KDP’nin bugün yaptığı bir açıklama ile Kürdistan Bölgesinde Nisan ayında yapılması planan seçime girmeyeceğini duyurması büyük bir etki yarattı. Irak ve Ortadoğu’da önemli bir siyasal aktör olan KDP’nin seçim boykotu Irak devleti için de önemli bir siyasal gelişmeydi.
KDP şu ana değin Kürdistan bölgesinde yapılan tüm seçimlerde birinci parti olarak çıktı. Sadece Kürdistan’da değil Irak parlamento seçimlerinde de Kürtler içinde birinci parti çıktı ve Irak’ta da çok önemli bir yer aldı. Örneğin KDP’nin olmadığı bir Irak meclisi yeterli çoğunluğu sağlayıp başkanbakan ve meclis başkanı seçemiyordu. Bu nedenle KDP’nin boykot kararı bir seçim kararı değil özünde çok daha geniş bir çerçeveden ele alınmalıdır. Mesele seçim ötesindedir ve Kürdistan Bölgesine karşı yapan baskılara karşı verilen bir cevaptır.
Bu konuda KDP’nin üst düzey yöneticilerinden ayrıca aydın ve yazar kimliği ile de tanınan Teyip Zirar bir açıklama yaptı. Kendi Facebook sayfasından açıklama yapan Zirar “Eğer seçim yapılırsa KDP’nin in birinci olacağına şüphe yok. Ama o Kürdistan Bölgesi’nin onuru ve komplolarla mücadelenin partinin birinciliğinden ve her şeyden daha önemli olduğunu karar verdi ve bunun için karar verdi” dedi.
Zirar yaptığı yorumda: Seçim yapılırsa partinin birinci olacağını, seçim yapılırsa tüm müdahalelere, hack ve sahtekarlıklara rağmen PDK birinci parti olacaktır. Fakat önemli olan bu değildir. Kürdistan Bölgesinin statüsünü düşürme, anayasayı hiçe sayma ve Federal Mahkemenin Kürtleri yok sayma girişimlerine karşı mücadele seçim sonuçlarından daha önemlidir” dedi.
Ayrıca şunu da ortaya koydu: “Tüm bu gerçeklerin saygınlığı, ancak Kürdistan Bölgesi’ndeki ofislerin değerini düşürme planıyla, Kürdistan Bölgesi’nin onurunu yok etme girişimiyle, Federal Mahkemenin müdahaleleriyle ve anayasanın ve diğer tüm kuralların ihlaliyle yüzleşmeden.” planlar hepsinden daha önemlidir.”
Zirari ayrıca iç ihanete de dikkat çekti ve “Kürdistan davasını ortadan kaldırıp, Kürdistanı altın tepside Irak’a sunma girişime karşı da bir tutumdur” dedi.
Zirari değerlendirmesinin sonunda seçimin yapılmaması “Kürdistan Bölgesine karşı yapılan komplonun önlenmesidir” dedi.