KCK Bildirisi ve satır aralarındaki gerçekler

KCK Bildirisi ve satır aralarındaki gerçekler Cemil Bayık, Kürdistan Bölgesel Yönetimi, Barzani, Başbakan, Mamreşo, Werxale, Zendura, direniş, Botan, Amed, Dersim dağları, yönetim tasfiye oldu, gerilla, Xalifan

PKK medyası dün KCK’nin Dış ilişkiler Komitesi adlı PKK biriminin bir bildirisini paylaştı. Bildiri PKK’nin genel siyaseti ile örtüşen ve geleceğe dönük planlarına dair izler taşıyan pek çok ifadeye yer veriyordu.

Neden Dış ilişkiler Komitesi?

KCK yönetimi kendisinin direk üslenmek istemediği konularda açıklamaları kendi adına yapmaktan çok kendi bazı komite ve birimleri adına yapmayı tercih ediyor. Böylelikle de üst yönetim sorumluluğu almamış oluyor.

Yani Dış ilişkiler Komitesi yalan haberleri yayma, aklama ve manipülasyon yapma amaçlı bildiri yayınlıyor. Bu kez de aynı görevini icra ederek “KDP’nin Türk devleti ile direk ortak beraber operasyonlara katılacağına dair bilgileri var” dezenformasyonunu yaymak ile görevlendirilmiş görünüyor.

KDP Türk devletine destek veriyor mu?

KCK’nin yıllardır KDP Türk devletine operasyonlar için askeri destek veriyor açıklamaları sadece yaygara ve dezenformasyon içeriklidir. Şimdiye kadar bu konuda tek bir ispat ve delil yoktur. PKK medyası son on yıldır sürekli olarak her bahar medyasında “Habur sınır kapısından Türk tankları geçti, Kandile operasyon yapacaklar, Peşmerge askere yol gösteriyor vb.” gibi ahlaksız ve aslı astarı olmayan haberler yapmıştır. Bunların tek bir tanesi bile bugüne değin ispatlanamamıştır. Bu kez ki KDP Türk devleti ile ortak operasyon yapacak haberi de geçmişteki yalan rüzgarları zincirinin sadece bir devamıdır. Hiçbir gerçeği yoktur.

 Hatta tam tersi geçerlidir. Eğer Peşmerge güçleri Şeladize-Batufa, Çoman-Sideka, hattından erzak geçişlerini durdursa PKK erzak bulamaz duruma gelecektir.

Son aylarda Kürdistan Bölge Başkanı Neçirvan Barzani ve Mesrur Barzani’nin Türk devletinin bazı yöneticileri ile yaptığı görüşmeler “saldırmak için anlaştılar” propagandasının alt yapısı olarak kullanılıyor. Oysa ki bu görüşmelerin hiçbirinde PKK gündemi yoktur. Kürdistan bölgesi Ortadoğu’nun en kırılgan bölümünde ayakta kalma mücadelesi vermektedir. Bunun içinde herkesle görüşmek, her yerle ilişki kurmak zorundadır. Kürdistan bölgesi Hükümeti romantik açıklamalar, hamaset edebiyatı ile değil reel siyaset yaparak, ilişkiler geliştirerek bir denge sağlamaya çalışmaktadır. Kürdistan Bölgesinin statüsüne en düşman güçlerden biri Türkiye’dir. Bu çok bilinerek adım atılmaktadır.

Hükümet olmak bir toplumun bir sistemin yükünü almak ciddi, sorumlu, ihtiyatlı adımlar atmayı gerektiriyor. Eğitim, sağlık, ulaşım, maaş, şehir idareleri ve daha onlarca sorumluluğu olan Kürdistan Bölgesi başkanı ve Başbakanı KCK’nin Süleymaniye’de ki apartman dairelerinde oturup bildiri yazan KCK Dış ilişkiler Komitesi gibi sorumsuz konuşmaz konuşamaz.

Kürdistan Bölgesinin Türkiye’nin sınıra yaptığı operasyonları durduracak gücü yoktur. Devletler devletleri işgal ediyor devasa siyasi yapılar engelleyemiyor. Kalkıp Türk devletinin operasyonlarını durdurun demek yerine asıl PKK bu operasyonlara gerekçe olmaktan vazgeçmelidir.

PKK neden Türk devletini yenememiş?

KCK Dış ilişkiler komitesinin bildirisinde “KDP, TC’nin yenilgisine engel olmuştur” diye bir başlık atılmış. Gerçeğin bu olmadığı apaçık ortadır. Asi Dersim dağlarında üst üste defalarca tüm eyalet yönetimi tasfiye olmuş, Botan’da gerillanın iki kişilik guruplarla bile gezemediği, Amed’de gerillanın kalmadığı, Kuzey Kürdistan dağlarında tek bir mermi sesi gelmediği kocaman altı yıl geçti. PKK Kuzey’de nefes alamıyor, guruplar sürekli imha oluyor, artık imha olacak gurup bile kalmadı. Peki bunun sorumlusu kim? Bunun sorumlusu da mı KDP? Efrin’nin sorumlusu kim? Onunda mı sorumlusu da mı KDP?

