Senanik Öner meselesi bireysel bir sapıklık değil,  PKK ideolojisinin bir sonucudur 

Senanik Öner meselesi bireysel bir sapıklık değil,  PKK ideolojisinin bir sonucudur 

Dün itibarı ile sosyal medyada Selanik Öner adlı bir Kürt hem Kürt hem de Türk medya kullanıcılarının gündemi oldu. İddiaya göre Selanik Öner İsveç’te bir at çiftliğine girmiş ve ata tecavüz ederken polis tarafından basılmıştı.  Elbette ki bu da önemli bir konu ama daha önemli olan şey Selanik Öner’in siyasi kimliğiydi. Selanik Öner İsveç’te oturum olmuş ve hala aktif çalışan bir PKK kadrosu ve yöneticisi.

İsveç medyasında geçen habere göre Helsingborg kendi yakınlarındaki bir ahırda ilk olarak 24 Şubat tarihinde bir ata cinsel saldırıda bulunduğu, kameralardan durumun fark edilmesi üzerine kaçtığı ve aynı amaçla iki kez daha geldiği en son olarak da 28 Şubat günü yakalandığı belirtiliyor.  Öner yakalanınca polise bıçak çekiyor ve direniyor. Sonuç olarak yakalanıyor ve şu anda hakkında 30 yıl hapis istemi ile dava açıldı.

PKK’nin yaygın organları ANF, Mezopotamya Ajansı, Özgür Gündem vb tüm yayınlar Senanik Öner’in fotoğraflarını ve haberleri dün jet hızı ile sildiler.

Senanik Öner kimdir?

Selanik Öner 1970’lerden itibaren PKK ile ilişkilenmiş ve ceza evi yatmış bir isim. Öner 20 yıl cezaevinde yattıktan sonra 2004 yılında cezaevinden çıkıyor ve daha sonra Türkiye’de önemli mevkilerde yer alıyor. Türkiye PKK koordinasyonunda yer alıyor. Öner resmi olarak da kapatılan DTP’nin yerel yönetimler komitesinde yer alıyor buradaki görevi de belediyelerdeki ihalelerden vergi almak ve bu konuda direk Kandil PKK yönetimi ile çalışıyor.

Öner Kızıltepe’de Belediye Başkan yardımcısı olarak görevlendiriliyor ve seçimde seçiliyor ve 2009 yılandaki KCK operasyonunda tutuklanıyor. Öner 2013  yılında cezaevinden çıkıyor. Ve önce Kandil ve Rojava’ya gidip eğitim görüyor oradan da tekrar tutuklanma ihtimaline karşı Avrupa’ya gönderiliyor.
Avrupa’da İsveç’te PKK’nin kurumlarında yöneticilik ve İsveç PKK Komitesi üyesi olarak görev alıyor.

Senanik mi suçlu PKK’mi?
72 yaşındaki Senanik Öner çok eski bir isim ve uzun yıllar cezaevinde kalmış biri. Daha 1970’lerde evlenmiş çocukları ve torunları var. 72 yıllık yaşamının 40 yılını PKK ile geçirmiş ve 2004 yılından sonra da PKK kadrosu kabul edilmiş. Bunun için tekrardan ailesi ile yaşaması engellenmiş. Selanik Öner’de tüm PKK kadroları gibi ailesini ret etmek zorunda bırakılmış.

Konuya ilişkin baş vurduğumuz PKK’ya yakın kaynaklar Selanik Öner’in 2004 yılında Türkiye’de PKK komitesi olduktan sonra cezaevinden çıkıp “aile kurmak, evlenmek” isteyen onlarca kadroyu hain ilan eden komitenin başını çektiğini belirtiyorlar.  Yani PKK’nin “aile düşmanlığının” bir parçası olmuş.

Senanik Öner’i böylesi kötü sona götüren mesele aslında böyle başlıyor. PKK’nin insan mühendisliği.

PKK’nin kurguladığı toplum insanları sapıklaştırıyor

Senanik Öner meselesinin Türk faşistleri tarafından Kürtlere karşı kullanılma biçimdi gerçekten de çok üzücü. Fakat Türk faşistler kullanıyor diye susmak da mümkün değil. Çünkü gerçekten Senanik Öner şahsında PKK’nin toplumu mahkum ettiği yaşam ve kadrolarının durumu tahlil edile bilir.

PKK içinde kadın erkek ilişkileri başta olmak üzere pek çok konuda ciddi bir yozlaşma var. Dağda, şehirde PKK’li isimler eşcinsellik, hayvanlara yönelme, tecavüz gibi birçok olaya bulaşıyor. PKK bu olayların kamuoyuna sızmasını engelliyor. Eğer olaya bulaşan kişiler üst düzey yönetici, ailesi önemli veya başka biçimde PKK için önemliyse PKK içinde de sorun yapılmıyor ve olayın üstü kapatılıyor. Birkaç tane fukara yargılanıyor ve mahkum ediliyor.

Eğer olaya medyaya yansırsa da deniyor ki “bu partinin değil kişilerin eksikliği”.  Ölünce senin şehidin, savaşınca senin gerillan ama bir yozluk yaşayınca yok bu kişinin benimle ilgisi yok diyorsun. Kaldı ki Öner hikayesi çıktığı gibi PKK medyası öner ile ilgili tüm haberleri sitelerinden kaldırdı. Oysa ki bakın Selanik öner 72 yaşında 44 yılını PKK ile geçirmiş. Cezaevinde yatmış, işkence görmüş, tutuklanmış ama sonuçta kalkıp bu kadar onursuz bir sonu kendine layık görmüş. Senanik Öner’in hikayesi PKK’nin kurguladığı yaşamın insanları nasıl sapıklaştırdığının en kısa özetidir. İnsanın doğasında olanı doğal yollarla yaşamasına izin verilmeyince bu defa doğal olmayan bir yola sapıyor insanlar.

