Amediye’de yaşanan ve 5 Peşmerge’nin şehit düştüğü PKK saldırısının sonuçlarının ne olacağı hala tartışılıyor. Bu kez bıçak kemiğe dayandı mı, Kürdistan Bölgesel Yönetimi yine tahammül mü edecek, yoksa bu kez PKK’ye karşı “mütekabiliyet hakkını kullanacak mı” meselesi şu an Kürtlerin ana gündemi. Ama sonucu belirleyecek olan başlangıçtır. Sonucu belirleyen sebeplerdir. Bunun için ilk sorulması gereken soru şudur: Katil veya katiller kimler? Çünkü katili bilince sonuç zaten kendiliğinden ortaya çıkmaktadır. İkinci önemli soru ise “zanlı ne diyor” sorusudur.
Zanlı ne diyor?
PKK olayın yaşandığı ilk andan itibaren olayı küçülterek normal bir yanlış anlama ve lokal bir durum gibi göstermeye çalışıyor. Bunun içinde öncelikle şu ana değin konuya ilişkin üst düzey bir açıklama yapmadılar. İlk açıklamayı HPG Xabur Saha Komutanlığı yaptı. Böylelikle 5 Peşmerge’nin şehit düşmesinde ki sorumluluk PKK, HPG ve KCK’nin geneline ait olmayan yerel bir sorun gibi gösterilmek istendi. Daha sonra aynı biçimde HPG üst düzey bir açıklama yapmak yerine HPG komuta konseyi üyesi Haki Amed’in aslında olayı bir kaza gibi, basit bir durum gibi gösterdiği yüzeysel bir açıklaması ile yetindi.
Peki, olay gerçekten HPG’nin Metina yönetimi ile Peşmerge arasında yaşanan bir çatışma mıydı? Hayır olay ne lokal bir durum nede aniden yaşanmış bir çatışmadır. Tümden organize bir durum vardır ortada.
İlk olarak yaşanan olaydan başlayalım ve ilk soruyu soralım: “5 Peşmerge’nin şehit düşmesinin sorumlusu kim?”
Olayın sorumlusu kim?
Hemen ilk elden söyleyelim 5 Peşmerge’nin şehadetinden sorumlu olanlar PKK’nin belli başlı yöneticileri. Yani “Cemil Bayık, Mustafa Karasu, Bese Hozat, Duran Kalkan ve Murat Karayılan” bu beş Peşmerge’nin kanının dökülmesinden sorumludur. Yani PKK bu konuda zanlı değildir, direk suçludur.
Neden mi? Çünkü “Peşmerge ile savaş kardeş savaşı değildir” diyen kimse savaşı o başlatmıştır. Kim bu sözü söyledi. Sıralayalım:
Bese Hozat: 3 Ağustos 2020’de PKK’nin Avrupada yayın yapan TV’si Sterk’e çıkıp “PKK ve KDP savaşırsa bu Brakuji olmaz” diyerek savaş startını verdi.
Mustafa Karasu: 20 Ağustos 2020’de PKK’nin Medya Haber Televizyonuna çıkan Mustafa Karasu da “ Aslında KDP ile savaş brakuji sayılmaz” dedi.
Murat Karayılan: 26 Ağustos 2020 tarihinde yine PKK Televizoyunu Sterk TV’ye çıkarak Kürdistan Bölge Hükümetini tehdit ederek “Ben fedailere gidip Kürtleri öldürün talimatı vermek istemiyorum” demişti.
Cemil Bayık: PKK’nin İngilizce yayın yapan sitesi Medya News’e bir röportaj vererek ““Çok da uzak olmayan bir tarihte özellikle Başur’da KDP ile çok büyük bir savaşın gelişmesinin kaçınılmaz olduğunu öngörmek yanlış olmayacaktır.” demişti.
Duran Kalkan: Daha 14 Nisan 2015 tarihinde MedNuçe’deki bir programda tüm yukardaki açıklamaların nedeni izah eden bir konuşma yapmıştı. “Güney Kürdistan Erbil’den yönetilmez, buna izin veremeyiz” demişti.
