Duhok’taki sınır bölgelerinde çatışmalar nedeniyle mağdur olan vatandaşlarla görüştükten sonra bir açıklama yapan Kürdistan Parlamentosu Milletvekili Rêving Hırori, “İster Türkiye hükumeti olsun ister PKK, Kürdistan Bölgesi topraklarının bir parçasına el koymak işgalciliktir” dedi. Hirori, TSK ve PKK’ye çatışmaları Kürdistan Bölgesi’nden uzak tutmaya çağırdı.
Kürdistan ve Irak parlamentosu milletvekillerinden oluşan ortak bir heyet, Duhok’ta Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) ile PKK arasında çatışmaların yaşandığı sınır bölgelerine giderek giderek incelemelerde bulundu.
Heyette, Irak Parlamentosu Savunma ve Güvenlik Komisyonu Başkanı ile birlikte 7 milletvekili ve Kürdistan Parlamentosu Peşmerge, İçişleri, Güvenlik, Tarım, Çevre ve Sağlık komisyonu üyesi 12 milletvekili yer aldı.
“Savaş coğrafyaya ve insanlara büyük zarar vermiş”
Duhok il yönetimi, yerel idareler ve vatandaşlarla görüşmelerin ardından heyet adına gazetecilere açıklamalarda bulunan Kürdistan Parlamentosu Milletvekili ve Peşmerge İşleri Komisyonu Başkanı Reving Hırori, ortak heyetin Irak ve Kürdistan Parlametosu başkanlarının talimatı üzerine bir araya geldiğini söyledi.
Bölgede yaptıkları inceleme ve görüşmeler hakkında bilgi veren Hirori, şunları kaydetti:
“Bugün Irak ve Kürdistan parlamentosundan ortak bir heyetle Duhok valisi ile görüştük. Heyet olarak, çatışma bölgesindeki halkın talep ve şikayetlerini kamuoyuna ulaştırılması için Zaho ilçesini, Derkar ve Batifa kasabalarını ziyaret ederek vatandaşlarla, muhtarlar ve bölgenin ilerigelenleri ile, yine çatışmalardan zarar gören çiftçilerle görüştük. Ardından Amedi ilçesinde Keste, Hitor ve Çelka köylerini ziyaret ederek vatandaşlarla buluştuk. Kanimasi Kasabası Müdürü sayın Serbest Sabri ve muhtarlarla bir araya geldik.
Uzun yıllar boyunca PKK ve Türk ordusu arasında yaşanan çatışmalara sahne olan bu bölgede birçok köy boşaltılmış. İnsanlar evlerini bırakarak kaçmak zorunda kalmış, bağ, bahçeleri ve meyve ağaçları yanmış, zarar görmüş. Gerçekten de savaş ve çatışmalar nedeniyle Kürdistan coğrafyası büyük bir zarara uğramıştır. Bu bölgedeki Kürt insanlarının psikolojisi yaşananlardan ötürü olumsuz etkilenmiştir.”
Heyetin, Irak ve Kürdistan hükumetleri ve parlamentolarını sunulmak üzere rapor hazırlayacağını dile getiren Hırori, “Bu şekilde vatandaşların sesini kamuoyuna duyurmayı amaçlıyoruz” dedi.
“Savaş yalnızca yıkım getirdi”
Rêvind Hırori, “Bu heyetin ortak görüşüdür; savaş çözüm değildir. Hem Türkiye hükümetine hem de PKK’ye çağrımız şudur; bu savaş yalnızca yıkım getiriyor. Kürdistan Bölgesi hükümeti ve halkının bu savaşta hiç bir payı yoktur. Buna rağmen savaşı evimize taşımışlardır. Biz savaşı kendi topraklarına götürsünler de demiyoruz. Kendi toprakları içerisinde oturup konuşsunlar, diyalog yapıp anlaşsınlar. Bölgede huzursuzluktan kurtulsun. Bu talebimizi aynen Irak ve Kürdistan parlamentosu başkanlığına ve Kürdistan ile Irak hükümetlerine de ulaştıracağız” ifadelerini kullandı.
“Terör tanımı bizim işimiz değil”
Bir gazetecinin, “PKK’liler geçtiğimiz günlerde Peşmergeye saldırdı, şehit etti. Bugün yine benzer bir saldırı gerçekleşti. PKK’nin Peşmerge ve halka yönelik saldırılarını terör olarak görüyor musunuz?” sorusuna Hırori şu yanıt verdi:
“Terör tanımı bizim işimiz değil. Biz parlamentoya bağlı bir heyetiz ve dediğim gibi bölgede yaşanan zarar ve ziyanı, halkın içinde bulunduğu mağduriyeti araştırmak için bir araya geldik. Sadece şunu söylüyoruz; nerede olursa olsun, savaş yıkım getirir. Bu savaşın tarafları da bellidir. PKK ve Türk devletidir. PKK bahane ve sebep oluyor, Türk devleti de saldırıyor. Arada ezilen halkımız oluyor. Bu nedenle her iki tarafa savaşı durdurma çağrısı yapıyoruz, diyaloğa ve çözüme dönmeye çağırıyoruz. Halkımız bu savaşın bir tarafı değil, savaşta hiçbir çıkarı veya payı da yoktur.”
“İster PKK olsun ister Türk devleti bu işgalciliktir”
Rêving Hıror, TSK’nın Kürdistan Bölgesi’ndeki askeri üsleri hakkında hem Kürdistan Parlamentosu hem de Kürdistan Bölgesi hükümetinin tavrını daha önce açıkladığını hatırlatarak, “Irak ve Kürdistan Bölgesi güvenlik güçlerinin dışında bir askeri gücün bu bölgedeki varlığını doğru bulmuyoruz. İşgal derken her anlamıyla değerlendiriyoruz. İster PKK olsun ister Türk devleti, Kürdistan topraklarının bir parçasına elkoymak işgalciliktir” dedi.
“Bu heyette yer alan her bir arkadaşım gibi ben de bölge halkının huzuru için barış istiyoruz” diyen Kürt milletvekili, “İnsanlarımız kendi köyünde, kendi evinde huzur içinde yaşamak istiyor. İnanıyorum ki Kürdistan’daki tüm taraflar da bu görüşü savunuyor. Herkes savaşı suç olarak görüyor ve protesto ediyor” şeklinde konuştu.
“Türk yetkililerle görüşüp anlattık”
Operasyon bölgesinde doğaya zarar verilmesi ve ormanların kesilmesi konusunda şikayetlerini Türkiye’nin Erbil Başkonsolosluğu’na, bizzat ilettiğini anlatan Hırori, “Onlar da bizim anlattıklarımızı not aldılar ve ilgili makamlara ileteceklerini bildirdiler. Ayrıca Kürdistan ve Irak hükumeti de bu konuda Türk muhataplarına şikayetlerini bildirdi” diye belirtti.