Rusya’nın önde gelen gazetelerinden Nezavisimaya Gazeta’nın baş editörü uluslararası gözlemci Igor Subbotin imzalı haberde, Erdoğan yönetiminin ABD’nin yeni başkanı Biden’in ekibine teslim olduğunu Türkiye’nin İsrail ve Suudiler ile uzlaşı arayışına başladığını iddia etti.
Makelede “Türkiye, bölgesel rakipleri Suudi Arabistan ve İsrail ile uzlaşmaya istekli görünüyor. Riyad’la diplomatik temasların yeniden canlandığına dair işaretlerin ardından, İsrailli yetkililerle geri bildirim için özel bir kanal açıldığına dair haberler çıktı. Uzmanlar, Türkiye’nin bu hamlelerini Joseph Biden’in gelecekteki yönetimini pasifleştirme girişimi olarak nitelendiriyor, ancak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın uzun süredir böyle bir yol izlemeye hazır olduğuna dair ciddi şüpheler var.” dendi.
‘Hakan Fidan, İsrailli yetkililerle gizli görüşmelere başladı’
Al-Monitor’un haberine göre, Türk Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) başkanı Hakan Fidan, İsrailli yetkililerle gizli görüşmelere başladı. Amerikan yayınına konuşan bir kaynak, bunun ilişkilerde bir değişimin işareti olduğunu söyledi. Fidan’ın halihazırda İsrail tarafıyla Libya ve Suriye ihtilaflarını tartışma konusunda deneyimi var, ancak son temaslar özellikle ikili gündemle ilgili: Ankara, Yahudi devletiyle diplomatik bağların geliştirilmesi lehinde konuştu. 2018 yılında, Gazze’deki bir salgının ortasında, Türk liderliği İsrail büyükelçisinin geçici olarak sınır dışı edildiğini duyurdu. Cumhuriyet Dışişleri Bakanlığı da bir süreliğine ülkeyi terk etme çağrısı ile İsrail İstanbul Başkonsolosuna başvurdu.
Batılı bir diplomat Al-Monitor’a, İsrail ile ikili ilişkilerin iyileşmesinin Ankara’ya gelecekteki Biden yönetimi ile köprü kurma fırsatı verebileceğini söyledi. Yine de, yayının bir başka muhatabı, ülkeler arasında tam teşekküllü bir diplomatik “sıfırlama” olasılığına şüpheyle yaklaşarak, Türkiye’nin Filistin örgütü Hamas’ın “küresel genel merkezi” olmaya devam ettiğini belirtti. Ülke, kendisini Kudüs’ün statüsünü ve Filistin halkının haklarını korumanın bir savunucusu olarak konumlandırmakla kalmadı, aynı zamanda İngiliz gazetelerine göre, Yahudi devletine karşı saldırılar ve sabotajlar düzenlemek için Hamas militan kanadına kendi topraklarını açtı.
Çavuşoğlu Suudi Arabistan ile ilişkileri düzeltmeye çalışıyor
Türk tarafı, başka bir bölgesel rakip olan Suudi Arabistan ile ilgili olarak aynı yolu izledi. Bu, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Suudi mevkidaşı Faysal bin Farhan arasında Nijer’de yapılan son görüşmede kanıtlandı. Türk bakan Twitter’da “Türkiye ile Suudi Arabistan arasındaki güçlü ortaklık sadece ülkelerimiz için değil, tüm bölge için faydalıdır” diye yazdı. Çavuşoğlu, Ankara’nın krallıkla ilişkilere değer verdiğini vurguladı. Görüşme, Erdoğan’ın Suudi Arabistan Kralı Salman ile G20 zirvesi etrafındaki konuları görüşmek üzere yaptığı telefon görüşmelerinden bir hafta sonra gerçekleşti.
Riyad’ın bu yıl Türk yapımı malların krallığa ithalatına zımni ancak sert bir yasak başlattığı bildirildi. Bir dizi perakendeciye atıfta bulunan İngiliz Financial Times gazetesi, Suudi Arabistan’ın Türkiye’den neredeyse “tüm ürünlerin ithalatını” engellediğini bildirdi. İstanbul Giyim İthalatçıları Derneği Başkanı Mustafa Gültepe, “Suudi Arabistan’da mağazası, Türkiye’de üretimi olan tüm dünya markalarından” bahsettiğimizi kaydetti. İlginç bir şekilde, Türk ihracatçıları, Suudi sınırındaki mallarının gecikmesinden sonra, aslında kısıtlayıcı önlemlerin varlığını fark etti. Riyad, Türkiye ekonomisine yönelik yaptırımların varlığını kendisi reddetti.
Şimdi durum, Washington’a yeni bir yönetimin gelmesiyle değişiyor. Amerikan Savunma Fonu Türk programının kıdemli direktörü Nezavisimaya Gazete ile yaptığı görüşmede, “Biden’ın seçimlerdeki zaferinden sonra, Erdoğan hükümeti yalnızca ABD ve Avrupa Birliği’ne değil, aynı zamanda Türkiye’nin bölgesel rakipleri olan İsrail ve Suudi Arabistan’a da daha uzlaşmacı bir tavır seçti” dedi.
Türk cumhurbaşkanı, Türkiye’nin Orta Doğu’da artan izolasyon eğilimini durdurmak ve Washington ve Brüksel’deki imajını iyileştirmek için İsrail ve Suudi Arabistan ile ilişkilerini iyileştirmeye de güvenebilir.
Gazete haberinde uzlaşmacı üslubunun bir süre daha devam etmesi beklense de, Türk liderin uluslararası düzeyde sözlerini tutmasını beklemek için hiçbir neden olmadığı da belirtilmiş.