Rûdaw’ın podcast yayında Roj Ali Zale’ye konuk olan ABD’nin Erbil Başkonsolosu Irvin Hicks, ABD’li 12 şirketi Kürdistan Bölgesi ve Irak’a getirdiklerini ve bu şirketlere buralarda geniş bir iş alanı olduğunu göstermek istediklerini ifade etti.
ABD’nin Erbil Başkonsolosu Irvin Hicks, ABD’nin “Birleşik Irak içinde güçlü bir Kürdistan Bölgesi istiyoruz” tutumunda bir değişiklik olmadığını ifade etti.
Kürdistan Bölgesi’nde petrol, gaz ve güvenlik konularına eğildiklerini belirten Erbil Başkonsolosu Irvin Hicks, Kürdistan Bölgesi ABD arasındaki ilişkileri geliştirmeye çalıştıklarını aktardı.
Hicks, Kürdistan Bölgesi ekonomisini çeşitlendirmenin ABD’li yatırımcıların çıkarına olduğunu söyleyerek “Kürdistan Bölgesi’nde yatırım yaptığınızda paranızı geri alacağınızın garantisi olmalı” dedi.
“Kürtçe eşsiz ve güzel bir dil”
Kürtçe öğrenmeye çalıştığını söyleyen Irvin Hicks, “Soranî çok güzel, çok edebi bir dil. Öğrenmek emek ve özen ister, eşsiz ve güzel bir dil” sözlerini sarf etti.
Kültürel değişim programlarını artırmaya yönelik çaba içerisinde olduklarını kaydeden Hicks, “Örneğin Erbil Kalesi ve Amêdî’deki Badinan Kapısı için para ayırdık. Ayrıca yenilenmesi için 2,3 milyon dolar ayırdığımız Laleş Tapınağı’nı da ziyaret etme fırsatım oldu” diye belirtti.
“Kuzey, geçmişte tüm Irak’ın tarım deposu olmuştur”
ABD-Irak İş Konseyi’nin Kürdistan Bölgesi ve Irak’a yaptığı ziyareti değerlendiren ABD’nin Erbil Başkonsolosu, şunları dile getirdi:
“Bu konseyin sadece Bağdat’ta değil, Kürdistan Bölgesi’nde de köklü ilişkileri var. Son 10 ayda yaptığımız şeylerden biri de ABD Ticaret Odası ağını kurmak ve ABD Ticaret Odası’nın Kürdistan şubesi ile çalışmak oldu. Duhok, Halepçe, Süleymaniye ve Erbil Ticaret Odalarını kapsayan bir ağ oluşturduk. İş fırsatları için sadece Erbil’e değil, bölge geneline odaklanıyoruz ama gelen grup tarımsal ticarete odaklanan bir gruptu. Gerçek şu ki kuzey, geçmişte tüm Irak’ın tarım deposu olmuştur ve bu bize da fırsat imkanı olduğunu gösteriyor. ABD’nin de güçlü bir tarım sektörü var. Bu da Amerika Birleşik Devletleri’nden teknoloji ve ithalat konusunda ortak olup olamayacaklarını ve ABD’ye ticari tarım ürünleri ihraç edip edemeyeceklerini görmek için bir fırsat olacak.”
“Başbakan Mesrur Barzani’yi kutlamalıyız”
“Özellikle tarımsal ticaret alanında ekonomik çeşitlendirmeye odaklandığı için Başbakan Mesrur Barzani’yi kutlamalıyız” diyen Hicks, “Yakınlaşma ve ortaklığa giden büyük bir yol olduğunu gördük, cazip bir ortam var. Kürdistan Bölgesi Hükümeti, petrol ve gazın yanı sıra ekonomiyi çeşitlendirmesi gerektiğini söyledi. Bu, bizim çıkarımızaydı. Yatırım ortamını iyileştirmeye çalıştık” sözlerini sarf etti.
“İnsan hakları ve basın özgürlüğü konularını önemsiyorum”
Verilen hizmet ve yapılan üretim karşısında ödeme alınmasının önemli olduğun belirten Irvin Hicks, “Bununla birlikte, doğrudan görünür olmayabilecek başka bir husus da insan hakları ve basın özgürlüğü konularına önem verilmesidir” değerlendirmesinde bulundu.
