PKK’nin son yıllarda ne için savaştığı ve amacının ne olduğu konusu üzerindeki tartışmalar sürerken birçok PKK kadrosu ve siyasetçisi de yaptığı açıklamalarla amaçlarını daha fazla ortaya koyuyorlar. Bunlardan biri de en son PKK kadrosu Nilüfer Koç tarafından yapıldı.
PKK kadrosu ve uzun yıllardır Avrupa diplomasi çalışmalarında yer alan KNK yürütme kurulu üyesi Nilüfer Koç, katıldığı bir programda PKK’nin KDP’ye karşıt olmasının nedenlerini açıkladı. Ayrıca Kürtlerin bir devlet kurması için elverişli koşullarında olduğunu itiraf etti.
Güney’de ilki, Kürt çizgisinin çatıştığını, birisinin Sınırların değişmeden toplumlara dayalı demokratik çözüm, bir diğerinin ise Bağımsız Kürdistan devleti çizgisi olduğunu belirtti.
Gerilla Ortadoğu’da Lozan’da çizilen sınırları mı koruyor?
Koç programın ilgili bölümünde gerilla mücadelesinin sınırların değişmesini engellemek olduğunu belirtti. 1. Dünya savaşı ve daha sonrası Kürdistan’ın bölünmüşlüğünü getiren sınırların değişmesini ise kötü bir gelişme gibi gösterdi.
Koç konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “O yüzden de yeşil ışık başka cephelerden yakıldığı için sana devlet vereceğim küçük bir şey vericem, vilayet mi belki yeşil sarı hat içinde verilir bir şeyler. Ve konfederasyon ise muhtemelen Türkiye’nin denetimi altında verilir. Şimdi işin bir boyutu da şu yani şu anda 17 Nisan’dan bu yana savaşan gerilla salt orada bir ülkenin parçasını korumuyor
Kürdistan Bölgesi Ortadoğu değişiminin merkezi mi?
Koç konuşmasında Ortadoğu’nun dizayn edilmesinin merkezinin Kürdistan Bölgesi olduğunu da konuşmasında belirtti. Koç konuşmasında “. Yeni Dünya düzeninin öngördüğü Büyük Ortadoğu Projesi’nin şu anda Amerika yeniden dizayn edilmesi, Amerika bir çözümsüzlük yaşıyor, orada bir dizayn yapıyor ve bu Kürdistan merkezli yapıyor.” dedi.
Bu sözler Kürdistan Bölgesinin neden dört taraftan saldırı altında olduğunun da itirafı gibiydi. Özellikle Ortadoğu’da sınırların değişmesini istemeyen statükocu güçlerin özellikle de Türkiye ve İran’ın neden Kürdistan Bölgesini çevrelemek istediği hususu da böylelikle PKK kadrosu Koç tarafından itiraf edilmiş oldu. Fakat Koç konuşmasında bir konuyu daha itiraf etti.
Konjoktür Güney Kürdistan’ın devletleşmesinin lehine
Koç konuşmasında Kürdistan Bölgesinin daha geniş yönetim imkanlarına sahip olmasının koşullarının olgunlaştığını da itiraf ediyor. Bu konuda Koç şunları söyledi.
Burada iki Kürt çizgisi çatışma halinde: Birisi işte sınırların değişmeden toplumlara dayalı bir demokratik çözümü, diğeri küçük bir hanedanlık, hanedanlık ta demeyeceğim artık Şeyhlik çünkü. Bir Şeyhlik kurumu üzerinden bir çözüm dayatılıyor ve küçük sana küçük bir devlet veririm üzerinden bir garanti almışa benziyor. 2017 durum böyle değildi, konjonktür onun aleyhineydi şimdi bu söz verilmiş gibi geldi bana o yüzden KDP’nin çok daha saldırgan olacağını düşünüyorum.”
Koç, Türkiye’nin Kürtlere karşı küçümseyici literatürünü kullandı
Koç’un konuşmalarında PKK’nin Kürdistan Bölgesine saldırmasının altında yatan nedeler ortaya çıkıyor. PKK’nin Lozan’ın çizdiği sınırları korumak için çaba harcaması ve bunu da çizgi düzeyinde teorikleştirmesi de Koç’un konuşmasında net ortaya çıkan bir husus. Bu da hem PKK’nin hem de KNK’nin Lozan sınırlarına karşı olmadığı, Kürdistan’ın bağımsız veya konfedere idaresini tehlikeli gördükleri gerçeğini ortaya çıkarıyor.
Ayrıca Koç’un konuşmasında Kürtlerin devletleşme ihtimalini küçümseme ve Kürt toplumsal yapısını da küçümsemesi de gözler önüne seriliyor. Koç konuşmasında Kürtlerin devletleşmesini “küçük bir vilayet gibi olur” sözleri ile ortaya koyuyor. Ayrıca Koç konuşmasında Kürdistan Bölgesi için Kürdistan Bölgesi ifadesini kullanmamak için “yeşil ve sarı bölge” sözlerini kullanması da dikkat çekiyor. Koç konuşmasında tıpkı Türkiye’nin Kürtleri aşiret devleti küçümsemesini daha ileri bir aşamaya getirip “şeyh devleti” ifadesini kullanıyor.
