil olması için birçok provokasyon yapıyorlar. Tüm bunlara rağmen Peşmerge güçleri uzun zamandır bu konuda duyarlı ve tutarlı bir çizgide savaşa dahil olmamayı başardı.
Kürdistan Bölgesinin ve Peşmerge’nin bu tutumunda Kürdistan’ın en önemli siyasi lider figürü Mesud Barzani’nin büyük rolü var. Barzani “Kürtlere birakujiyi haram kılıyorum” demiş bunu bir siyasi çizgiye çevirmeyi başarmıştı. Şu ana kadar Kürdistan Bölgesinin hiçbir yetkilisi Kürtler arası bir savaşı başlatacak bir açıklamadı. Fakat PKK’li yöneticiler sürekli olarak Peşmerge güçlerine saldırıyı normalleştirmek için sürekli bir çaba içinde oldular. Bese Hozat, 3 Ağustos “PKK ve KDP savaşırsa bu Brakuji olmaz”
Mustafa Karasu, 20 Ağustos Aslında KDP ile savaş brakuji sayılmaz” dedi.
PKK Duhok Valisinin konuşmasından rahatsız olmuş
HPG açıklamasında Duhok Valisi ve Peşmerge Bakanlığına bağlı yetkililerin açıklamalarından rahatsız olduğu anlaşılıyor. Çünkü açıklamanın başında PKK bu iki isime işaret ediliyor. PKK’nin rahatsızlığının nedeni ise Duhok Valisi Ali Tatar’ın geçen gün PKK’nin şehit ettiği 5 Peşmerge’nin cenaze töreninde konuşması. Oysa ki Ali Tatar’ın konuşmasında “Savaşa inanmıyoruz ancak onlar gelip Peşmergeler’i, genç ve çocuklarımızı şehit ediyorlar, halkın yoluna bomba döşüyorlar, halkın yaşamına engel oluyorlar” diyerek aslında savaşı hiçbir zaman düşmediklerinin altını çizmişti.
Tatar konuşmasında ayrıca PKK siyasetinin “Sykes-Picot sınırlarını korumak” olduğunu belirtmiş ve savaşın Kürdistan Bölgesinin dışına çıkarmalarını istemişti.
Ali Teter Duhok valisi, kendisinin denetimindeki yerlerde 12 Peşmerge şehit edildi, onlarca çocuk yetim kaldı, PKK her gün yollara mayın döşüyor, şimdide Amediye, Şelazide ve Deraluk’ta evlerin damında savaşmak istiyor. PKK Ali Teter’in çıkıp onlara teşekkür etmesin mi bekliyor?
PKK şu ana değin Kürdistan Bölgesi hükümetini, Peşmerge güçlerini ve Barzani ailesini küçük düşürücü pek çok açıklama yaptı ve medyasını bu yönde motive etti. Fakat Kürdistan Bölgesi bu konuda yapılmak istenen provokasyonu gördüğü için büyük bir dirayetle sessizliğini korudu. PKK şimdi kendisine verilen birkaç cevabı da sindirmekte zorlanıyor. Aslında şu ana değin Kürdistan Bölgesi yetkililerinin bu konudaki sessizliği de PKK’nin bu kadar pervasız olmasına yol açtı. Bundan sonra PKK ve PKK-Türkiye arasındaki ilişkilerin daha net biçimde halka açıklanması gerekiyor. PKK’nin şantaj, hakaret ve hadsiz saldırıları ancak bu biçimde durdurula bilir.
Fakat PKK’nin HPG-BiM adına yaptığı açıklama bir medya açıklaması değil PKK’nin bundan sonra Kürdistan Bölgesi ve Peşmerge güçlerine karşı aktif saldırı içinde olacağının işaretidir. Herkesin bu çerçevede duyarlı olması gerekmektedir.