“İstikrar olursa yatırım da olur”
ABD’nin Erbil Başkonsolosu Irvin Hicks, yatırımcıları çekebilecek bir ortam sağlanması gerektiğine dikkat çekerek şunları dile getirdi:
“Hissedarlar ve şirketler dünyanın dört bir yanında yatırım yapacak bir yer ararlar. İstikrar olduğunda, şeffaflık olduğunda, yolsuzlukla mücadele için girişim olduğunda, sağladığınız hizmetler için size ödeme yapılacağına dair garantiler olduğunda, bütün bunlar hissedarların milyonlarca ve bazen milyarlarca dolar yatırım yapması için bir ortam yaratır. İşin bu kısmı son derece önemli.”
“Ödeme yapılmazsa şirketler paralarını almazsa yatırım yapmaya devam etmezler”
Birçok şirketin Kürdistan Bölgesi’nde yatırım yapmak istediğini vurgulayan Irvin Hicks, “Buraya başka şirketler de gelmek istiyor. Kurulan şirketlere sordukları sorulardan biri de yatırımınızın geri dönüşünün ne kadar olduğudur. Sana ödeme yapılacak mı? Bu, sadece Kürdistan Bölgesi’ndeki yatırım ortamı için değil, Irak için de geçerli olan bir durumdur. Ödeme yapılmazsa şirketler paralarını almazsa yatırım yapmaya devam etmezler” dedi.
“Mutluluk arayışında hayatın önemine değer veriyoruz”
Amerikalı şirketlerin yatırım yapacakları yerlerdeki insan haklarını göz önünde bulunduklarına dikkat çeken ABD’li Başkonsolos, “Amerikalı şirketleri diğer ülkelerdeki şirketlerden tamamen farklı kılan, sınırlı sınırlara sahip olmaları ancak aynı zamanda yaşam tarzının, mutluluk için çabalamanın ve istikrarlı bir ortamın karlı bir ortamın yolunu açtığını bilmeleridir. İnsan haklarını hiçe sayarak kâra odaklanan şirketler veya ülkeler var ancak şunu söylemekten gurur duyuyorum ki Amerika Birleşik Devletleri olarak mutluluk arayışında hayatın önemine değer veriyoruz” diye konuştu.
Irvin Hicks, Güney Afrika’da Apartheid Dönemi’nde ayrımcılık ve ırkçılığın yerine liyakat sisteminin oturmasında çok uluslu şirketlerin rol sahibi olduğunu dile getirerek büyük yatırımların olduğu ülkelerde kazanılan paranın okul ve eğitime yatırıldığına ve onunla tekrar bir üretim yapıldığına dikkat çekti.
Yatırımcı şirketlerin insan hakları ile ilgili konuları gündeme getirmelerinden memnuniyet duyduğunu aktaran Hicks, bunun ticaretin yanı sıra iyi komşuluk ilişkileri ve uzun vadeli yatırımları da beraberinde getireceğini söyledi.
ABD’nin “Güçlü bir Kürdistan Bölgesi istiyoruz” tutumu değişti mi?
Irvin Hicks, Rûdaw Roj Ali Zale’nin “ABD’nin ‘Birleşik Irak içinde güçlü bir Kürdistan Bölgesi istiyoruz’ tutumunda bir değişiklik oldu mu?” sorusunu ise şu şekilde yanıtladı:
“Asla, hatta bu hafta Dışişleri Bakanlığı Sözcümüz de aynı minvalde bir açıklamada bulundu. Bu tutumumuz değişmiş değil. Aslında güçlü ilişkiler istiyoruz. Dediğim gibi, resmi ziyaretler artacak ve önümüzdeki haftalarda en azından bir kongre heyeti ve üst düzey bir USAID temsilcisi Kürdistan Bölgesi’ni ziyaret edecek. Birkaç hafta önce, üst düzey bir Pentagon yetkilisi buradaydı. Dışişleri Bakan Yardımcımız ve Büyükelçimiz buradaydı ve burada üst düzey yetkililerle görüştüler. Artık ticaretimiz ve yatırımımız var. Bence güçlü ve devamlı bir ilişki var.”
“Ekonomiyi çeşitlendirme” konusuna önem verdiklerini söyleyen Hicks, özellikle “yeşil teknoloji” ve “iklim” konularına odaklandıklarını ifade etti.