İsmail Beşikçi Kürtler, vatanseverlik, birlik ve devlet olma üzerine çok önemli değerlendirmeler

İsmail Beşikçi Kürtler, vatanseverlik, birlik ve devlet olma üzerine çok önemli değerlendirmeler

Sosyolog ve yazar İsmail Beşikçi, Kürtlerin mutlak surette devlet sahibi olması gerektiğini, aksi takdirde asgari düzeyde bile kendilerini koruyamayacağını söyledi.

K24’ün sorularını yanıtlayan İsmail Beşikçi 2013 yılından bu yana Kürdistan’a geldiğini ve tekrar geldiği için çok mutlu olduğunu belirtti.  Irak, Kürdistan vb dönemsel konularda da önemli yorumlarda bulundu.

KDP’nin Irak seçimlerindeki başarısını çok değerli bulduğunu belirten Beşikçi, Kürtlerin Bağdat’la olan sorunlarını çözmede daha çok istekli olması gerektiğini ifade etti.

2017’de yapılan Kürdistan Bağımsızlık Referandumu’nun Kürtler için bu bir tapu olduğu vurgulayan Beşikçi, “Referandumun yapılması gerekiyordu ve yapıldı” dedi.

“Bana kalırsa Kürtler bu bölünmenin, parçalanmanın ve paylaşılmanın bilincinde değildir” diyen İsmail Beşikçi, Kürtlerde ulus bilincinin yeteri kadar gelişmediğini ifade etti.

Irak seçimlerini de yorumlayan Beşikçi “10 Ekim seçimlerinde KDP çok büyük bir başarı gösterdi. Bunu çok değerli buluyorum.” dedi.

Referandumun yapılması gerekiyordu

“Referandum çok önemliydi ve böyle bir referandumun yapılması gerekiyordu. Başkan Barzani 7 Haziran 2017’de 25 Eylül’de referandum yapılacağı şeklinde bir açıklama yaptı. Bundan sona Batılı ülkeler, Amerika arka arkaya yaptıkları açıklamada referandumun sırası olmadığını söylediler. “Şu sıralarda referanduma gerek yoktur” dediler. Kanımca İran’ın, Türkiye’nin, Amerika’nın ve Avrupa devletlerinin istememesine rağmen Kürtlerin referandum yapması çok önemliydi. 25 Eylül’de yüzde 92 oranında ‘Evet’ oyu çıkması Kürt halkının iradesini gösteren bir sonuçtur. Kürtler bu sonucu her zaman ileri sürebilirler. Kürtler için bu bir tapudur. Referandumun yapılması gerekiyordu ve yapıldı” yorumunda bulunan Beşikçi Kürtlerin birlik olmasının öneminde vurgu yaptı.

Eğer devletiniz yoksa uygarlık yaratamazsınız

İsmail Beşikçi Kürtlerin Ortadoğu’daki konumu ve devletsizliği hakkında da şu yorumlarda bulundu:  “Kürt sorunu çok büyük bir sorundur. 1920’lerde Kürtlerin, Kürdistan’ın bölünmesi, paylaşılması ve parçalanması çok ağır bir durumdur. Bu, bir insanın iskeletinin parçalanması gibidir. Bir insanın beyninin dağılması gibidir. Kürtleri Ortadoğu’da 50 milyonun üzerinde bir nüfusa sahiptir ama Kürtlerin bu nüfusa oranla kazanımı söz konusu değildir. Tabii biz Kürdistan Bölgesi’nin çok önemli bir otonomi olduğunu söylüyoruz fakat Kürtlerin Ortadoğu’da Türkler, Araplar ve Farslar karşısındaki konumu çok olumsuzdur. Çok ağır bir durumdur. Kürtlerin bu bölünmenin, parçalanmanın ve paylaşılmanın bilincinde olması gerekir. Kürtlerin 50 milyonun üzerinde nüfusu olmasına rağmen BM, AB gibi kurumlarda ve İslam Konferansı’nda bir temsilcisi yoktur.  Örneğin Basra Körfezi’nde Kuveyt, Katar, Bahreyn, BAE’nin nüfusları 1 milyon bile değildir. Devlet önemlidir, eğer devletiniz yoksa bir müze bile kuramazsınız, devletiniz yoksa mezarlıklarınızı bile koruyamazsınız. 18. yüzyılda Hegel şöyle söylüyor: “Uygarlıkları devletler yaratır. Eğer devletiniz yoksa uygarlık yaratamazsınız.” Ayrıca Yahudi Filozof Theodor Herzl 1890’larda Almanya’da, Fransa’da İspanya’da ve Amerika’da Yahudi zenginlerini ziyaret ediyor. O ziyaretlerde Yahudi zenginlerine şunu söylüyor: “Eğer devletiniz yoksa zenginliğinizin hiçbir değeri yoktur.” O bakımdan devlete sahip olmak önemlidir.”

