PKK’li Cemil Bayık’ın 28 Şubat günü Sterk TV’de bir röportajı yayınlandı. Röportaj kadın özgürlüğü, insanlık devimi, Abdullah Öcalan’ın İmralı’da ki hayatı vb. konularla süslenmiş olsa da konunun özü Cemil Bayık’ın Kürt düşmanlığı, Güney Kürdistan düşmanlığı ve KDP düşmanlığıydı. Aslında Cemil Bayık o uzun konuşmayı sadece KDP’ye ajan demek için yapmıştı.
Aslında Cemil Bayık o konuşmayı şahsının ve örgütünün Kürdistan’a karşı sömürgecilerle yaptığı işbirlikçiliği gizlemek için sağa sola saldırmak için yapmıştı.
Amerikalı tarihçi yazar Howard Zinn derki: “Tarihi bilmiyorsan dün doğmuşsun demektir. Dün doğmuşsan eğer her lider sana istediği her hikâyeyi anlata bilir!” Cemil Bayık ta röportajda tam olarak bir hikaye anlatmıştır oysa biz gerçeği ve tarihi biliyoruz.
Gerçeği ve tarihi bilinler ayağı kalkıp konuşmalılar. Çünkü Cemil Bayık’ın tarihi geçmişinde o denli cinayet, istihbarat örgütü, yoldaş katilliği vardır ki Cemil Bayık Kürdistan adını ağzına almaması gereken biridir. Cemil Bayık KDP gibi 100 yıldır mücadele eden, on binlerce şehidi olan bir örgüte ajan diyecek biri değildir. Normal koşullarda Cemil Bayık kadar kendi ulusuna karşı ihanet eden bir kişi ulusun mahkemesinde yargılanmalıdır. Cemil Bayık kadar uluslararası cinayetin sorumlusu birinin de uluslararası mahkemelerde yargılanması gerekir. Neden mi?
Kürt örgütleri içinde dört parçada ki sömürgeci devletlerin istihbarat örgütleri ile ilişki kuran, iç içe hareket eden ve ortak ajanda kuran yegâne örgüt PKK’dir. PKK, Türkiye’de MİT, Suriye’de Muxabarat, İran’da İtlaat; Irak’ta Saddam döneminden beri Emindevli güçleri, Rusya’da KGB, Romanya’da Securitate ve Yunanistan’da EYP ile iç içe ilişki geliştiren tek örgüt PKK’dir. Eskiden PKK’nin bu tür ilişkileri bilinmezdi, herkes PKK’yi gerilla, direniş, şarkı, türküden ibaret sanırdı. Oysaki buz dağının görünmeyen yüzünde PKK’de istihbarat örgütleri, infazlar, cezalandırmalar, eroin ticareti, vergilendirme, haraç alma çalışmaları vardır. PKK eskiden bu yüzünü iyi gizliyordu. Fakat eski koşullar kalmadı, bilgiler gizlenemiyor. Mesela PKK Kürdistanı kurmak için yola çıkan halkın çocuklarına Şengal’de Haşdi Şabi kıyafeti giydirdiğini gizleyemiyor. PKK’nin Kürt çocuklarını Kürt karşıtı Haşdi Şabi içinde paralı lejyonerler gibi kullandığını gizleyemiyor. Bir biçimde her şey deşifre oluyor. Fakat geçmişte gizledikleri ve kimsenin bilmediği şeyler vardır. Özellikle de Cemil Bayık’ın kişisel tarihi gizlenmiş bir tarihtir.
Mesela, Cemil Bayık Mazlum Doğan tutuklanırken kendisinin arabasının Türk devletinin kontrol noktasından nasıl geçtiği gizini korur. 1979 Mayıs’ında Elazığ’da onlarca insan tutuklanırken nasıl olupta devletin Cemil Bayık’ı bıraktığı bilinmez. Yine PKK’nin öncü kadroları olan Hayri Durmuş ve Ferhat Kurtay’ın kaldıkları evin Cemil Bayık’ın kardeşi tarafından ihbar edildiği bilinmez.
Cemil Bayık’ın diğer istihbarat örgütleri ile ilişkisi de pek açık edilmez. Oysaki Cemil Bayık 1980’lerin başından itibaren İran ve Suriye Muhabaratı ile kol koladır.
