PKK medyasından yeni bir hamlenin startı

PKK medyasından yeni bir hamlenin startı

PKK medyası Rojava Kürdistan’ına yapılan saldırlar sonrası bir sessizlik yaşadı. Bu sessizliğin iki nedeni vardı. Öncelikle Kürdistan Bölgesinin Rojava işgaline karşı sessiz kalmaması ve direk Mazlum Abdi gibi birinci dereceden isimlerin çıkıp isim vererek “ Başkan Mesut Barzani’ye teşekkür ediyoruz” gibi bazı söylemler nedeni ile politik dengeler nedeni Güney Kürdistan karşıtı politikalarını tümden durdurmasalar da biraz geriye çekildiler.

Fakat son birkaç gündür tekrardan Güney Hükümetine karşı düşmanca bir saldırı içindeler. Özellikle Libya’da yakalanan Şakir Ferman Boncuk adlı kişinin Libya’da yakalanması ve daha önce Roj Peşmergesi olduğunu söylemesinden sonra PKK basını her zamanki gibi bir kaşık suda fırtına kopardı. Roj peşmergeleri hakkındı yıllardır yaptıkları ve ispatlanamayan karalamaları tekrarlamaya başladı. Türk çeteleri vb. sözler havada uçuştu.

Üstelik bu çok bilinçli yapıldı haberler verilirken Kürdistan bölgesi bayrağı iyi bir görsel algı yaratmak için o haberlerde foto olarak kullanıldı. Böylelikle okuyucunun beyninde Kürdistan Bölgesi = Türkiye çetesi gibi algı yaratılmak isteniyor. Dikkat ederseniz PKK basınında hiçbir zaman Kürdistan Bölgesinin başarısı ile ilgili bir haber yapılmaz. Mesela tüm dünya Kürdistan bölgesinin coronavirüs tedbirindeki başarısını kutlar, PKK medyası bunu hiç görmez.  Eğer olumlu bir haber verilecekse de hiçbir zaman Kürdistan bayrağı kullanılmaz.

Mesela Libya’da yakalanan kişinin Roj peşmergesi olduğuna dair ANF bir günde üç haber yaptı. Fakat bir gün önce YPG Genel Komutanı Mazlum Abdi Coronavirüsle mücadele çerçevesinde kendilerine yardım yapan Neçirvan Barzani’ye teşekkür etti. ANF Kürtler arası birlik için önemli bir adım olan bu haberi görmedi. Hatta Anadolu Ajansı bile bu haberi gördü. “IKDP’den terör örgütü YPG-PKK’ye koronavirüs içi tıbbi yardım” başlığı ile bir haber yazdı.“Barış Pınarı harekâtından sonra ilişkileri daha da gelişti” diye yorum bile yaptı. PKK basını bunu bile görmedi.

PKK basınının birden bire Kürdistan hükümetine karşı saldırgan tutum belirlemesi elbette ki hayra alamet bir durum değil. İster istemez insanın aklına pek çok şey geliyor. Çünkü bu gün ilginç bir olay daha yaşandı, YNK ve KDP’nin Hewlere bağlı Werte bölgesinde bir sorun yaşandığına dair bir haber düştü ANF sayfalarına. Güney Kürdistan’da yayın yapan hiçbir basın bu haberi vermezken ANF hem haberi verdi hem de KCK diplomasi sözcüsünün açıklamasını verdi.

Aslında Werte’de yaşanan sorun Mart ayında yaşanan bir sorundu. Kontrol noktasından arabasının aranmasına izin vermeyen bazı YNK mensupları ile yol kontrolü yapan ekip arasında sorun yaşanmıştı.  KDP ve YNK daha sonra bazı toplantılar yaparak alanın güvenliğinin nasıl sağlanacağı konusunda anlaştılar. Buna göre Zine ve Werte alanlarında Kürdistan peşmerge bakanlığına bağlı bağımsız güç olan 7. Tugaydan bir güç yerleşecek ve askeri bir karargah kurulacak. Bölgeye iş makinaları giderek çalışmalara başladığı da biliniyor.
Fakat PKK Medyası 31 Mart tarihli haberinde YNK ve KDP’nin alanda ortak güç bulundurmasını da “Türk devletinin bir planı olarak” yorumladığı haberler servis etti. Aslında Zine ve Werte alanları PKK kontrolünde değil ve PKK’nin kontrol ettiği yerlerden de uzak. Buna rağmen PKK basını dün yani 14 Nisan tarihinde yaptığı yeni bir haberle tekrar Werte meselesini gündeme taşıdı. KCK Dış ilişkiler Komitesinin açıklama yaptığını YNK ile KDP arasında bir silahlı çatışma yaşana bileceğini, herkesin alandan çekilmesini istediğini belirtti. Halkla toplantı yaptık dedi. Ve ilginç bir biçimde sanatçılar dahil halka çağrı yaptı.