Karısız, kocasız, ailesiz, devletsiz bir dünya

Abdullah Öcalan kendi nikahlı eşi Kesire Yıldırım’ı yanından kovuduğu 1986 yılından sonra PKK içinde kadın ve aile adı ile onlarca çözümleme yaptı. Kadın erkek ilişkilerini düşkünlük ailesi ise ajan kurum olarak tanımladı. Hatta o kadar ileri gitti ki aile kurumu için “genelevin özel hali” dedi.  Kendisi hiçbir zaman kadınsız kalmadı ama herkese kadını yasakladı. Kendisini kadınları özgürleştiren eşsiz erkek ilan ederek kendine Şam’da bir harem kurdu. Sonra da PKK içindeki kadrolar bu çerçevede yeniden şekillendirilmeye başlandı. O tarihten bu yana da PKK değişik değiş ideolojik kalıplar ve söylemlerle aile ve kadın-erkek ilişkilerini tahrip etmeye başladı. Örneğin PKK yöneticisi Mustafa Karasu 2017 yılında Bir daha vurgulayalım, artık, ‘karısız’, ‘kocasız’ bir dünyayı düşünmenin zamanıdır. Devletsiz yönetim, ‘karısız’, ‘kocasız’ özgür eş yaşam gerçekleştirilebilir” dedi. Bu söylemler işte bireysel-toplumsal yozlaşmamın ana formülüdür. Halka devlet yok, kadına erkek, erkeğe kadın yok. Bir çeşit anarşist ne olduğu belli olmayan düzen dayatması diyelim.

Bu söylemlerini de hem PKK kadrolarına hem de diğer Kürt hareketlerine karşı bir silah olarak kullandılar. PKK’ye göre kendisi dışındaki tüm hareketler kadın konusunda düşkündür, basittir, yozdur, ahlaksızdır. Örneğin Rojhılat partilerinin liderlerinin evli olmasını, düşkünlük olarak değerlendirir ve onlar karşı silah olarak kullanırlar. Birini küçültmek için PKK’nin kullandığı ilk söz “o kadın- erkek düşkünüdür, ajandır” olur.
Tabi bu sadece dış partilere karşı değildir. İçinde de bir kadroyu vurmak isteyince ilk yapılan şey onun kadın veya erkeğe düşkün olduğunu söylemektir. Cinsellik birbirini düşürmenin ve örgüt içinde rekabet etmenin silahıdır.

Üstte parlak, ideolojik sözler özgürlük sloganları gırla ilerler altta ise yozlaşma vardır.  Örneğin dağda başka türlüsüne yol bulunmadığı için eşcinselik gittikçe yaygınlaşmaktadır. Bazı ayrılan PKK kadroları “eşcinsel ilişkilerin yaygınlaşmasından dolayı artık kimse yan yana yatmıyor, yasaklandı” diyerek durumu özetler.

Avrupa’da PKK’nin bazı yaralıları var iki eli yok, iki gözü yok veya başka biçimde yaralı ve kendi hayatını tek başına idame edemiyor. Evlenmek istiyor bu insanlar PKK bunu da kabul etmiyor ve “talepleri yozlaşma, düşkünlük ve devrime ihanet” olarak adlandırıyor.  Rojava’da böyle onlarca insan var. Adamın gözü yok tek başına tuvalete gidemiyor, tek başına bir eve mahkum olmuş kendine bir hayat arkadaşı arıyor PKK kalkıp bu kişiyi hain ilan ediyor. Bu kişi sana hizmet edeceği kadar etmiş, elini, gözünü vermiş bırak artık yakasını. Ama bırakmıyor. Çünkü eğer bırakırsa insanlara hükmedemeyecek.  Ama yine Avrupa’da ki koordinasyonu  Marsilya’da ve Belçika’nın bazı şehirlerinde lüks villa ve restoranlarında sevgilileri ile yaşıyor.  Dağda da en üst düzey yönetim yanındaki güvenliği, basıncısı şusu busu ile yine cinsellik yaşıyor. Ama gizli saklı.  Fakat işine gelince yaşayan kadrosunu ölüme bile gönderiyor.

Gerçekte PKK’nin cinsellik, kadın erkek ilişkileri üzerine kurduğu ambargo insanları kendine esir almak içindir. Toplumda da istediği biçimde at oynatmak içindir. PKK Kürdistan’da aile vb tüm kurumlara karşı savaş açarak insanları tüm toplumsal değerlerden uzaklaştırmıştır. PKK çevresinin kalkıp “Öcalan’ı tanrı-peygamber” ilan edecek kadar kör olması da bu toplumsal dejenerasyon ile ilgilidir. PKK’nin kadın-erkek-toplum-aile bakışını ne kadar allayıp pullasalar da görüyoruz ki sonuçta bir yozluğa, sapıklığa gidiyor.

Selanik Öner meselesi sadece bir kişinin meselesi değildir. Selanik’in yaşadığı şey PKK’nin yozlaştırıcı, sapıklaştırıcı, insanları yoldan çıkaran ideolojisinin bir alametidir.

 

Diğer Haberler