PKK yöneticisi Murat Karayılan 6 Peşmerge’nin şehit olmasından sonra herkesin beklediği konuşmayı yaptı. Neden herkes onu bekliyordu çünkü Karayılan bu Peşmergeleri şehit eden gücün direk sorumlusu. Ayrıca PKK’yi takip edenler PKK’deki genel iş bölümünü biliyor. Türk soluna hitap etmek için Mustafa Karasu çıkar ekranlara. İran ve sömürgeci devletlere biz emperyalizme karşıyız sadece Ortadoğu güçleri ile ilişkileniriz demek ve sağda soldaki PKK’nin saldırgan birimlerine mesaj göndermek için ise Cemil Bayık konuşur. Duran Kalkan ise ortaya karışık konuşmalar yapar. Karayılan Kürtçe konuştuğu birazda mezhebi esnek ve geniş olduğu için durumu kurtaran kurgulanmış konuşmalar yapar.
Ne zaman ki Kürt toplumunun tepkisini yatıştırmak özelliklede Güney Kürdistan’a hitap etmek gerekse Karayılan görevlendirilir. Bunun için kendisine makul adam denir. Herkesi dengeliyor, tarafsız duruyor, kendisi dışında herkesi düşünüyor gibi bir hava çizer ama maalesef ki durum tam tersidir. Böyle insanlar daha tehlikelidir. Cemil Bayık çıkar açıktan düşmanlık yapar ama Murat Karayılan dost kılığında düşmanlık yapar.
Karayılan’ın 10 Haziran günü Sterk TV’de şehit düşen Peşmergeler’e dönük konuşmasında Murat Karayılan bu karakterini tekrardan ortaya koydu. Hiç 6 insan şehit düşmemiş, onları vurduran ve vuranlarla alakası yokmuş gibi davrandı Karayılan. Oysaki Karayılan Halk Savunma Merkezi’nin Komutanıdır. 6 Peşmerge’yi şehit edenler direk Karayılan’a bağlıdır. Onlarla Karayılan arasında kaç saatlik yol olduğu da bellidir. Karayılan PKK’nin sırf kafa karıştırmak için söylediği “Peşmerge aracı füze ile vuruldu” haberini tekrar etti. Bir yandan ateş açtıklarını kabul etti bir yandan da “biz füze kullanmadık, nasıl vurulduklarını bilmiyoruz” dedi. Oysaki alan çepeçevre PKK güçleri tarafından sarılmış. Oraya giden guruba tam bir pusu kurulmuş. O araca atılan şeyi en çok kendilerinin görmesi gerekir. Çünkü araçtan 400 metre uzakta duruyorlar. O araca atılan füzenin parçaları olay yerinde bulundu ve Kornet tipi füze olduğu tespit edildi. Araca atılan Kornet tipi füzeler PKK’nin her gün Gerilla TV adlı TV’de yayınladıkları eylemlerde kullanılan füzelerden. Rus yapımı bu füzeler güdümlü atılıyor ve PKK 4 yıldır bu füzeyi kullanıyor. Bu füze Irak ve Suriye silah pazarında çokça bulunuyor. Rojava’da da aynı füzelerden bulunuyor. Yani o Peşmergeleri şehit eden füze Karayılan’ın güçleri tarafından atıldı. Bu konuda hiç kuşku yok.
PKK sadece kafa karışıklığı yaratmak ve siyasal bir hamle başlatmak için aracı biz vurmadık dedi. Böylelikle bazı yandaşlarına propaganda malzemesi verecek ve bazı siyasal aktörler ortaya çıkarıp olay yeri incelemesi yaptıracaktı. Karayılan da Sterk TV’de ki konuşmasında aynı yalanı devam ettirdi. Bu PKK’nin ilk yaptığı olayları üslenmemesi değil. Hatırlayalım.
Birincisi; 17 Temmuz günü Erbil’de üç kişinin ölmesine yol açan bir saldırı gerçekleşti. PKK birinci elden Bahoz Erdal’ı çıkarıp direk “biz yapmadık” dedi. Hatta YNK ve PKK medyası dezenformasyon paslaşması yaparak “Barzani ailesi kendi içinde kavga etti, mermiler başkalarına değdi” diye yazdı. Sonuç yakalananların kişiler PKK kadrosu çıktı olay spontane değildi. Kandil ve Mahmur’da planlanmıştı.
İkincisi; Karayılan Serêzere Asayiş Müdürü Gazi Salih Alixan’ın öldürülmesi için de özel kuvvetlerden bir suikastçıyı özel görevlendirmişti. Alixan’ın neden hedeflendiği, PKK’nin hangi talebini geri çevirdiği biliniyor. Bunları burada yazmayacağız. Buna rağmen çıkıp biz öldürmedik alakamız yok dediler. O zaman da bazı aklı eveler çıkıp Gazi Alixan’ı Türkiye vurdu diyordu. Şimdi de aynı şey yaşanıyor. Oysaki Karayılan her zaman ki soğukkanlılığı ile cinayet emri veriyor. Karayılan’ın televizyon ekranlarındaki gülümseyen tutumuna bakarak Karayılan’ı sevgi dolu, dürüst sanan insanlar maalesef ki yanılıyor. Karayılan 2002 yılında PKK yöneticisi fakat Öcalan’ın İmralı’daki tutumu nedeni ile PKK’de muhalefet eden Nasır (Faruk Bozkurt) kod adlı gerillayı hiç tereddüt etmeden öldürten kişidir. İki kişiyi örgütler ve bir gece çıkarıp Nasır’ı vururlar. Murat Karayılan, bir yıl önce aynı yönetimde yer aldığı arkadaşını, örgüt çıkarı diyerek gözünü kırpmadan öldürtür. Daha sonra ise Karayılan ve PKK yönetimi gerillalara açıklama yaparak “YNK kampa saldırdı, Nasır çatışmada vuruldu” derler. 15 yıl sonra PKK Nasır’ın ailesine yarım sayfalık bir mektup yazarak Nasır şehit düştü, yoğun olduğumuz için size geç haber verdik diye mektup yazdı. Kendi yoldaşını, 24 yıllık gerillasını, yöneticisini öldürüp, yıllarca YNK öldürdü diyen PKK şimdi kalkıp size Gazi Salih Alixan’ı biz öldürdük, 6 Peşmerge’yi biz mi şehit ettik diyecek.
