Cemil Bayık’ın ters yüz ettiği siyasi gerçekler

Cemil Bayık’ın ters yüz ettiği siyasi gerçekler Hulisi Akar Hakan Fidan, Erdoğan TSK, Irak ordusu, Mahmur, Dubiz Dibega, Kerkük

1. Bölüm: Şii cephesinde ki ortaklık: İran-Irak-Haşdi Şabi ve Haşdi-PKK

PKK yöneticisi Cemil Bayık Sterk TV’de bir programa katılarak açıklamalarda bulundu. Cemil Bayık’ın konuşması bir anlamda PKK’nin 2021 yılı planlamasını da ortaya koyuyordu. Ayrıca açıklama PKK’nin kimlerle, nerde, ne yapmak istediğini de anlamak açısından da önemliydi. Birçok gerçek bilinçli ve planlı biçimde çarpıtılmıştı. Gerçekler baş aşağı edilmişti. Bu gerçekleri tekrar ayakları üzerine koyarsak hakikati daha fazla anlaşılır kılabiliriz.

Bayık PKK’ın bahar planlamasını açıkladı

Bayık’ın açıklamalarında PKK’nin bahar ayında Güney Kürdistan’a dönük saldırılarını yoğunlaştıracağı, Peşmerge’ye karşı savaş ilan edeceği görülüyor. Cemil Bayık’ın Peşmerge’yi tanıyoruz, Güney Kürdistan’ın statüsünü tanıyoruz demesi sadece bu planın üstünü örtmek amaçlı söylenmiştir. Hiç kimse barışmak istediği, birlik istediği tarafa ajanlıktan vazgeç demez. Hendek faciasından sonra kitlesini nerdeyse hiçbir yerde harekete geçiremeyen ve geçirmeyen PKK kalan bir avuç kitleyi de sokağa döküp eylem yaptırıyor. Van’da başlayan ve dün Batman’da yapılan bu yürüyüşlere “Ulusal Birlik Yürüyüşleri” adını verdi. 5 yıldır kitlesini harekete geçirip “bimre dagirkeri” dedirtmeyen PKK kitlesini birden bire sokağa çıkarıp “bimre xiyanet” sloganı attırıyor. PKK’nin bu yürüyüşleri yaptırmasının nedeni Güney Kürdistan hükümeti ve peşmergeye karşı aldığı savaş kararını halka mal etmek meselesidir.

PKK 24 Ağustos günü yayınladığı KCK bildirisi ile Kürdistan Bölgesel Yönetimine savaş ilanı yapmıştı. O tarihten sonra 8 Kasım günü Serzere Asayiş müdürünü vurarak savaşı başlattı. Daha sonra 5 Kasım Çemanke, 16 Aralık Amediye olmak üzere toplam 3 Kürdistan peşmergesini katletti. Güney Kürdistan petrol boru hattını patlatarak 110 Milyon dolar maddi zarar verdi. Aralık ayında ise Süleymaniye ve çevresinde silahlı eğitim verdiği kuzeyli Gençler öncülüğünde KDP binalarına saldırılar yaptırdı. Görüldüğü gibi şehit düşenler peşmerge ama bize saldırıyorlar diye feryat figan eden PKK’dir.

Cemil Bayık’ın PKK’yi bitirmek için plan yapıldı, Türkiye bu plana öncülük ediyor diyor. Doğru, Türkiye’nin ve sömürgecilerin “bir Kürt kazanımını” tasfiye etmek için bir planı var. Ama hangisini?

Türkiye hangi Kürt kazanımını tasfiye etmek istiyor

Cemil Bayık’ın konuşmasında Hulisi Akar’ın Bağdat ve Erbil ziyaretleri etrafında bir algı yaratmaya çalıştığı gözleniyor. Bu algıya göre “KDP ve Türkiye ortaklaşmış PKK’ye saldıracaklar ve Irak’ı da bu ittifaka katmak istiyorlar. Irak çok güçsüz ama Türkiye’ye karşı direniyor.” Oysaki gerçek Cemil Bayık’ın söylediğinin tam tersi durumdadır.

