Rojava’daki PYD yönetimi gazetecilere ve medya organlarına dönük yeni kararlar çıkardı. Gazetecilik çalışmalarını daraltan, denetime alan ve özgür düşünceye engel olan yasalar, medyadaki özgürlüğe büyük bir darbe olarak görülüyor. PYD’nin gazetecilik kararları akıllara Kuzey Kore kararlarını getirdi.
Rojava’daki PYD yönetimi tarafından “bilgilendirme” adı ile paylaşılan kararlarda gazetecilere özgür haber yapma hakkı tanınmıyor. PYD’nin aldığı kararlara göre artık gazetecilik yapmak isteyen herkes PYD’nin yönettiği Gazetecilik bürosundan çalışma izni alacak. Bu gazetecilerin hazırladığı raporlar önce bu dairenin bilgisine sunulacak ve onay alınacak.
Açıklamada bu kararlara uymayanların yargılanarak cezalandırılacağı belirtiliyor.
PYD’nin tek bir bildiri ile medyayı tümden tekeline alan tutumu bir dönemdir devam eden siyasetin belge ile ifade edilmesidir.
Rojava yönetimi 2012 yılından bu yana tüm muhalif yapılara karış bastırma siyaseti yürütmüştür. Özellikle kendisi dışındaki medyanın Rojava’da çalışmasını engellemek için pek çok değişik yöntemi uygulamaya koydular.
Öncelikle Kürdistan24 ve Rudaw gibi Erbil’de yayın yapan medyaya PKK’nin Ciwanen Şoreşger adlı tetikçi örgütünü saldırttılar. Ofisler ve muhabirler değişik zamanlarda hedef yapıldı. Buna rağmen çalışmalar durdurulmayınca bu kez
6 Haziran 2021 tarihinde Kürdistan24’ın ofisi kapatıldı. 2022 Şubat ayında ise Rudaw ofisi kapatıl ve çalışmaları yasaklandı.
Ayrıca Barzan Hüseyin adlı gazeteci defalarca kaçırılarak tehdit edildi. AFP gibi yabancı medyaya çalışan muhabirlerde PYD yönetimini eleştiren haberler yaptıkları için çalışma yapmaları yasaklandı.
Rojava’daki PYD yönetimi tüm muhalif kişi ve kurumlara karşı bir cadı avı başlatmış durumda. Kaçırma, tehdit, şantaj gibi uygulamaların yanı sıra sonra da tek başına aldığı kararları kanun diye topluma dayatıyor. Her yerde örnek demokrasi girişimi olarak sunulan Rojava projesi özünde ortadoğu’nun en gerici yapılanlarının değişik bir kopyası olarak yürüyor.
