Kuzey Kürdistanlı siyasetçi Osman Baydemir KDP.info sitesine bir röportaj verdi. Röportajda Kürtler arasındaki birlik, Kürt kazanımlarının nasıl koruna bileceği gibi pek çok konuya değinen Baydemir “ oksijen bir insan için ne kadar önemliyse Kürtlerin birliği de Rojava için o denli hayatidir” dedi.
“Kürtlerin siyasi durumunu nasıl görüyorsunuz, Kürtler ne yapmalı?” sorusuna Osman Baydemir şöyle cevap verdi: “biz birimizi dinlemeliyiz. İnanıyorum ki birbirimizi dinlersek sorunların yüzde 50’si çözülecek. Geri kalan bölümü de diyalog ile çözülecek. Öyle inanıyorum ki Kürt partileri arasında aslında çok büyük sorunlar yok. Asıl sorun birbirini dinlememe ve birbirini kabul etmeme sorunudur. Bunun birbirini dinleme ve ilişkilenme çok önemli.
Osman Baydemir “bildiğiniz gibi Rojava Kürdistan’ında Kürtler arası diyalog var. Bu diyaloglar Başkan Barzani’nin öncülüğündeki Duhok anlaşmasını temel alarak yapılıyor. Bu görüşmelerin ve anlaşmaların önemi için ne düşünüyorsunuz?” sorusuna ise şu yanıtı verdi: Su ve ekmek insan için ne kadar önemliyse Kürtler arası diyalog Rojava Kürdistanı için o denli önemlidir. Ekmek ne kadar kutsalsa Kürtler içinde diyalog ve anlaşma o denli kutsaldır. Oradaki görüşmeler tüm Kürt partileri ve Kürdistan parçaları için önemli bir örnektir, bu nedenle bir Kürt olarak bu görüşmelere öncülük eden herkese teşekkür ediyorum ve destekliyorum, özellikle de Kürdistan Bölge Başkanı Neçirvan Barzani’nin gösterdiği önemli desteği.
Baydemir “Bu görüşmelerin başarıya ulaşmaması durumunda neler düşünüyorsunuz” sorusuna ise; “Bölgedeki devletlerin hiç biri Kürtler arası diyaloğun gelişmesini istemiyor. Kürtlerin bölge devletlerinin planını görmesi gerekiyor. Onlar Kürtlerin birliğine istemiyor. Kürtler ortak bir strateji belirleyene ve Kürtlere bunun müjdesini verene değin o görüşme masasından kalkmaması gerekiyor. Görüşme süreci tüm Kürtler için kutsal bir süreçtir.
Baydemir ayrıca konuşmasında Başkan Barzani’nin rolüne de değinerek “Diye biliriz ki başı şahıs ve şahsiyetler olmadan Kürdistanın hiçbir parçasında barış süreci başarıya ulaşamaz. Kürdistan Bölge Başkanının rolü önemlidir ve öyle inanıyorum ki o olmadan bu süreç başarıya ulaşamayacaktır dedi. Bu süreç devam etmeli ve bizlerde onu desteklemeliyiz. Bu süreç 40 milyon Kürt için önemlidir ve Kürtlerin umudunu büyütüyor.
“Kürtler IŞİD’e karşı savaşta iki önemli noktada kazandılar. Kendi topraklarının işgal edilmesine izin vermediler ayrıca tüm dünyaya bir terör gücü olmadıklarını gösterdiler” diyen Baydemir konuşmasına şöyle devam etti: Biz dünya güçlerinin kendi çıkarları için çalıştığını biliyoruz. Kürtlerde şunun bilincinde olmalı bilmeliyiz ki Ortadoğu’da medeniyet Kürtlerde var ve uluslararası güçlerin ilişkilene bileceği başka medeni bir millet de yok.
Kendisine yöneltilen “ Ortadoğu’da sürekli bir hareketlilik var, devletlerarası barış görüşmeleri de yapılıyor. Fakat bazı çevreler ellerindeki toprakları büyütmek içinde çalışıyor. Siz bu gelişmeler ışında Kürtlerin plan ve stratejilerinin ne olması gerektiğini düşünüyorsunuz. Kürtler bu süreçten nasıl faydalanmalı, kendini nasıl hazırlamalı?” sorusuna ise şöyle cevap verdi: Her şeyden önce Kürt halkı dört parça Kürdistan’da büyük bir mücadele verdi ve çalışma yürüttü. Fakat bazı parçalarda bazı siyasi çevreler var ki esas güçtürler onlar ulusal çıkarları parti çıkarının önüne koymalıdır. Bu sözü herkes için söylüyorum. Çünkü varlığımız ulusal varlıktır.”
Kürtlerin kazanımlarını nasıl koruyacağı konusunda Baydemir şunları söyledi: Çok büyük bedeller verdik fakat asıl önemli olan bir bedelleri nasıl koruyacağımız konusudur. Kürtlerin kazanımları dört parçadaki Kürtlerin kazanımdır. Barış için tüm devletler Kürtleri muhatap almalı. Ortadoğu barışı için Kürt sorunu çözülmeli. Kürtler kimse için tehdit değiller. Bakınız Güney ve Rojava Kürdistan’ında tüm toplumsal kesimlere. Kürdistan parlamentosunda ve merkezde tüm dini ve etnik çevrelerin temsilcileri var. Buda Kürtlerin Ortadoğu’da elçilik olduğunu gösteriyor.