TSK operasyonu başladı, PKK ne yapacak?

TSK operasyonu başladı, PKK ne yapacak?

Türkiye Devleti Kürdistan’ın dağlık alanları Zap-Metina-Avaşin hattında Pençe -Kilit ismi ile bir operasyon başlattı. 18 Nisan’da başlayan operasyon hem Türk devleti hem de PKK’nin servis ettiği propaganda amaçlı dezenformasyon neden ile hem Kürtler hem de genel kamuoyunda tam anlaşılamıyor.

 Operasyonun amacı, etkileri ve olası gelişmelerin temel kodlarını birkaç başlıkta sıralarsak operasyonun gerçekten kilit bir operasyon olduğu ve çok önemli sonuçları olduğu görülecektir.

2019 yılından beri yapılan Pençe operasyonları içinde en kilit öneme sahip operasyondur.  Her şeyden önce operasyon ile Türkiye Çukurca’dan Şeladize sırtlarına kadar uzanan Kürdistan’ın en önemli coğrafyası Türk devleti tarafından ikiye bölünmüştür. PKK’nin Medya Savunma alanları dediği Behdinan bölgesinin bu parçası PKK kontrolünden Türk devletinin kontrolüne girmiştir.

Şu ana değin Türk devleti nerelere tuttu?

Türk devleti 18 Nisan gecesi başlattığı operasyon ile Türk devleti Zap Vadisi’nin Güney yakasında bulunan çok geniş bir alanın stratejik tepelerine indirme yaptı.  TSK’nin indirme ile tuttuğu yerler düz bir hattan çok birbiri ile bağlantılı iki ayrı hattan oluşuyor.  Türk askerleri 3 saat gibi bir zaman zarfında tüm tepelere yapacağı indirmeleri yaptı. PKK bu tepelerde hiçbir direniş göstermedi.

Bu hattın birincisi; Çukurca’ya kuş uçuşu 3 km uzaklıkta olan Çiyaye Reş’den başlayarak PKK’nin Cehennem Tepesi dediği Bêrûman, Şoreş tepesi ve Kurê Jorî’den oluşuyor. Kure Jarî ise Şeladize ilçesinden çıplak gözle görülen bir alan. Yani Çukurca ilçe merkezinden çıkan bir Serê Seve karakolunu takip ederek, Girê-Darsînkê, Late Kewa,Girê Gerya, Çiyaye Reş üzerinden Dola Şivê’yi geçerek Kure Jarî üzerinden 16 saatlik bir yürüyüş ile Şeladize’ye gelebiliyor

İkinci hat ise Zap ve Avaşin arasındaki coğrafik bölgeleri kapsıyor.  Bu alanın sınıra en yakın bölgesi ise Sinya köyü tepelerinden başlıyor.  1992 yılında bu köyün çevresindeki bir mağaraya yaralılarını bırakan PKK alana Şikefta Brindara diyor. Sinya tepelerine de ilk gece indirme yapıldı.  Buradan Kerîye Horê’ye uzanan dağlık alana da indirme yapılıyor. Bu alan Zap ve Avaşin arasındaki coğrafya üzerinde etkili. Ayrıca bu alanda bulan stratejik önemdeki Xaregol, Mahir Mirzo tepesi, Mazi tepesi, Dukêra Mazi denen alanlarda indirme yapılan bölgeler. Ayrıca Dola Karkera denen vadinin girişindeki yüksek dağlara da indirme yapılıyor.

Operasyona Güney Kürdistan’dan destek verildiği doğru mu?

Bu iki alanı ayrıntıları ile anlamak her iki tarafında verdiği bilgileri tartmak açısından çok önemli. Çünkü özellikle PKK kaynakları olayı Kürdistan Bölgesine yıkmak için elinden çabayı gösteriyor. Hatta Kurê Jari kendisinin deyimi ile Kure Jaro’ya Şeladize alanından doğru bir hareket varmış gibi yansıtıyor. Operasyonun ilk günü de Kurê Jarî Güney Kürdistan doğru gelen helikopterle vuruldu dendi. Oysaki bu operasyon için Güney’in hiçbir biçimde desteğine yoktur.

Serê Seve – Geçimli Karakolu sözü edilen alanlara sadece 3 km uzaktır. Serê Sevê’den Çiyaye Reş alanına küçük tip doçka silahı ile bile gerektiğinde atış yapıla bilmektedir.

Eriş -Çayırlı Karakolu’da Şikefte Brindara-Sinya hattında 3 km’den daha yakındır.

Ayrıca Türk devletinin 2018 yılından bu yana PKK’den aldığı çok alanlara kurduğu stratejik üsler bulunmaktadır.  Türk Devletinin geçen yıl PKK’den aldığı Avaşin Zozanları, Mam Reşo, Zınare Keste vb. alanlar Türk devletinin bu yılki hareketini kolaylaştırmaktadır. Ayrıca Türk devletinin Metina hattına kurduğu üslerden de havan topu ve Katyuşa  Füzelerinin yanı sıra SiHA ve helikopterle bu alanlara müdahale etmek imkan dahilindedir.

