Hindistan’da Müslüman erkeklerin, “Müslüman nüfusunu artırmak niyetiyle Hindu kadınları evlilik için kandırdığı” öne sürülen ve “Aşk Cihadı” adı verilen komplo teorisine karşı, aşka fırsat vermek isteyenler mücadele başlattı.
Aşırı milliyetçi Hindu grupların kullandığı “Aşk Cihadı” tanımlaması, son yıllarda Hindistan medyası ve kamuoyunun gündeminden düşmüyor. Bazı Hintler, Müslümanların evlilik yoluyla Hinduları “müslümanlaştırdıklarını” iddia ediyor.
İddia, komplo teorisi olmaktan çıkıp hükümetin gündemine dahi geldi. Öyle ki, farklı dinlere mensup kişilerin evliliklerini zorlaştıran ‘Aşk Cihadı’ yasasının Uttar Pradeş eyaletinde yürürlüğe girmesinden bir hafta sonra, Müslüman erkekle Hindu kadının düğününü polis bastı, bir kişi gözaltına alındı.
Hindu kadınların onurunu korumak’: Aşk Cihadı yasası yaygınlaşıyor
Son olarak 29 Aralık’ta Madhya Pradeş eyaletinde, Hindistan Halk Partisi (BJP) “gelinlerin sözde zorla din değiştirmesini” yasaklayan bir düzenlemeyi onayladı. BJP’nin önde gelen üyelerinden eyalet valisinin de onaylaması halinde yasa yürürlüğe girecek.
Madhya Pradeş, 40 milyon Müslümanın yaşadığı Uttar Pradeş’ten sonra yasayı gündemine alan ikinci eyalet oldu.
Söz konusu düzenlemede “aşk cihadı” ifadesi geçmiyor ya da din adı verilmiyor. İktidar kanadından gelen, “Hindu kadınlarımızın onurunu koruyacağız” yönündeki açıklamalar ise yasanın Müslüman erkekleri işaret ettiği kanısını güçlendiriyor.
“1 Hindu kadına karşı 100 Müslüman kadın”
Uttar Pradeş’in İslam karşıtlığıyla tanınan Başbakanı Yogi Adityanah, 2014’te yayınlanan bir videoda “Eğer bir Müslüman bir Hindu kadınla evlenirse, biz 100 Müslüman kadınla evleniriz. Eğer bir Hindu ölürse, biz 100 Müslümanı öldürürüz” ifadelerini kullanmıştı.
Başbakan Narendra Modi’nin yerine geçecek isimler arasında ilk sırada anılan Adityanah, seçim kampanyasında ise “Hindu kızlarımızın ve kız kardeşlerimizin onuruyla oynamak için ismini ve kimliğini gizleyenlere çok etkili bir yasa çıkaracağız. Onları uyarıyorum, eğer durmazlarsa, cenaze törenleri başlar” demişti.
Şu ana kadar Hindu kadınların zorla Müslüman olduğuna dair herhangi bir resmi veri bulunmamasına rağmen Haryana, Karnataka ve Assam eyaletlerindeki yönetimler de “Aşk Cihadı” olarak bilenen yasayı onaylayacaklarını duyurdu.
Her gün bir çiftin hikayesini paylaşan “Hindistan Aşk Projesi
Yasanın karşıtları şimdi sosyal medyada “Aşk Cihadı”na karşı “aşka fırsat verin” kampanyası yürütüyor.
Niloufer Venkatraman ve evli bir çift olan iki arkadaşı, toplumsal ayrıştırmalara bir köprü kurma amacıyla yaklaşık bir yıldır üzerinde düşündükleri projeyi hayata geçirdi.
Babası Hindu, annesi Zerdüşt, eşi ise bir Hristiyan olan yazar Venkatraman, gazeteci arkadaşları Samar Harlankar ve Priya Ramani ile, farklı dinlere mensup evli çiftlerin hikayelerini anlatan bir sosyal medya hesabı kurdu.
Aylardır sadece sözde kalan projeye başlamalarının arkasındaki itici güç, reklamlarında Hindu ve Müslüman çifti kullanan bir mücevher firmasının, “Aşk Cihadı”nı teşvik ediyor yönündeki tepkilerden sonra reklamlarını geri çekmesi oldu.
Bu olaydan sonra kampanyalarını hemen başlatmak isteyen 3 kişilik ekip, sofistike bir proje yerine Instagram’da iki paylaşımla harekete geçti ve konunun öznesi olan çiftleri hikayelerini paylaşamaya çağırdı. Bu çağrının üzerinden çok geçmeden “Hindistan Aşk Projesi” doğmuş oldu.
Projeyi başlattıklarında çiftlerden yanıt alacaklarından umutsuz olan 3’lü, 20 Ekim’den bu yana her gün inanç, kast, etnik ayrımcılığa boyun eğmeyen bir çiftin hikayesini anlatıyor. Ellerinde de yayınlanmayı bekleyen 100 çiftin hikayesi var.
Örneklerle aşkın din, ırk, dil gibi etkenleri tanımadığını anlatmaya çalışan ekip, kendilerini beklemedikleri bir sorumluluğun içinde bulduklarını da söylüyor. Toplumsal ve yasal dayatmaların gölgesinde hayatlarını birleştirmeye çalışan çiftlerin yardım çağrılarına da kulak veren Venkatraman ve ekip arkadaşları, onları sivil toplum kuruluşlarına ya da sorunlarına çare olabilecek kurumlara yönlendiriyor.
France 24’te yer alan habere göre “Aşk Cihadı” yasasının yürürlüğe girdiği bölgelerin sayısı arttıkça, bu yardım çağrılarının da artacağı kuşkusuz.