Görüntüye göre Hakan Fidan’ın Erbil’e gelişi PKK’lileri çıldırttı. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın Bağdat ve Erbil’de yaptığı ziyarete PKK’liler büyük bir tepki gösterdi. PKK’ye göre Hakan Fidan’ın Erbil ziyaretini “büyük ihanetmiş”.
PKK, gibi her gördüğü deliğe acaba bana bir şey çıkar mı diye atlayan bir hareketin Hakan Fidan’ın Erbil ziyareti eleştirilerinde samimi olmadığını söylemeye gerek yok. PKK sadece Kuzey Kürtlerinin geçen on- yirmi yıllık siyasi sürece olan tepkisini başka yöne çevirmek için büyük bir medya kampanyası başlattı. Tabi ki her şeyin suçlusu KDP gibi göstermeye çalıştı.
Neymiş Hakan Fidan zamanında çok Kürt öldürülmüş, Hakan Fidan zamanında Rojava’ya operasyonlar yapılmış. KDP ne yapsın, elinizi mi tutmuştu, durdursaydınız Hakan Fidan’ı ve Türk devletini. Madem yenemeyeceksiniz o zaman ne diye milletin çoluk çocuğunu, hendek-mendek, tünel- münel savaşları diye Türk Ordusunun ve devletinin önüne atıyorsunuz.
Kürdistan Bölgesi egemen bir güçtür. KDP ise Ortadoğu’nun en etkili Kürt hareketidir. Herkesle görüşür, anlaşma da yapar. Üstelik kaldı ki bunların hepsi aleni anlaşmalardır. Kameraların önünde yapılıyor.
PKK medyası Hakan Fidan’la selamlaşan Kürdistan Bölgesi yöneticilerinin fotoğraflarını zoomlayarak “gülümsediler” diyerek ihanetin işareti olarak verdi. Oysa biz zaten bunu canlı izledik. Biz asıl Nuriye Kesbir Hakan Fidan’a nasıl sarılmış, selamlaşmış onun fotoğrafını bekliyoruz. PKK bize bunu anlatacağına Oslo’da Hakan Fidan’la hangi marka baklava yediğini anlatsın.
Bre utanmazlar, bre utanmaz PKK’liler Ortadoğu’da gizli gizli görüşmediğiniz hangi istihbarat, hangi mafya kalmış, hangi uyuşturucu karteli kalmış siz asıl bize bunu anlatın.
Bre utanmaz KNK, aslı sen ulusal çizgiye dön
Daha PKK’nin büyük başları konuya ilişkin açıklama yapmadı. Ama sağ ve sollarındaki emir kulları büyük bir saldırı başlattı. Bu işaret ile saldıranlardan biri de KNK oldu. KNK hiç utanmadan kalkıp bir bildiri yayınladı ve “KDP’ye ulusal çizgiye dönme” çağrısı yaptı. KNK bildisinde uzun uzun Türkiye’nin emellerini anlattı. Hakan Fidan’ın Kürtleri öldürdüğünü anlattı.
Utanmadı üstüne bir de Türkiye’nin “Kürdistan Bağmısızlık Referandumuna karşı olduğunu” söyledi. Halbu ki Kürdistan Bağımsızlık referandumuna PKK en az Türkiye kadar karşı çıktı. Cemil Bayık hiç utanmadan “Arap milliyetçileri ile Kürt milliyetçileri arasında taraf olamayız” dedi. Yine PKK’nin Güney örgütleri Tevgera Azadi, RJAK ve ne ızırzıvır vardıysa hepsi beraber “devlet olmak gericiliktir” dedi.
KNK’nin kendisi Referanduma karşı çıktı. Irak ordusu Kerkük’ü işgal ederken KNK’nin o zaman ki eş başkanı Nilüfer Koç “KDP kaybediyor” diyerek büyük bir mutlulukla Brüksel’de Çin yemeği yiyordu.
Bre utanmazlar asıl Kürtler adına yol çıkıp sonra yolun anlamını unutan, halkın sırtında ura dönen KNK’nin kendisi ulusal çizgiye dönmelidir.
Fuat Hüseyin Kürt asıllı değildir, Kürttür; Kürt asıllı olan Öcalan’dır
PKK Medyası utanmadı Hakan Fidan ve Fuat Hüseyin’in resmini bir araya getirip “‘Kürt asıllı’ iki diplomatın kendi halkının kanı üzerine görüşmesi” diyerek bir manşet attı.
Hakan Fidan Kürt asıllıdır. Ama Fuat Hüseyin Kürt oğlu Kürttür. Anası babası belli, 1960 yılından bu yana yani 60 yıldır KDP’lidir. Kürtler için mücadele etmiştir. Kürtlerin oyları ile seçilmiş ve oraya Kürtlerin oyları gidip bakan olmuştur. Fuat Hüseyin’in üyesi ve yöneticisi olduğu hareket Kürtlere kocaman bir “Kürdistan Federe Bölgesi” vermiştir. Siz ne vermişsiniz?
Kürt asıllı olan 15 Şubat 1999 yılında Kenya’da uçağa binip Türk askerlerini görünce “benim annem Türk” diyen Abdullah Öcalan’dır.
PKK’nin tüm bu duygusal ve ilkesel gibi görünen saldırılarının altında yatan tek neden şudur: Kürdistan Bölgesinin eli genişlemesin, petrol satamasın, Haşdi Şabi karşısında güçsüz olsun.
Yoksa PKK’nin hiçbir Hakan Fidan düşmanlığı yoktur. Eğer Hakan Fidan Oslo heyetini Erbil’e davet etse Mustafa Karasu 40 takla atarak, Nuriye Kesbir ise 80 takla atarak giderdi.
PKK hangi istihbaratçının çağrısına takla atmadan gitmiş ki?