PKK’nin yönetimi ve medyası Kürtler arası bir çatışmayı meşrulaştırmak için çalışıyor
Şimdi sadece ilk akla gelen bir iki açıklamayı bile üst üste koyunca çıkan manzara neyi gösteriyor. Adı geçen her PKK yöneticisi Kürdistan Bölgesel Hükümetine, Peşmergeye karşı bir savaşın startını vermiş. Elbette ki bu yöneticiler birbirinden bağımsız hareket etmiyor. PKK’nin son üç yıllık stratejisi Güney Kürdistan’a karşı savaşı meşrulaştırmaktır. Bunun için öncelikle medya-propaganda yolu ile Peşmerge’ye saldırı yaparsa Kürtlerden gelecek tepkiyi etkisiz kılmaya çalıştı. Daha sonra Kürtlere silah sıkmayı, Kürt öldürmeye adım adım alıştırmaya çalıştı kitlesini. Bunun için ilk olarak geçtiğimiz yıl Ekim ayında Serzerê Asayiş Müdürü Gazi Salih Alixan’ı vurdu. PKK bu olayı da ret etmişti. Daha sonra önce Çemanke’de Peşmerge güçlerine saldırdı, ardından Amediye’de roket atarla bir Peşmerge aracını hedefledi ve bir Peşmerge şehit düştü. Daha sonra ise Sidekan’da bir Peşmerge PKK mayını ile hayatını kaybetti. Yani 8 ay içinde 9 Peşmerge PKK eli ile şehit düştü, 17 Peşmerge ise yaralandı. Peşmerge tek bir gerillayı vurmadı. Ama buna rağmen PKK medyasına göre “Peşmerge PKK’ye saldırıyor”.
Tek bir gerilla peşmerge eli ile hayatını kaybetmiş değil
Şu ana değin hiçbir yerde tek bir PKK’li Peşmerge eli öldürülmedi. Eğer 9 gerillası vurulmuş olsa PKK “bize karşı katliam yapılıyor” diye kıyamet koparmış olacaktı. Oysaki şimdi PKK 9 Peşmerge şehit ediyor, 31 çocuğu yetim bırakıyor ve hala hiçbir şeyde rolü yokmuş gibi gösteriyor.
Oysaki katil ve katiller bellidir: “Peşmerge ile savaş birakujî değildir” diyen Bese Hozat ve Mustafa Karasu bu 31 çocuğun yetim kalmasının sorumlusudur. “Yakın bir dönemde KDP ile aramızda büyük bir savaş çıkması bekleniyor” diyen Cemil Bayık bu savaşın planlayıcısıdır. “Fedailere Kürtleri öldürmek için emir vermek istemiyorum” diyen Murat Karayılan tetikçilerine emir vermiştir. Tablo bu kadar nettir.
PKK Kürdistan Bölgesine karşı savaşmayı kendi varlığı için gerekli görmektedir. Eğer şimdi Kürdistan Bölgesi PKK’ye gel Hewler’de otur dese, PKK “neden ben başkan olmuyorum” diyerek yine savaş çıkaracaktır. PKK’nin 2019 Temmuz’unda Hokkobaz Restoranda yaptığı saldırıdan bu yana PKK bu ısrarını devam ettirmektedir. Hokkabaz Restoranda yaşananlar PKK-MİT arasındaki ilişki ağını örtmek dışında bir amaç taşıyordu. PKK Hewler’de silah kullanarak Kürdistan Bölge Yönetimini provoke ederek çatışmaların zemini kızıştırılmak isteniyordu. Buna rağmen üç yıldır bu savaş çıkmadıysa nedeni Mesut Barzani’nin “Kürtler arası savaşı haram kıldım” duruşundaki ısrarıydı. Barzani KDP içindeki “PKK’ye çizmeyi aşmış, Kürdistan Bölgesini yıkmak istiyor, mütekabiliyet hakkımızı kullanalım” diyen kesimi şu ana kadar frenledi.
Kürt halkı katilleri tanıyor
Yani ortada savaş isteyen, Peşmerge öldüren, saldıran bir PKK ve savaştan kaçınan ve sadece pasif meşru müdafaa durumunda olan Peşmerge’nin bağlı olduğu KDP ve Kürdistan Bölgesel Yönetimi gerçeği var. Bu iki kanadın somut pozisyonunu görmeden “bir araya gelinsin, sorunlar çözülsün” diyerek tarafları eşitlemek yaklaşımı tehlikeli bir yaklaşımdır. Çünkü taraflar eşit değildir. Bir tarafta 9 şehit, 17yaralı ve 31 yetim, 9 yıkılmış aile var. Öte yandan ise “Peşmerge ile savaş birakuj değildir” diyerek 8 Peşmerge”yi öldürten 5 PKK yöneticisi var. Ebetteki katiller ve mağdurlar bir değildir. Kürt halkı katilleri tanıyor.
