Tehlikenin ayak sesleri: Irak Parlamentosu seçim yasasını onayladı.
24 Aralık Salı günü ırak parlamentosu Kürtlerin 15. ve 16. Maddelere muhalefet edep parlamento salonunun terk etmelerine rağmen oylamalar tamamlandı. Kürtlerin muhalefet ettiğini iki madde de onaylandı.
Geçtiğimiz hafta 50 maddelik seçim yasasını onaylamak için bir araya gelen ırak parlamentosu üyeleri bu haftada kalan maddeleri onaylamak için bir araya geldi. Kürtler seçimlerde iki maddeye itiraz ediyordu. Bunlardan 15. Madde seçim bölgelerinin düzenlenmesi ile ilgiliydi. 15. Maddeye göre seçim çevreleri ilçe bazında belirlenecek ve her ilçede en çok oyu alan aday milletvekili seçilecek. Böylelikle küçük partilerin Irak parlamentosuna aday göndermesinin önü kapatılmış oluyor. Bunu demokratik bulmayan Kürdistan milletvekilleri sadece büyük partilerin oluşturacağı bir parlamentonun halkı temsil edemeyeceğini düşünüyor.
Kürdistan fraksiyonu partilerinin karşı çıktığı 16. madde ise kadınların kotasına ilişkin. Irak seçim yasasında kadınlar için kota %25 olarak belirlenmiş. Kürdistan fraksiyonu bu oranın en az %40 olmasından yanaydı.
Oylamanın başlayacağı saatte milletvekilleri oturum terk etmesine rağmen oturumu durduracak oy oranına ulaşılamadı. Bunun üzerine oylama devam etti. Irak parlamentosunda Kürdistan fraksiyonunun 58 milletvekili bulunuyor.
Kürdistan fraksiyonu üyeleri parlamenterler bir toplantı yaparak bu konu hakkında yeni bir karar alacaklarını duyurdular. Yasalara göre parlamentoda onaylanan kanunlar ırak Cumhurbaşkanı Berhem Salih’e sunuluyor.
Çoğunluk mu uzlaşma mı?
Irak parlamentosu Saddam’ın devrildiği 2004 yılından bu yana parlamento da oylamadan çok ortaklaşmayı esas alıyor. Çünkü parlamento da genele olarak Sünni Arap, Şii Arap ve Kürtlerden oluşuyor. Taraflar siyasi bir uzlaşı ile konuları ele alarak oylamaları yapıyor. Son yıllarda bu konuda ciddi sorunlar yaşanmakta. Seçim yasasının hiçbir konsensüs olmamasına rağmen tek taraflı irade ile kabul edilmesi Irak’ı ayakta tutan uzlaşma ilkesinin yok sayılması anlamına geliyor.
Kürdistan bölge yönetimi de Irak’ın idaresinin ideolojik siyasal esaslara göre değil tarafların uzlaşmasına bağlı olarak yürütülmesinden yana tavır gösterdi. Uzlaşmanın olmadığı tek taraflı dayatma ile kanunların yapılıp yönetildiği bir Irak’ın uzun süre ayakta kalması imkansız görünüyor.