Elbette ki hayır, demeyecek. Murat Karayılan halkın gözüne baka baka biz vurmadık diyecek ve halkın inanmasını bekleyecek. Hatta kendini inandırıcı kılmak için Duhok halkını özel olarak anıp “Duhok halkı entelektüeldir, okuyor, herkese inanmaz ” diyor. İşte Karayılan bu konuda doğru söyledi. Duhok halkı entelektüeldir, ayrıca sizi tanıyor. Nasıl köylüleri canlı kalkan gibi kullandığınızı, size ekmek ve yatacak yer vermeyenin evini nasıl tehdit ettiğinizi, köyleri yaktığınızı biliyor. 1990’larda köylere girip çocukları öldürdüğünüzü unutmadı. Duhok halkı PKK’den ayrılmak isteyen gencecik kadrolarınızı nasıl yolun ortasında vurup cenazelerini attığınızı en iyi gören halktır.
Duhok halkı ve Güney Kürdistanlılar geçmişte “Murat Karayılan Kürtçe konuşuyor, Kürdewaridir, Kürdistanidir” diye düşünüyordu fakat artık takke düştü kel göründü. Artık Duhoklular, Behdinanlılar ve Kürtler Karayılan’ın popülist bir tiyatrocu olduğunu, ekrandaki Karayılan ile reel hayattaki Karayılan’ın aynı kişi olmadığını biliyor. Son konuşması ile bunu daha iyi gördü. Karayılan’ın konuşması Güney Halkının ciddi tepkisin çekti. Karayılan özellikle Peşmerge’ler için kullandığı ifadeler halkta tepkiye yol açtı.
Karayılan konuşmasında 5 Peşmerge’ye şehit dememek için uğraşarak yarım ağızla onlar şehittir, masumdur demek zorunda kalıyor. Ayrıca “onlar nereye gideceğini bilmiyor” diyor. Sanki kandırılıp götürülmüşler gibi. Şehit düşen insanlar gerillalar gibi 14-18 yaş arası insanlar değil. En genci 32 yaşında, yıllarca aynı alanda Peşmerge’lik yapmışlar. Üstelik özel kuvvetler elemanı. Yani sanki kandırılıp getirilmiş gibi bir ifade kullanması ciddi rahatsızlıklara yol açtı.
İlginç olan Karayılan konuşmada dolaylı yoldan Mesut Barzani’ye görüşme teklif etti. “Onunla görüşünce bazı şeyler söyleyecektim” diyerek aslında sana söyleyeceklerim var, görüşelim dedi. Ayrıca Türklere de bakın biz görüşüyoruz dedi. Karayılan Mesut Barzani’yi ne söylemek istiyor olabilir? Açıkçası Karayılan Mesut Barzani’ye çok şey borçlu biridir. Hayata kalması içi güvenli kamp ve köyleri bile onun özel izni kullanmıştır. Her sıkıştığında Mesut Barzani’den destek istemiş ve hiçbir zaman yardım isteyen eli boşta kalmamıştır. İran 2000’de PKK-YNK savaşında PKK’yi son mevzilere sıkıştırınca Karayılan’ın yardımına koşan KDP’dir. O meşhur Zap – Güneş operasyonunda TSK’nin Kandile kalmasını engelleyen yine Mesut Barzani’nin duruşudur. Tüm bunlara ihanet ederek, kendi basını her gün Mesut Barzani’yi ve Peşmerge mücadelesini karalayan Murat Karayılan bu kez Barzani’den hangi yüzle ne isteyecek?
Karayılan’ın üslup ve hitabette esas aldığı kişi öyle görünüyor kim Tayyip Erdoğan’dır. Bir zamanlar Tayyip Erdoğan’da herkesin nabzına göre şerbet verir, makul adam, dönüştürücü adam rolü oynardı. Kefenimiz elimizde geziyoruz derdi Tayyip Erdoğan. Şimdi aynı şeyleri Murat Karayılan söylüyor. Tayyip Erdoğan’ın tarzı nasıl Türkiye’ye daha fazla çürüme getirdi. Çünkü herkesi idare ederken Erdoğan kendisi kötülük dolu bir ajandayı da hayata geçirdi.
Karayılan da malımız mülkümüz yok diyerek duygu sömürüsü yapıyor. Ayrıca karayılan röportajda ekranda kendini övmek, önemli biri olduğunu göstermek için özel bir çaba harcadı ve bir ara bir yerde “ben çok safım” dedi. Bizim bildiğimiz Karayılan bir tilkidir, bakın aslan falan deniyorum. Bir tilkidir, bu tilki yine tilkilik yapmak istiyor ama bu kez maske düşmüş. Herkes Karayılan’ın Kürdewari, Kürdistani biri olmadığını öğrenmiştir.