“PKK’nin Haşdi Şabi ile ilişkileri yanlıştır”

Şengal konusu da var. Orada PKK var. Türkiye zaman zaman PKK noktalarını vurup, oradaki ormanları yakıyor, ağaçları kesiyor, köyler boşaltılarak köylüler başka yere sevk ediliyor. PKK orada ne yapıyor? PKK’nin orada olması gerekiyor mu?

Elbette PKK’nin tutumu yanlıştır. Haşdi Şabi’yle ilişki geliştirmek yanlıştır. Haşdi Şabi Kürtlüğe, Kürdistan’a karşı bir kurumdur. PKK gibi bir Kürt kurumunun Haşdi Şabi’yle ilişki geliştirmemesi gerekir.

Kürtler neden birlik olamıyor ve Kürtler bu aşamada uluslaşabilmiş mi? sorusuna ise İsmail Beşikçi şu yanıtı verdi. “1920’lerde Milletler Cemiyeti döneminde Kürtlere büyük haksızlıklar yapıldı. 1920’lerde Sovyetler Birliği’nde Lenin, Stalin ve Troçki ulusların kendi geleceğini tayin hakkında çok yoğun tartışmalar yapıyordu. Bu ilkenin yaşama geçmesi için önemli çalışmalar yapılıyordu. ABD’de de Başkan Wilson aynı konuda çalışıyordu. Böyle uluslararaları ilişkiler döneminde Kürdistan’ın bölündüğünü, parçalandığını, paylaşıldığını görüyoruz. Bu, Kürtler için çok ağır bir durumdur. Bana kalırsa Kürtler bu bölünmenin, parçalanmanın ve paylaşılmanın bilincinde değildir. Kürtler bunun bilincinde oldukları zaman bir araya gelmeleri, birlik olmaya çalışmaları çok daha kolay olur.”

Kürtlerde vatan bilinci yoktur

İsmail Beşikçi Kürt toplumunde ki vatan bilincini de değerlendirdi.  “Kürtlerde milli bilinç, ulus bilinci çok eksiktir. Kürtlerde vatan bilinci yoktur. Ama 1961’den itibaren böyle savaşlar var, daha öncesinde de vardı. Bu savaşlar Kürtlerde bir ulus bilinci yaratamamış. Vatan bilinci yaratamamış. Örneğin Başûr’dan Kuzey Kürdistan’a halkımız geliyor, tatillerini değerlendiriyor. Mersin gibi yerde, Ege’de değerlendiriyor. Ama örneğin Van’a gitmiyor, Bingöl’e gitmiyor, Diyarbakır’a, Ağrı’ya gitmiyor. Mersin’e, Karadeniz’e gidiyor. Karadeniz sahillerine giderek orada çok para harcıyor. Bu, vatan bilincinin eksikliğiyle ilgili. Karadeniz sahillerinde Kürtleri seven mi var? Bilakis Kürtlere karşı bir tutum var. Mersin’de Kurban Bayramı döneminde Hewlêr’den bir aile çok kötü bir durumla karşılaştı. “Siz Arap mısınız Kürt müsünüz?” diye soruyorlar. “Biz Kürt’üz” diyenler çok ağır durumlarla karşılaşıyor. Buna rağmen Başûr’dan gelen halk neden hala oraya gidiyor? Onları orada seven yok ki. Örneğin İzmir’de Halkların Demokratik Partisi’nin sekreteri büroda katledildi. Konya’da bir Kürt aileden 7 kişi katledildi. Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nin Kürt bilincinin, vatan bilincinin yaratılması konusunda çok yoğun çabası olmalı, eğitim programlarını buna göre ayarlamalıdır. Bu önemlidir. Kürtlerde bu kadar savaşa ve bu kadar büyük bedellere rağmen bir ulus bilinci yaratılamamış. Vatan bilinci yaratılamamış. Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nin eğitim programlarında bunları geliştirici dersleri olmalıdır.”

Röportajın tamamına şu linkten ulaşa bilirsiniz: https://www.kurdistan24.net/tr/story/72751-Devletiniz-yoksa-mezarl%C4%B1klar%C4%B1n%C4%B1z%C4%B1-bile-koruyamazs%C4%B1n%C4%B1z

Diğer Haberler