Bu nedenle PKK’nin operasyonu Güney Kürdistan’dan destek verilmiyormuş gibi yaymasının gerçekle ilgisi yoktur. Türk devleti sınır üstündeki karakollarının tümünden operasyonun en uzak noktası olan Kurê Jarî, Link dağına kadar indirme yapa bilecek güce sahiptir.

Yeni operasyonun sonuçları ne olacak?

Türk devletinin bu alanlara askeri üsler kurmasının askeri, siyasi ve tarihi sonuçları vardır.

Bu sonuçlardan en önemlisi PKK’nin 1984 yılından bu yana yerleşmiş olduğu Zagroslardan Botan’a uzanan silsilenin tümünü Türk devletine bırakmış olmasıdır. Artık PKK’nin Zagros’un Xaxurke, Avaşin, Zap, Metina, Haftanin’e kadar uzanan uzantılarındaki hiçbir stratejik yükseltide tuttuğu yer kalmamıştır. PKK’nin yüksek tepelerde üslendiği tek yer Gare dağıdır.

Ayrıca bu operasyon ile Metina ve Avaşin hattı birbirinden koparılmıştır. Türk devleti sınır boyunca yol güzergâhlarını tutmuştur.

Tüm bunlar Kürdistan’da elbette ki önemli siyasal ve tarihi sonuçları olacaktır. Tüm bunlar Kürdistan parçalarının birbiri ve çevresi ile ilişkisini, enerji yollarını, ticaret gibi konuları da derinden etkileyecektir. Fakat PKK’nin bundan sonra ne yapacağı gibi önemli bir konu var.

PKK bundan sonra ne yapacak?

PKK’nin 2018 yılından beri her yıl Kürdistan Bölgesi sınırlarında bulunan önemli bir dağlık alanları Türk ordusuna bu kadar rahat bırakması ve her yıl bu durumun tekrar etmesi oldukça kuşkulu bir durumdur. Eğer PKK gerçek anlamda işgali engellemek istese bu dağlık alanları Peşmergeye bıraka bilirdi. Bu da şu an yaşanan durumu engellemiş olurdu.

Bunun en büyük ispatı Metina ve Haftanin’de yaşananlardır. Geçen yıl PKK’nin tüm medya karalamasına rağmen Irak sınır muhafızlarına bağlı Kürt güçleri ve Peşmergeler bazı yerlere yerleştir. Haftanin’de Batufa, Metina’da Kela Qumrîyê gibi onlarca alan tutulmamış olsa yüksek ihtimal bu yıl ki Türk operasyonunda bu bölgelerde Türk ordusu tarafından tutulacaktı. PKK Peşmerge güçlerini direk düşman ilan ederek, neden buralar Peşmergeye bırakmadığı yönünde yapılan eleştirileri de ötelemiş oluyor.

PKK’nin bundan sonra Türk ordusunu bu yükseltilerden çıkarma gibi bir pozisyonu olamaz. 2018 yılından bu yana onlarca üs kuran TSK hiçbir yerden çıkarılmadı. Geçen yıl Werxele’yi bırakması da sadece coğrafik nedenlerden dolayı idi.

PKK ancak yıl boyunca Zap vadisinin 20 km derinliğindeki kayalıklarına kurduğu bazı tünel ağları ile ara sıra düşmana birkaç mermi sıkmak, bir iki eylem yapmayı geçemez. Türk devleti bu alanları tümden yerleşecektir. Bu da Kürdistan coğrafyası için olumsuz sonuçlar doğrur.

PKK ise coğrafya da büyük bir sıkışmışlık yaşayacaktır. Şimdiki hali ile Gare dışında hareket edebileceği bir yer yok. Bu sıkışmışlığı aşmak içinse Güney Kürdistan’da yeni hatlara yerleşmeye çalışacaktır. Fakat Behdinan Bölgesinde nerdeyse dağlık alanların hepsi PKK’den Türkiye’nin eline geçti. Bu nedenle PKK ovalara sınır dağlardan yarı ovalık alanlara inmeye çalışacak.

Bu da birkaç hat üzerinden gerçekleşecek.

PKK’nin hedefi: Barzan ve Welatê Jêrî

PKK’nin şu ana değin halkın itirazları nedeni ile girmediği alanlardan biri de Barzan ve Welati Jêrî bölgesi. PKK’nin Barzani ailesini bu denli hedeflemesinin nedenlerinden biri de Barzan’a gerekirse çatışarak girmeyi göze almış olması. İleriki dönemde PKK Miros, Sêlkê, Penduru,Gize  alanlarına girmeye çalışacaktır. Ayrıca Muziri aşiretinin Singê, Davutka, Bopsêwa, Têl vb köylerin yer aldığı Welate Jêrê denen bölgeye yerleşmeye çalışacaktır.

PKK’nin yerleşmek isteyeceği diğer hatlar ise; Akre-Dinarte’den Xalifan’a uzanan hat. Şeladize’den Gare’ye uzanan bölge ve Bradost çevresi olacaktır.

Bu nedenle buralarda PKK’nin hareketliği arta bilir. Buralardaki asayiş güçleri ve Peşmerge birimlerine saldıra bilir.

Diğer Haberler