Bu tipik PKK medyası haberleri elbette ki kendiliğinden olan bir şey değil. PKK medyası yönetim tarafından belirlenmiş bir siyasi ajandaya göre hareket ederler.  Demek ki PKK 2020 bahar-yaz planlamasında yine KDP adı altında bölge hükümetine karşı bir hamle yapacak. 2019 yılında da her şey böyle başlamıştı. Mart ayında Kürdistan bölge hükümeti Medya Savunma alanları hakkında istihbarat veriyor, Türkiye ajanları var dendi, halka eylem çağrısı yaptı ve hepsini sonu Hokkobaz restoranda 3 kişinin öldürülmesi olayı ile bitti.
Bu kez görünen o ki PKK ve ittifakta olduğu YNK içindeki bir kanat bu kez Kürdistan Bölge hükümetini kırsalda zorlamaya ve yeni bir kaos yaratmaya çalışacak.

PKK basınının Werte meselesinin bu denli kullanılması da bunun işareti.  Yoksa Werte PKK ile ilgili bir alan değildir. PKK anlaşılan alan büyütmeye karar vermiştir. Kandil vb yerlerde tutunamamaktadır. Türk ordusu Xaxurke ve Xınere alanlarını almıştır. Kandilin artık Behdinan bölgesi ile coğrafik ilişki kura bileceği bir alan yoktur. Bunun için alanını büyütmeye çalışmaktadır. Karox dağı üzerinden Kandil – Behdinan arasında bir köprü kurmaya çalışmaktadır. Esasen Çoman bölgesine hakim olmak istemekte kendi karargahını buralara taşımak istemektedir. Çoman bölgesinin önemi ve son 30 yıllık konumu bu yazının konusu değil, çünkü geçmişte de YNK ve PKK’nin Çoman üzerine planları oldu.  Bir gün belki birileri buna da yazar. Fakat güncel olarak YNK içindeki temasta olduğu kanat ile Çoman hattı için anlaşmıştır.  Bunun içinde Kürdistan Bölge Hükümetine karşı propaganda ve halk baskısı ile şantaj yapmak istemektedir.  Geçen yıl Kürdistan bölge yönetimi parlamenterlerinin yaptığı yürüyüş ve gösteriyi kendilerine mal edip olamayan bir Şeladize Serhildanı yaratmışlardı. Bu yıl KCK Dış İlişkiler komitesinin yine aydınlara ve halka harekete geçin çağrısı yapması büyük ihtimal böyle bir amaçladır. Yakında PKK taraftarı ve kadrosu birkaç kişinin öncülüğünde “ Serhildana Werte” diye bir süreç başlaya bilir.

Evet, PKK medyasının son iki günkü propaganda biçimi Kürdistan Hükümetine karşı düşmanca dil kullanması, Hükümeti baskı altında tutma çabaları şunu gösteriyor: Ve anlaşılan o dur ki PKK bir silahlı çatışmayı bile göze almıştır.

Kürdistan halkı bu duruma karşı duyarlı olmalıdır. PKK medyası her zaman için adı açıklanamayan kaynaklardan haber servis edecek,  yönetiminin çıkarlarına göre haber üretecek. Kürdistaniler uyanık olmalı. Her şeyden önce PKK basını söylediklerini sorgulayan, inanmayan, kendisine cevap veren bir halk kesimi olduğunu görmeli. Kürtler uyanıyor, sorguluyor, partizanca propagandalara inanmıyor bunu bilmeli ki bu haddi aşan hareketlerini durdursun.

Diğer Haberler