Şu anda Kürdistan’da sadece Türkiye’nin değil tüm sömürgeci güçlerin bitirmek için aralarında mutabık oldukları şey, Güney Kürdistan’ın statüsünün bitirilmesidir. Bunun içinde yapılan büyük bir plan var. Bu planın merkezi ise Irak’tır. Irak Cemil Bayık’ın söylediği gibi güçsüz, Türkiye’den korkan bir durumda falan da değildir. Tam tersine Irak’ın arkasında İran vardır. ABD’yi bile Bağdat’tan çıkmaya mecbur bırakacak kadar güçlüdürler. Türkiye ile Irak ilişkisi de Türkiye’nin tek taraflı dayatmasına dayanmamaktadır. Türkiye Irak ilişkisi bir Anti-Kürdistan Bölgesel Yönetimi ilişkisidir. PKK kendine bu ilişki içinde yer edinmiştir. PKK Haşdi Şabi’leşerek bu planda yer edinmiştir. Yani Irak-İran ve Türkiye’nin Anti-Kürt Anti-KBY yönetimi ittifakında ki Kürt ayağı PKK’dir, işbirlikçi Kürt PKK’dir.

PKK Irak’ın elindeki sopa

Konuyu biraz daha incelersek Irak ve Türkiye KBY’ye karşı anlaşmışlardır. Bu anlaşmanın pratik iki boyu vardır. Birincisi; Ovaköy sınır kapısının açılması, ikincisi; Güney Kürdistan petrollerinin Irak denetimine alınması konusudur. Üçüncüsü: Kürdistan Bölgesel Yönetiminin kuşatılması. Üçü de bir arada yapılmaktadır.

Irak hükümeti Kürdistan Bölgesi üzerinde ciddi bir baskı uygulamaktadır. Bunu yaparken de en büyük desteği PKK’den almıştır. PKK Irak ordusu ile beraber Kürdistan Bölgesel Yönetimini kuşatmaktadır. Irak hükümetinin maaşları ödeme konusunda bu kadar rahat olmasının nedeni PKK’dir. Irak ve PKK’yi bir araya getiren güç ise İran’dır.

Cemil Bayık’ın Irak’ı bu kadar zavallı göstermeye çalışmasının nedeni yaptıkları ortaklıkların üstünü örtmektir. Yoksa PKK Ova köy ve Kürdistan petrolleri içinde bir ajandaya sahiptir.  Sömürgecilerin bu iki planı içinde daha fazla gücünü Haşdi Şabileştirecektir.

Şengal’de bunu yaptı. Şimdi sıra Maxmur’dadır.  İki gün önce Maxmur Kasabasına bağlı Dibege bölgesinde Irak ordu güçleri ile Peşmergeler arasında petrol kuyularını ele geçirmek için bir sorun yaşandı.

Haşdi Şabi ile ortaklaşan PKK Güney de artık Haşdi-PKK’dir

PKK’nin sitesi ANF olayı şu manşetle verdi: KDP, Irak hükümetine petrol savaşı açmak için silahlı güçlerini konumlandırdı. PKK sitesi Irak güçlerine Irak ordusu derken peşmerge dememek için “KDP’ye bağlı güçler” diyor. Ayrıca Irak ordusunun petrol kuyularını işgal girişimini “petrol kuyularının kontrol etmek isteyen Irak ordusu” diye tanımlıyor. Yani kısaca PKK Kürdistan petrollerinin Irak tarafından işgale edilmesini istiyor. Özellikle de Maxmur bölgesinde ciddi bir sorun çıkmasını istiyor. Çünkü PKK uzun bir zamandır Maxmur kampında konumlandırdığı güçleri Haşdi Şabi statüsüne geçirmesi için olağan üstü bir duruma ihtiyaç var.  Şengal’den sonra PKK Maxmur’da da Haşdi Şabileşecek.

Aralık ayında Kerkük’e bağlı ve Maxmur’a 40 uzaklıkta bulunan Dubiz’de Haşdi Şabi güçleri kurulduğu haberleri geçmişti. Dibega ve Dubiz çok yakın araziler ve petrol kuyularına hakimiyet için önemli yerler. Yerel güçler PKK’nin Maxmur Kampı çevresinde üslenen 300 kişilik bir askeri gücü olduğunu doğruluyor. Ayrıca kampta öz savunma gücü adıyla da yüz kişilik bir güç örgütlenmiş. PKK şimdi bu güçleri de resmi olarak Haşdi Şabi bünyesine almak istiyor. Ayrıca genel olarak bölgede yerel güçlerden eğittiği bir gurup genci de katarak Kürdistan Bölgesini birde Güneyden kuşatmıştır.

Görüldüğü gibi Cemil Bayık’ın Irak ve Güney Kürdistan eksenli yaptığı değerlendirmelerin  hepsi ters yüz edilmiştir. Ayrıca bu ters yüz edilmenin birde Kuzey ve Rojava ayağı vardır, Türkiye’nin açmak istediği Ovaköy kapısı ise çok daha çetrefilli bir konudur.

Yarın: Kuzey Kürdistan’da ki savaş ne durumda, Ovaköy sınır kapısına izin verenler kimler? 

Diğer Haberler