PKK’nin geçen yıldan diline pelesenk yaptığı “Mamreşo, Zendura, Werxelê, Garê direnişleri” birer zafer değildir. Direnmek romantik bir kelimedir, kulağa hoş gelir fakat her zaman kazanmak anlamına gelmez. Direnmek kelimesinin ardında kaybettirilen şey tasfiye olmuş, hareket edemez durumda ki bir gerillacılık ve iflas etmiş gerilla taktiği vardır. Örneğin Werxalê’de yaşanan bir zafer değildir. Werxale zamana yayılmış bir intihar biçimidir. On beş yirmi gencin ölümüne bir tünel denen bir mezara mahkum edilmesidir Zendura.  PKK Türk devletini yenmemiştir. Tam tersine Türk devletinin kazandığı her yeri kazıyın atında PKK’nin direniş diye yutturmaya çalıştığı bir kaybediş vardır.

PKK hangi kazanımını Güney’e taşıyacak? 

PKK’nin 50 yıllık direniş ve mücadele gerçeği kocaman bir yalandır. 50 yıldır dört kuşak Kürt gençleri tüketildi. Kürdistan kazanılmayacak bir savaşa mahkûm edildi, sonuçta köyler boşaldı, insanlar kaçtı. Kuzey Kürdistan’ın dağlarında kırsalında şimdi sadece ölüm var. Mücadele yeni bir hayat kurmak demekti ama siz neden Kürdistanı kuruttunuz. Kürt gençlerini İzmir’de İstanbul’da ameleliğe, işçiliğe mahkum ettiniz.

Şimdi de PKK Kuzey Kürdistan’ın bu kötü kaderini Güney Kürdistan’a bulaştırmak istiyor. PKK ben Türk devletine karşı direniyorum, burası benim yerim dediği için Güney Kürdistan’ın kadim aşiretleri Sindiler, Guliler, Bradostiler, Berwariler köylerine gidemiyor. Onlarca Sindi köyü Haftanin’deydi Fakat PKK 1990’dan beri bu insanların köylerine girmesine izin vermedi. Bu insanlar cennet gibi köylerinden göç etti. Kürdistan’ın cennet parçalarından Berwari Bala’yı yıllarca kontrol etti, insanlar köylerine gidemedi, şimdi ise PKK Tüm Bervari Bala’yı Türkiye’ye altın tepside sundu. Hani sayın KCK, sayın KCK’nin Dış ilişiler Komitesi inşa ettiğiniz tek karış toprak gösterin. Yok, PKK hiçbir yerde yaşamı inşa etmiyor.

Newroz Bayramında Kürdistan Bölgesinin tüm siyasileri birlik mesajı verdi. Mesut Barzani’den başlayarak Bölge Başkanı ve Başbakanı koro halinde barış, birlik, esenlik ve beraberlik diledi. Cemil Bayık ne yaptı “savaş narası atarak savaş ilan etti”

PKK kısa bir süre içinde de Kürdistan Bölgesine saldırmaya başlayacak. PKK büyük bir dezenformasyon ile tüm gücünü Güney Kürdistan’a karşı kullanacak.

PKK’nin provaktif adımları neler olabilir?

1-Öncelikle geçen yılki “Xalifan’da Peşmergeler savaşçılarımızı şehit ettiler” provokasyonuna benzer bir senaryo ile halkı galeyana getirmeye ve kitlesinin saldırganlık düzeyini arttırmaya çalışacak.

2-İkinci olarak Kürdistan bölgesi içinde bazı provokatif eylemler yapacak. Bu eylemlerde kontra tarzı hareket edecek. Örneğin bazı Peşmerge komutanlarına ve alanlardaki bazı kanaat önderlerine dönük saldırılar yapacak.  Hatta bazı Kürdistan Bölgesine muhalif, bazı eleştirileri olan kişileri bile hedefleyerek bunları KDP ve Peşmerge vurdu biçiminde dezenformasyon yaratacak.

3-Avrupa’da geçen yıl kurduğu “Kürdistan’ı Savunma İnisiyatifi” vb. kurumları bazı yabancı kişileri öne çıkararak Kürdistan Bölgesine saldırtacak. Avrupa’daki bazı kurumlarda Kürdistan Bölgesine karşı eylemler yaptıracak.

4-Peşmergeye dönük mayın ve dron saldırıları düzenleyecek.

Kısacası KCK Dış ilişkiler komitesi gerçekleri alt üst etmeye çalışsa bile her şey ortadadır. PKK Kürdistan’a saldırı için plan yapmış, bölgesel ajandalara dahil olmuştur. Bundan sonra başta Behdinan olmak üzere Güney Kürdistan’da yaşanan her provokasyonda PKK’nin izi aranacaktır.

Diğer Haberler