HÜDA PAR’dan devleti aklayan Konya raporu: “Konya’daki katliamda ırkçılık yok”

HÜDA PAR'dan devleti aklayan Konya raporu: "Konya'daki katliamda ırkçılık yok"

 HÜDA PAR tarafından Konya’da Kürt bir aileden 7 kişinin katledilmesine ilişkin hazırlanan raporda, “Kavgalarda her iki hasım tarafın akrabaları dışında 3. şahısların olmaması, olayın Kürt-Türk anlaşmazlığından öte adli anlaşmazlıklar üzerinden geliştiğini göstermektedir” tespitinde bulunuldu.

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkan Yardımcısı Av. Mahmut Şahin, İstanbul İl Başkanlığı’nda düzenlenen basın toplantısında, Konya’nın merkez Meram ilçesinde 30 Temmuz’da silahlı saldırıda Dedeoğulları ailesinden 7 kişinin katledilmesine ilişkin hazırlanan araştırma raporunu açıkladı.

Mahmut Şahin, yaptıkları inceleme sonucunda yaşanan olayın Kürt-Türk kavgası olmadığı, 2 aile arasında yaşanan husumet sonucunda yaşanan adli bir vaka olduğunu vurguladı.

“Husumetin sonlanması için gerekli girişimler yapılmadı”

Partinin yetkili kurul üyeleriyle Konya’da olayın tüm taraflarıyla görüştüklerini belirten Şahin, yaşanan olayla ilgili temel tespitlerinin “Kürt-Türk çatışması” olmadığını söyledi.

Dedeoğlu ve Keleş ailesi arasında katliamdan önce yaşanan kavgada tüm ilgili tarafların tarafsız kaldığını belirten Şahin, ancak bunların husumetin barış ile sonuçlanması için yeterince çaba ve girişimde bulunmadığını ifade etti.

Şahin, “Bu durum alışılagelmiş toplumsal değerlerimizin aşındığını, toplumsal dayanışmanın zayıfladığını, manevi dinamiklere sahip sivil toplum anlayışının gerilediği ve bireyselleşmenin arttığı gibi bir kötü gidişata da işaret etmektedir” dedi.

Raporda “Katliamda devlet yetkililerinin, gerekli ve doğru bilgileri kamuoyu ile paylaşmada yetersiz kaldığı” belirtiliyor.

“Olay ırkçı saiklerle kötülük yapmak değildir”

 Raporda “İnsanların ara ara şahsi husumetlerinde, etnik kimliğe vurgu yaparak tehditleşmeleri bir vakadır. Ancak bu olaylarda daha çok ırkçı saiklerle kötülük yapmaktan ziyade, haksızlık yapan tarafın kendi kabahatini ırkçılık formunda gizlemesi veya karşı tarafı korkutma amacıyla yapması olarak ortaya çıkmaktadır” dendi.

Kürtler ve Türkler yıllardır uyum içinde beraber yaşıyorlar

Ayrıca raporda Kürt ve Türklerin yıllardır alanda uyum içinde yaşandığı belirtildi. Şu ifadelere yer verildi “Husumetin adli bir olay ile başladığı, olayın olduğu mahallede Türklerin ve Kürtlerin yıllardır uyum içinde yaşadığı, ırkçılık üzerinden bir çatışmanın yaşanmadığı, aynı mahallede yaşayan Kürt ve Türk aileler tarafından dile getirilmiştir. Kavgalarda her iki hasım tarafın akrabaları dışında 3. şahısların olmaması, olayın bir Kürt-Türk anlaşmazlığından öte adli anlaşmazlıklar üzerinden geliştiğini göstermektedir.”

Medya olayı  ırkçı saiklerle işlenmiş gösterip halkın öfkesini karanlık yönlere kanalize etti 

Bir yandan katledilen ailenin Kürt olmasından dolayı olayın ırkçı saiklerle işlendiği çeşitli medya platformlarında sıkça işlenmiş ve bunun üzerinden halkın katliamdan dolayı oluşan öfkesi karanlık birtakım yönlere kanalize edilmeye çalışılmıştır. Hangi gerekçe ve saiklerle işlenmiş olursa olsun meydana gelen olay bir katliamdır ve katledilen ailenin acısı tüm Türkiye’nin acısıdır. Hayat hakkı, Allah’ın insana bahşetmiş olduğu bir hak olup hiç kimsenin bu hak üzerinde tasarruf yetkisi yoktur.”

Diğer Haberler