Bayık 1980 yılında Türkiye sınırından geçtikten sonra bir kere 1988 yılında bir yaz Botan’a gitmiş, 1992’de yine PKK KDP ve YNK’ye saldırınca yerini bırakarak bir kış birkaç aylığına Uludere-Cudi hattında ikame etmiştir. Onun dışında Cemil Bayık 41 yıldır Muhabarat-İtlaat koruması altında onların menzili dışına çıkmadan yaşamıştır. Cemil Bayık İran istihbaratının arabaları ile Tahran hava alanına gidip uçakla Şam’a gidip oradan da Suriye istihbaratı Muhabarat tarafından karşılanıp arabalarına binip evine gidecek kadar içli dışlıdır istihbarat örgütleri ile.
Cemil Bayık İran istihbaratının isteği ile Doğu Kürdistan devrimi için büyük rol oynaya bilecek olan ‘Sipan Rojhilat‘ kod adlı Şapur Badoşiva’yı 5 Ekim 2004 yılında Mahmur Kampı yakınlarında aracının içinde kaçırarak katlettiği biliniyor. Şapur Badoşiva’nın katledilmesi önemli bir olaydır. Badoşiva Rojhilat Kürdistan’ında ki halk devriminin İran ve PKK tarafından vesayet altına alınması için katledilen önemli bir kişidir. Cemil Bayık’ın 2000 yılında Türkiye istihbaratı ve PKK arasında kurye görevi yapan PKK özel kuvvetler sorumlusu Gulan Garzan’ın ( Filiz Yerlikaya) konuşmasından korktuğu için 7 Haziran 2002 tarihinde boğdurarak öldürttüğü biliniyor. Yani Bayık PKK kadrolarını bile sömürgeci istihbarat örgütleri ile ortak öldürme planları yapıyor. Cemil Bayık’ın 1984 yılında Lolan’da 1997 yılında Zap vadisinde örgütü düzeltiyorum diye infaz edip gömdüğü bu halkın çocuklarının kemiklerine ne olduğu bile bilinmiyor. Saymakla bitmeyecek kadar siyasi cinayetin azmettiricisi Cemil Bayık’ın kalkıp KDP’ye “ajanlıktan yapmayacağına dair söz ver” deme cesaretini bulması Kürt trajedisidir. Cemil Bayık’ın yeri siyaset kürsüsü değil mahkeme kürsüsüdür.
Bu denli karanlık bir geçmişi olan Cemil Bayık’ın 29 Ocak günü Sterk TV’de yaptığı konuşması bunun için önemlidir. Bayık o konuşma da sadece KDP mesaj vermemiştir. Bayık konuşmada esasen Irak ve İran devletlerine yaptıkları anlaşmaya bağlı olduklarını, kendi kamuoylarını buna hazırladıklarını da deklere etmiştir. Cemil Bayık İran ve Irak’a eğer siz Kürdistan Bölgesel Yönetimine saldırırsanız biz yanınızda olacağız hatta önünüzde savaşacağız demiştir. Bayık’ın konuşması boyunca Kürdistan Bölgesel Yönetimi ve yöneticilerinin ismini hiç kullanmadan Başur demesi, KDP demesi bile amacını ortaya koyuyor. Dünyada şu anda Kürdistan Bölgesel Yönetimine ismini söylemeyen iki güç vardır biri Türkiye ikinci ise PKK’dir. İkisi de Kürdistan Bölgesel Yönetiminin statüsünden rahatsızdır.
Şu anda PKK’nin birinci adamı Cemil Bayık’tır. Bayık üç sömürgeci ülke Irak , İran ve Türkiye’nin anti-Kürdistan anti-KBY karşıtı planına dahil olmuştur. Kürdistanı satıp partisine ve kendisine yer arıyor. Kürdistanı’n yıkılmasına ortak olup bir iki kırıntı bize de düşer diye plan yapıyor. Cemil Bayık işte bunu göze alabilecek ve bunun için anlaşmalar yapa bilecek kadar gözü kara biridir. Bayık’ın 45 yıllık siyaset hayatı bu gözü karalıklar, vicdansızlıklar, kapalı kapılar ardındaki anlaşmalar, istihbarat örgütleri ile dirsek temasları ile doludur. Bunun için Cemil Bayık Kürt halkı ve Kürdistan ulusal birliğinin ölçülerini koyacak biri değildir.
Fakat Cemil Bayık tehlikeli biridir. Bayık’ın pervasızlığı ve Kürdistan düşmanlığı halkımıza yeni koşulların doğduğu bu süreçte zarar verir.
Kürt ulusunun aydınları, Kürt milletinin gerçek öncüleri öne çıkıp Bayık’ın istihbarat ajandalarına göre yapılmış açıklamalarına dur diye bilmelidir.
