Tanınmış Kürt Siyasetçi Mihemed Hacî Mehmûd’ın kaleme aldığı kitabında PKK geniş biçimde değerlendirildi. Mehmûd, Kürdistan İşçi Partisi (PKK) kurulduğu dönemlerde Kuzey Kürdistan’da varolan bütün örgütleri yok ettiğini belirtti.
Kürdistan Sosyalist Demokrat Partisi (PSDK) Genel Sekreteri ve Tanınmış Kürt Siyasetçi Mihemed Hacî Mehmûd kaleme aldığı “Bir Peşmerge’nin Günlüğü” isimli kitabında PKK’nin kuruluşuna yer veriyor ve şunları ifade ediyor: “PKK Türkiye Kürtlerinin örgütüdür ve Abdullah Öcalan tarafından kurulmuştur. Kurulduğu günden itibaren kendi dışındaki hiç bir örgütü kabul etmemiştir, etmeyecektir de. Bu nedenle kurulduktan sonra ne kadar Kürt örgütü varsa hepsini tasfiye etti.”
Kitabında PKK ile ilgili bölümde, PKK’nin 1991 Güney Kürdistan’daki ayaklanma sonrası ortaya çıkan boşluktan yararlanarak Duhok’a bağlı coğrafyanın büyük bir bölümüne yerleştiğini belirten Mihemed Hacî Mehmûd, PKK’nin geçmişte Irak Baas rejimi tarafından köylerinden edilmiş Biradost bölgesindeki köylülerin yeniden köylerine dönmesine müsade etmediklerini belitiyor.
PKK’nin Kürdistan Bölgesi’nden canının istediği gibi Türkiye’ye saldırılar düzenlediğini belirttiği bölümde Hacî Mehmûd, bunları yaparken asla Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) ve Kürdistan Yurtseverler Birliği’nden (YNK) izin alma tavrını göstermediğini dile getiriyor.
PKK’nin başka Kürt partileri ile birlikte çalışma ve ittifaklar kurma inancının olmadığına dikkat çekilen kısımda Mihemed Hacî Mehmûd, PKK’nin bütün Kürt örgütlerinin, partilerinin ve güçlerinin Öcalan’ı kayıtsız şartsız lider olarak kabul etmesini dayattıklarını, buna bağlı olarak da PKK olarak ne söylerlerse herkesin itirazsız bir şekilde uymasını istediklerini vurguluyor.
PSDK Genel Sekreteri kitabının diğer bir bölümünde PKK’nin Kürdistan düşmanları ile olan ilişkisine değinerek, PKK’nin İran, Irak ve Suriye ile ilişkilerinin çok iyi olduğunu, ama kendisi açısından bu ilişkilenme şeklini doğru gördüğünü diğer Kürt örgütlerinin Kürdistan düşmanları ile geliştirdikleri diplomatik ilişkilere ise suçlayıcı temelde yaklaştıklarını söylüyor.
