Rojava yönetimi İsveç’in yeni Dışişleri Bakanı Bilstrom’un “PYD ile aramıza mesafe koyacağız” açıklamasına tepki gösterdi.
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billstom, başbakan Ulf Kristersson’un Türkiye ziyareti öncesi yaptığı açıklamada “PKK ile bu organizasyonlar (PYD/YPG/DSG) arasında, Türkiye ile ilişkilerimizi zedeleyecek kadar fazla yakınlık bulunuyor” diyerek, bu nedenle PYD ile aralarına mesafe koyacaklarını söylemişti.
Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi Dış İlişkiler Dairesi, İsveç’in yeni Dışişleri Bakanı Tobias Bilstrom’un açıklamasına tepki gösterdi.
“Böyle bir açıklama duymak üzücü”
“Kuzey ve Doğu Suriye halkları ve tüm bileşenler olarak, Uluslararası Koalisyon ile işbirliği için tüm birimlerimiz Özerk Yönetim, askeri, sivil ve güvenlik kurumlarımızla teröre karşı mücadele ediyoruz” denilen açıklamada “NATO’ya kabul edilmek için böyle bir açıklama duymak üzücüdür” ifadelerine yer verildi.
İsveç’in, demokratik bir mirası olduğu kaydedilen açıklamada “Ezilen halkların demokrasi mücadelesini destekler. Bu temelde, güvenliğin geliştirilmesi ve ülke için demokratik bir çözümün yaratılması ile ilişkilerimiz kurulmuştur. Suriye’de insani bağlamda ve siyasi çözümün uygulanması için bölge halkına desteğini gösterdi. İsveç halkının bu tavrı bir takdir ve saygı yeridir” denildi.
“İsveç’in çıkarlarını iyi anlıyoruz”
Açıklamanın devamında şunlar belirtildi:
“Maalesef İsveç’in yeni Dışişleri Bakanı Tobias Bellstrom’un Kürtleri ya da YPG’yi desteklemediğini söyleyen açıklamasını duyduk. Kuzey ve Doğu Suriye ve askeri güçleri Uluslararası Koalisyon’un desteğiyle DAİŞ’e karşı savaşıyor. İsveç dışişleri bakanının işgalci Türk devletini memnun etmek ve NATO’ya kabul edilmek için böyle bir açıklama duymak üzücüdür. İsveç’in çıkarlarını iyi anlıyoruz, ancak hala küresel terörizme karşı savaşan mücadele eden halkımızın pahasına çıkarlarını korumak yanlıştır. Şu anda halkımızın bu terörist güçleri yenmek için desteğe ihtiyacı var. Bu Kuzey ve Doğu Suriye desteğin kesilmesi demokrasiye ve terörle mücadele değerlerine aykırı bir eylemdir. Bu Türk devletine teslim olmak ve baş eğmektir. Sonuç olarak İsveç devleti, işgalci Türk devletinin bize ve bölge halkına yönelik politikalarına ve teröre karşı savaşta Türk işgaline ortak yapacaktır.
“İsveç hükümeti halklarla sürekli ilişkisini sürdürmek zorundadır”
İsveç hükümetinin demokratik politikaları ihlal etmemesini ve uluslararası toplumdaki yerini korumasını bekliyoruz. Bu gerçekleşirse, İsveç hükümetinin ve İsveç halkına ve halkımız arasındaki tarihi ilişkilerine yakışmayan bir eylem olacağı gibi, mazlum halkları destekleme değerlerine de yakışmayacaktır. İsveç hükümeti halklarla sürekli ilişkisini sürdürmek zorundadır.”