Tüm dünyanın sessizce ortak olduğu soykırım: Halepçe

Tüm dünyanın sessizce ortak olduğu katliam: Halepçe

Bugün kimyasal sillahlarla düzenlenen saldırıda 5 binin üzerinde Kürt vatandaşının şehit edildiği, binlercesinin yaralandığı Halepçe Katliamı’nın 33’üncü yıldönümü. 33 yıl geçmesine rağmen yaralar hâlâ tazeliğini koruyor.

16 Mart 1988 tarihinde insanlık tarihinin en korkunç soykırımlarından biri Kürdistan Bölgesi’nde Irak diktatörü Saddam Hüseyin idaresindeki Baas rejimi tarafından gerçekleştirildi. Kürt Kasabı olarak bilinen ‘Kimyasal Ali’ isimli Saddam’ın cellatlarından birinin yönetiminde gerçekleşen Halepçe soykırımında 5 bin insanın hayatını kaybettiği resmi olarak ifade edilmektedir.

16 Mart 1988’de Halepçe’nin kimyasal silahlarla bombalanmasının üzerinden 33 yıl geçti ancak yakınlarını kaybedenlerin acısı tazeliğini koruyor.

Baas rejimi ve diktatör lider Saddam Hüseyin’in talimatıyla, 16 Mart 1988’de Halepçe kenti kimyasal silahlarla bombalandı. Bu saldırı sonucu çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere yaklaşık 5 bin kişi hayatını kaybetti.

Saldırının etkisi daha sonraki yıllarda da kendisini gösterdi. Kimyasal gazların kalıntıları nedeniyle hayatını kaybeden çok sayıda kişi oldu, halihazırda 500’e yakın kişinin tedavileri ise devam ediyor.

Araştırmacılara göre, Halepçe’de kullanılan “sinir ve hardal gazı” sadece toprak ve suya karışmadı, saldırıya maruz kalanların genlerini de etkiledi. Bu yüzden sakat doğum oranlarında da gözle görülür bir artış yaşandı.

Büyük acı çeken Halepçeliler, uluslararası toplumdan bunun yalnızca bir kimyasal saldırı değil, “soykırım” olarak değerlendirilmesini talep ediyor.

Saldırı nasıl gerçekleşti?

Irak’ın diktatör lideri Saddam Hüseyin, İran ile 1980 yılında 8 yıl gibi uzun sürecek bir savaşa girmişti. Savaş sürecinde Kürtler de kendi kentlerini korumaya aldı. Ancak Saddam ve “Kimyasal Ali” olarak tanınan kuzeni Ali Hasan el-Mecid, kimyasal silahlar taşıyan jetlerine Halepçe’yi bombalama emrini verdi.

Halepçe kenti ve çevresine 16 Mart 1988’de saat 10.55’te hardal ve sinir gazları taşıyan bombalar yağmaya başladı. O anlara şahit olanlar, kente düşen bombaların içindeki “elma kokulu” gazların birkaç dakika içerisinde tüm kente yayılmaya başladığını söylüyor.

 Suçlulara idam

Baas rejimi yıkıldıktan sonra Saddam Hüseyin ve Hasan Ali Mecid, katliamından yargılandı. Bu sırada Duceyl Katliamından dolayı ölüm cezasına çarptırılan Saddam Hüseyin, asılarak idam edildi. Mecid ise, “İnsanlığa karşı suç işlemek ve soykırım” suçlarından yargılandığı davada 24 Haziran 2007’de ölüm cezasına çarptırıldı. Mecid’in cezası, 25 Ocak 2010’da infaz edildi. Mecid’in idam kararının imzalandığı kalem ve asıldığı ip Halepçe’deki müzede sergileniyor.

Halepçe Katliamı, 2. Dünya Savaşı’nda atom bombasıyla yerle bir edilen Hiroşima ve Nagasaki’den sonra dünya tarihine en büyük katliam olarak geçti.

Diğer Haberler