PKK sosyal medya üzerinden kendisini eleştiren aydın, yazar, araştırmacı, siyasetçi, vatansever çevreleri ölümle tehdit etti. Sosyal medya dışında da bazı kişilerin ailelerine ulaşılarak “oğlunuza söyleyin sussun, yoksa biz sustururuz” dediği öğrenildi.
PKK örgütü son yıllarda halk içindeki itibarlarının azalması ve kendisine muhalif olan çevrelerin daha görünür olmasından büyük bir rahatsızlık duyuyor. Sosyal medya üzerinde PKK tarihinin karanlık yönleri, günlük siyasetteki anti-Kürt tutumlarının deşifre edilmesi ve PKK’nin medya tekelinin kırılması ile PKK Kürdistan’da her türlü muhalefete öfkeli ve saldırgan yaklaşıyor.
Ferde Çetin işaret verdi troller saldırdı
En son olarak da sosyal medya üzerinden yorum kişilere dönük tehditler yapıldı. Bu tehditlerin işaret fişeğini veren ilk kişi ise PKK’nin Avrupa’da yaşayan medyasından sorumlu kadrosu Ferda Çetin oldu. Ferda Çetin 27 Mart tarihinde Avukat, siyasetçi ve insan hakları savunucusu olan Sıtkı Zilan’ı Twitter’de ki bir paylaşımından dolayı hedef gösterdi ve tehdit etti. Sıtkı Zilan Twitter’de “Rojava’dan Rojava hükümeti, Güney Kürdistan’dan da Güney hükümeti sorumludur” diyerek PKK’nin Güney Kürdistan’daki faaliyetlerini eleştirmişti.
Bu olaydan sonra PKK’nin sosyal medyada ki trolleri tek tek PKK’ye eleştiri yapanları tehdit etmeye başladı. Sosyal medyada ki troller “kendilerine eleştiri yapanlara karşı devrim yasalarını işleteceklerini ve PKK’nin hiçbir şeyi karşılıksız bırakmayacağını” yazdı. PKK trolleri açıklamalarında birçok Kürt aydın ve siyasetçinin de ismini verdi. Tehdit edilenler arasında Independent Türkiye yazarı Serbest Ferhat Sindi, yazar, siyasetçi, gazeteci ve avukatlar da bulunuyor.
PKK’nin gündem değiştirme siyaseti “Kürdü kürde kırdırma
Son dönemde de PKK’nin tüm kadroları ve siyasetçileri namluyu Kürtlere çevirmiş durumda. Nerdeyse sömürgecileri eleştirmeyi unutan ve Kürdistan üzerindeki baskılar yerine Kürtler arasındaki çatışmaları kışkırtan, Kürtleri birbirinden uzaklaştıran PKK medyası Kürtlerin gündemini manipüle ediyor. Şu net biliniyor ki; PKK ne zaman Kürtleri hedef tahtasına koyarsa arkadan başka bir plan çeviriyor demektir. PKK bu kez bunun yapmasının nedeni sömürgeci güçlerle ilişkisini, Kürtler için oynadığı olumsuz rolü gizleme ile ilişkili olduğu görülüyor. PKK ne zaman Kürtlere saldırmayı ilk gündemine almışsa altta yatan gizli başka bir şey vardır.
PKK tarihi bir Kürt kırımı tarihidir
PKK’nin kendine biat etmeyen Kürtleri hedeflemesinin PKK’nin tarihi ve özü ile bağı var.
PKK tarih incelendiğinde PKK’nin ilk kurşunu bile sömürgecilere değil Kürtlere sıktığı görülür. PKK 1984 yılındaki savaş başlatma tarihinden önce 1974-1984 yılları arasında Türk devletinin asker ve görevlilerinden daha çok Kürt öldürmüştür. Kendi dışındaki tüm partileri hain ilan eden PKK diğer partilerden yüzlerce kadroyu katletmiştir. Denge Kawa örgütün lideri Ferid Uzun bunlardan sadece biridir.
PKK 1980 sonrasında Avrupa’da diğer örgütlerin toplantılarını ve konserlerini basmış, çalışanlarını tehdit etmiştir.
Ayrıca PKK kendi içinde de muhalif duranları ve eleştiri yapan tüm kişileri hedeflemiş ve öldürmüştür.
PKK kendisini destekleyen fakat bazı konularda eleştirisi olanları da hedeflemiştir. Musa Anter bunlardan sadece biridir. Kürt mücadelesinin bilinen ismi Musa Anter direk gerillalara bile yardım ettiği halde bir iki cümlesinden rahatsız olunmuş ve tehdit edilmiştir.
PKK Kürt gençlerini kendisi için tetikçi olarak kullandı
PKK her çeşit muhalefete karşı saldırmak ve kendi karanlık işlerinde kullanmak için bir avuç Kürt gencini fanatikleştirerek kullandı. PKK yönetimi dağdaki bu fanatik gençleri örgüt içindeki muhalefeti susturmak için kullandığı gibi Avrupa da benzer bir gurup kurdu. Kürt ailelerinin çocuklarını kendisine vergi vermeyen dükkanları, restoranları yaktı, sahiplerini dövdürdü. Hatta Şıwan Perwer’in PKK’yi eleştirdiği dönemde konserini basarak sahnede Şıwan Perweri dövmek istediler. PKK eylemlerine katılmayan insanlar tehdit edildi. PKK Avrupa’da çevresine biriken gençleri ya dağa gönderdi ya da orda mafyalaştırdı, tüketti. 1990’lardan beri Avrupa’da PKK etrafından biriken gençlerin hepsi PKK’nin bu uygulamaları neden ile sonradan uyuşturucu, çete guruplarına dahil oldular.
Muhaliflere sosyal medya üzerinden saldırı
PKK şimdi de buna benzer bir uygulamayı sosyal medya üzerinden yapıyor. Her eleştiri yapanı ajanlıkla suçlayan, medya üzerinden eleştiri yapanlara faşizm uygulayan fanatik bir kendini bilmez gurup oluşturdu.
Öyle ki kendi sempatizanları içinde bile birkaç eleştiri yapan kişiyi tehdit etmeye başladılar. Newroz’da kendisine yakın, çalışanı A. P. isimli kişinin İsviçre’deki Newroz’da sahnede sadece Öcalan’ın dev fotosu olmasını eleştirmesinden dolayı kendisine büyük bir saldırı yapıldı.
Birçok kişi “adresinizi biliyoruz” diye ölüm ile tehdit edildi.
Kürtler eski Kürtler değil
PKK’nin insanları tehditle susturduğu 1990’lar ile bugün ki Kürdistan arasında çok büyük fark. Gelişen iletişim koşulları insanların doğru bilgiye ulaşmasını sağlıyor. PKK’nin rahatsız olduğu da budur. Söylediklerinin bir ayet gibi kutsal, değiştirilemez ve hakkında yorum yapılamaz olmasını isteyen PKK bunu eskisi gibi insanları korkutarak yapmayı da başarmayacaktır. Kürtler PKK tarihinin gizlenmiş gerçeklerini ve sömürgecilerle olan ilişkisini görmüştür ve gerçek daha da görünür olacaktır. Bu konuda ki en büyük rol Kürt aydınlarına ve yazarlarına düşüyor.